Bu hafta Müslümanlar arasında üç aylar olarak bilinen ve Ramazan’ı da içinde barındıran oldukça önemli bir zaman dilimine girdik. Bu dönem dini hassasiyeti olanlara:
-Günlük davranışlarını yeniden sorgulayıp, varsa hata ve kusurlardan arınma fırsatı verir.
-Yaşam şartlarına içinde gönderiliş gayesini unutanlara, hesap gününü bir kere daha hatırlatır.
-İçten Allah’a yönelmeye sevk eder, günlerin daha anlamlı geçmesi yönünde inanç ve şuur kazandırır.
Bu ayların önemine inananların, gelişmeye müsait bazı duyguları yeniden uyarılır.
-Daha derinden hissetmeye niyet edenlerin, içlerinde manevi kıpırtılar oluşmaya başlar.
-Dünyevi meşgalelere kendilerini kaptırdıklarından, çoğu zaman ibadetlerden alamadıkları hazlarla içleri dolar.
-Daha fazla bir aşk ve şevkle namaza yönelir, Kur’an okumanın ve duanın verdiği iç huzura kavuşurlar.
Hayatın parçalarını daha anlamlı hale getiren önemli gün ve geceleri içinde barındıran bu aylarda, maddiyatla boğuşurken maneviyatı unutmuş gönüller uhrevi lezzetlerle yeniden tanışır.
-Kıymetini bilenlerin yüzlerindeki sıcak tebessüm toplum geneline sükûnetli bir yaşam ortamı sunar.
-Maneviyatı öne çıkaranların, samimi duygularla yaptıkları ibadetler diğerlerinin de kalbini yumuşatır.
-Minarelerden ezan ve dua sesleriyle yayılan maneviyat dalgaları bütün mahalle sakinlerini kuşatır.
-Gönüllerde yüce yaratıcıya karşı saygı artar, desteğiyle hayatın kolaylaşacağını görenler güvenle ona yönelir.
Toplumu saran ruhani duygular onları daha canlı hale getirir, birbirinden kopmuş toplum parçaları yeniden birlikte olmanın zevkine varır. Kötülerin cehenneme çevirdiği yaşam çarkları arasında öğütülmeye terk edilmiş insanlar, cami ve cemaatin kucaklayıcı atmosferine sığınır ve dışlanmanın verdiği endişelerden kurtulur.
Başka zaman dilimlerinde taşkınlığa müsait eğilimleri peşinde koşarken bazen kendini kaybedenler bile, bu aylar geldiğinde yeniden yüce yaratıcı hatırlayıp davranışlarını kontrol etmeye çalışır. Hayatlarının diğer dilimlerine de tesir edecek yeni kararlar alır, yaşamlarını daha düzenli hale getirecek alışkanlıklar kazanırlar.
-Bedeni hazlarına hapsolmuş birçok insan onu kötülüğe doğru iten iç dürtülerden uzaklaşır.
-Alkol müptelalarından bazıları hayatından onu çıkarmaya karar verip, nefsini frenleyecek yola girer.
-Ailesine hayatı yaşanmaz hale getirenler, yaptıklarından pişmanlık duyarak nedamet eder.
-Bu ayların rahmetiyle karşılaşan bazı yuvalar, hiç tanışmadıkları huzur ortamına kavuşur.
-Dünyevi beklentiler içinde hırsla birbiriyle yarış içinde olanlar, kıskançlığı bırakıp iş birliğine gider.
Müslüman toplumların üzerine adeta sihirli bir el değmişçesine kavgalar, rekabetler unutulup, yerini kardeşlik ve dostluk ilişkileri alır. Camiyle kavgalı gibi görünenler, cemaatle tanışıp kaynaşır, mahallelerin en belalıları, kusurlarından arınıp tövbeye yönelir. Çocuklar evde anne baba şefkatini daha derinden yaşamaya başlar.
