Türkiye’de uçurulan ilk insansız hava aracı (İHA) ANKA’yı TUSAŞ’ta üreten mühendis ekibinin direktörüyken Genel Müdür Temel Kotil yönetimince işten çıkarılan, “casusluk” iddiasıyla suçlanan ve iki ay tutuklu kalan Remzi Barlas, Albayrak ailesine ait Baykar’ın önünün açılması için devletin zarara uğratıldığını öne sürdü. ANKA’daki teknolojik altyapının kullanılmış olmasına rağmen TUSAŞ’ın projenin devamı niteliğindeki AKINCI İHA projesine katılmasının Kotil tarafından engellendiğini kaydeden Barlas, bu projenin ihalesiz biçimde BAYKAR firmasına verildiğini öne sürdü. Barlas, yaşadıklarını da anlatarak, “Can güvenliğimden endişe ediyorum” dedi.
Sosyal medya platformu LinkedIn üzerinden bir hafta önce konuya ilişkin bir yazı kaleme alarak, “Baykar A.Ş. firmasının hiçbir devlet yardımı almadığı” iddialarının doğru olmadığını anlatan Barlas, dün gece de KRT TV’de İnan Demirel’in sorularını yanıtladı.
“İki ay boyunca tutuklu kaldım”
TUSAŞ’ta 15 yıl boyunca yüksek sicil notuyla çalışmış olmasına rağmen Mart 2020’de görevden alınmak istendiğini belirten Barlas, şunları söyledi:
“Yönetim Kurulu kararı ile izne çıkarıldım. Zorunlu izne ayrıldığım dönemde birtakım çalışma dosyalarımı tasniflemek istedim ve taşınabilir belleğe aktardım. Üst düzey yönetici olarak birtakım dosyalarımızı rahatlıkla dışarı çıkarabiliyorduk. Ben burada bir aksaklık görmedim. Daha sonra bir tebligat geldi ve benden savunma istediler.
Daha sonra disiplin kurulu toplanıyor, inceliyorlar. Bir suç işlendiğine dair herhangi bir değerlendirmemiz yok diyorlar. Buna rağmen Genel Müdür Temel Kotil, el yazısıyla not düşerek konunun cumhuriyet başsavcılığına aktarılmasını istiyor. Ondan sonra süreç, soruşturma şeklinde hem içeride hem dışarıda devam ediyor. Telefonlarımın dinlenmesi ve almış olduğum dosyaların tasnif edilerek içlerinde ne olduğuna bakılması şeklinde…
Ondan sonra evime gelip beni alıyorlar. Yaklaşık dört günlük gözaltı sürecinden sonra da tutuklanıp cezaevine yollanıyorum. 20 Temmuz 2020’de. İki ay boyunca tutuklu kaldım. 22 Eylül’de salıverildim.”
“Temel Kotil, ANKA projesini durduralım dedi”
Yargılama sürecinin istinafta devam ettiğini ve beraat etmeyi beklediğini belirten Barlas, Temel Kotil’i bazı projeleri durdurmakla suçladı. Barlas, Kotil’in göreve başladıktan bir hafta sonra ANKA’nın devamı niteliğindeki Akıncı projesine katılmama kararı aldırdığını belirterek, şunları söyledi:
“Bunun üzerine ben zor duruma düştüm. Bana bağlı personelin hepsi tasarım ve geliştirme mühendisleri. Bunlar yeni ürün tasarlar ve geliştirirler. Gelecek kaygısı duymaya başladı çocuklar. Ben arada kaldım.
Bırakın ihale açılmasını, konu BAYKAR’a gitti. Genel Müdür Temel Kotil, göreve ilk geldiği günlerde ANKA kazası yaşanmıştı. Bu gayet normal geliştirme aşamasında. Çok büyük soruşturma başlatıldı, test pilotu, mühendisi görevden alındı. O aşamada Temel Kotil, ‘biz bu projeyi durduralım’ demiştir. Ondan sonra ANKA giderek olgunlaştıkça o artık telaffuz edilmez oldu.”