Dünyevi hırs ve kaprislerine mağlup yöneticilerin yaşanmaz hale getirdiği İslam coğrafyası adeta değişmeye durur. İnsanların inlemelerinin yerini, verilen nimetlerin büyüklüğü karşısında başını yere koyanların şükür secdeleri alır. İç karartıcı olaylarla sarsılmış olan insanlar, ilahi güce güvenmenin verdiği bir hisle yeniden ümitlenip hayata tutunacak yollar aramaya koyulur.
Kendini cennet güzellikleriyle tanışmış gibi hisseden insanlardaki iç huzuru ve güven duygusu onlardaki bütün korkuların silinip gitmesine yol açar. Tüm varlıkların dizgini elinde olanın imdada yetişmesi halinde kimsenin kendilerine zarar veremeyeceği yönünde daha güçlü bir inanca sahip olurlar.
Ezan seslerine kuş cıvıltılarının karıştığı, çocuk yaşlı demeden herkesin aynı yerde toplanıp birlikte ibadete yöneldiği bir ortamdaki samimiyet mahalle sakinlerini kuşatır, hiç bu duygudan nasibi olmayanlar bile onların duruluğunu içinde hissetmeye başlar.
Yaşam ümidini kaybetmiş ezilmiş topluluklar, ona sığınmanın verdiği bir uyanış ile baharın geleceğine olan inançlarını tazeler, girdikleri bu karanlık yoldan nasıl çıkacaklarının çarelerini aramaya koyulur. İbadetlerin verdiği bir güçle onun, kendi durumlarını bilip gördüğü ve eğer üzerlerine düşeni yaparlarsa yardım elinin yetişeceğine daha bir güçlü duygularla inanır ve görevlerini layıkıyla yapmaya çalışırlar.
Üç aylar olarak bilinen Recep-Şaban-Ramazan ayının olduğu bu zaman dilimlerine geçtiğimiz perşembe günü Regaip Gecesiyle girdik. Bediüzzaman bu gecenin Hz. Muhammet (SAV) manevi yükselişinin ilk adımı olduğunu ifade eder. Onun peygamberliğe doğru terakkisinin bu gece başladığı Miraç ile en son gök ehline ulaşma yolunun bu gece açıldığı söylenir. İslam peygamberi (SAV), kendine verilmiş donanımları çok iyi değerlendirdiği için bu yükseliş fırsatı sunulduğu ifade edilir. Allah, yıl içinde kendinden kopmuşların hiç olmazsa bu günlerde ona yönelmelerine fırsat vermiş ve bunu değerlendirenlerin niyetine göre birçok hata ve kusurundan temizlenebileceğini vaat etmiştir. İnsanın kendini Allah’a daha yakın hissettiği kandil gecelerinde, yapılan ibadetlerin daha kıymetli olduğuna inanan müminler, ibadete koşar ve olabildiğince istifadeye çalışırlarsa yukardaki kazanımların birçoğunu elde edebilirler.
Ancak bütün bu sonuçlar için:
Duaların kabule daha yakın olduğu düşünülen bu zaman dilimlerde insan daha fazla ümit içinde olmalı. Padişahın herkese hediye dağıttığı günlerde halkın faydalanmak için koştuğu gibi onun lütuflarından faydalanmak isteyenler ibadet yerlerini doldurmalı. Kur’anlar okunup dinlenmeli, yapılacak dualarda;
-Bazıları sıcak bir yuva, hayırlı evlatlar, geçim darlığından korunma gibi dünyevi isteklerini sıralayabilir.
-Cehennem ateşinden muhafaza, cennete liyakat kazanma,
-Efendimizin şefaatine nail olma beklentisini seslendirebilir.
-Yüksek duygu sahipleri, darlık içinde olsalar da başkalarının sefaletten kurtulması için göz yaşı dökebilir.
-Ellerini göklere doğru kaldırıp, her şeyin sahibi olan zattan geleceğin daha aydınlık olması dileğini iletebilir. Başta Türkiye olmak üzere zorba yönetimlerin paletleri altında ezilen İslam toplumlarının, başlarına gelen bela ve musibetlerin kaldırılması için daha geniş kesimlerin dua ve yakarışları umarız rahmet tecellilerine vesile olur.