“Akıncı’yı zaten yapıyoruz, Aksungur’u neden yapıyorsunuz!”
Aksungur’un geliştirilme sürecini de anlatan Barlas, şöyle devam etti:
“Genel Müdür Yardımcısı, ‘TUSAŞ’ın kendi öz kaynaklarıyla ANKA’nın altyapısını kullanarak yüksek taşıma kapasiteli bir İHA yapabilir miyiz’ dedi. Ben de çalışmaya devam ettim ve Aksungur’un şu anki haline yakın bir modeli yaklaşık bir sene gibi bir sürede gerçekleşebileceğini planladık. Çok düşük maliyetle çıkarıldı. IDEF’de sergilenmesi büyük sansasyon yarattı. Kimse beklemiyordu. ANKA 3,5 yılda ilk uçuşunu yaptı. Aksungur’u fuarda gördükleri zaman büyük bir takdir topladı.
“Vestel Savunma’nın ‘Karayel’i’ neden kullanılmadı”
Rekabeti çok sevmediğini düşündüğüm Bayraktar ailesinde bir rahatsızlık yarattığını hissettim. Genel Müdür yardımcımız, bu konuda genel müdürün, ‘Akıncı’yı zaten yapıyoruz. Aksungur’u neden yapıyorsunuz?’ şeklinde sıkıştırıldığını söyledi. Önümüzdeki günlerde umut edelim ki Vestel Savunma’nın Karayel’i neden kullanılmadığını da ilgili arkadaşlar açıklayacaktır. O da oldukça başarılı bir projeydi.”
“2019’da kararname çıkarıldı”
Baykar firmasının devletten hiç yardım almadığına yönelik açıklamalarına da değinen Barlas, ANKA’nın satışlarında Savunma Sanayii Başkanlığı’nca kabul testleri, şartname uygunlukları gibi süreçlerde kendilerinden “dört dörtlük” iş istendiğini, ancak Bayraktar firmasına biraz daha kolaylık sağlandığını iddia etti.
4 Eylül 2019’da çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnamesini hatırlatan Barlas, şu ifadeleri kullandı: “Kararname çıktığı zaman biraz şaşırdık. Gelecekteki projelerin ismi ve adetleri zikredilerek bu tesiste üretileceği belirtiliyordu. Bu bizi şaşırttı ve üzdü. Biz adil rekabet koşulları içerisinde en iyi teklifi veren firmanın bu işi yapması gerektiğini düşünüyoruz. Kararname ile verilen yardımın Baykar A.Ş. tarafından kullanılmadığı da belirtiliyor. Bu konuda devletin kayıtları mevcuttur, incelenecektir. Gerçekten destek almamış da olabilir. Böyle bir kararname var ve bu para kendilerine verilmek üzere ayrılmıştır.”
“Can güvenliğimden endişe ediyorum”
Yargılandığı davanın beraatle sonuçlanması gerektiğini de kaydeden Barlas, şöyle devam etti:
“Ben suçsuz olduğumu biliyorum, mahkemeye elimizden gelen kanıtları da sunduk. İstinaf bunu bozmaz devam ettirirse Yargıtay’a gideceğiz. Burada bir zaman geçiyor. Mart 2020’de bu olaylara maruz kaldım, üç sene oldu. Meslek hayatımın en verimli günlerini yaşıyorum. 55 yaşında emekli olmayı hiç planlamıyordum.
Geçtiğimiz 30 yılda vermiş olduğum emekler ve kişisel ödünlerin karşılığında çok sert ve üzücü bir değerlendirmeye tabi oldum. Açıkçası bu haberler ayyuka çıktıktan sonra biraz fazlaca mercek altına alındığımı hissediyorum. Değerlendirmeler arkadaşlık teklifleri bağlantılar. Güvenlik açısından da biraz rahatsız ediyor açıkçası. Şu an kendimi rahat hissedemiyorum açıkçası. Giderek olay dalga dalga büyüyor inşallah hayırlara vesile olur. Ama ben can güvenliğimden de endişe ediyorum açıkçası.”