Yurt içinde ya da yurt dışında bulunan eğitim gönüllüsü ailelerin bir bölümü, on yıla yakın bir zamandan beri manevi beslenmede problem yaşıyor olabilir.
Sıkıntılı süreçten ailelerin daha az zararla çıkması için, her birey kendi sorumluluğunun farkında olmalı.
-Eğer şehir merkezlerinde bulunuyorlarsa, ailesini toplu ibadetlerin yapıldığı ortamlara götürülüp o atmosferi yaşaması için çareler aranmalı.
-Kırsal kesimde bulunmak zorunda olanlar, imkanları varsa kendileri ve aileleri için bir değişiklik yapıp merkezi yerlerde toplu ibadetlere katılma yolları bulmalı.
-Her yaştaki bireylerin manevi beslenmesi için hazırlanmış geniş kaynaklar internet ortamında kullanıma açılmış
Özellikle okul öncesi çağda çocuğu olanlar için önemli gün ve haftaların ne olduğunu anlatan küçük hikâye kitapları linkleri altta verildi. Kaynaklara erişim imkânı olmayan aileler bu ücretsiz kitaplardan faydalanıp önemli gün ve haftalar dahil değerler eğitimi hakkında küçükleri bilgilendirmeli.
Yani büyükler Kur’an ve mealleri okuyarak ilahi mesajları anlamaya çalışmalı, sonsuz nur gibi eserleri mütalaa ederek Efendimizi (SAV) yakından tanıma vesileleri aramalı. Aile bireylerinin bu dönemden istifadesi için verilen kaynak ve benzerlerinde faydalanmalı, böylece üç aylar evimize huzur getirecek şekilde değerlendirmeli.
Gecesinden biraz fedakârlık yapıp yanlışlardan pişmanlık duyduğunu gösterenlerin, samimi duygularla ona yönelmesi halinde hatalardan arınma yollarının açık olduğu ifade edilmektedir. Özellikle şuuruna vararak kılınacak namazlarla, gözlerimiz yaşaracak şekilde içten duygularla tüm dünyadaki mağdur ve mazlumlar için yapılacak özel ya da umumi dualarla, yalvarıp yakarırlarsa kendileri ve mazlum toplumlara hayır kapıları açılabilir.
Yeter ki, tereddütlerden, ona saygıda kusur anlamına geçek laubali davranışlardan uzaklaşıp, gönülden inanarak isteyen herkesin bu dönemdeki beklentilerine cevap verileceği şuuruyla ona yönelerek liyakat kazanalım, muradı ilahi bu yönde olması için elimizden gelen gayreti gösterelim.
Katılanların gözlerinin yaşarmasına yol açacak programlarla, toplu ibadetlerle, insanların yüreklerinde kıpırtı oluşturup, gök ehlinin yardımına hazır hale gelelim. Çevremizi evlerine çekildiklerinde Allah’a daha derinden yönelecek şekilde onların kalplerinde ürperti hasıl edelim. Genel atmosferden etkilenenleri yuvalarına daha huşu içinde gönderelim ve insanların iç dünyalarında kimsenin olmadığı yerde de Allah’a yönelme iştahı uyaralım.
*Fethullah Gülen’in “herkul.org” sitesindeki yazısından faydalanılmıştır.
Her yaş grubundakilerin değerler eğitimi konusundaki boşluğunu gidermek için kullanılabilecek kaynakları https://hizmetsource.com/ linkinden bulabilirsiniz.
Aynı sitede okul öncesi ve ilköğretim öğrencileri için yüzlerce kitabın olduğu Muştu yayınlarından örnek bazı linkler
https://hizmetsource.com/viewer/?mustu-yayinlari-benim-dinim-seti-yumurcak-1–633
https://hizmetsource.com/viewer/?mustu-yayinlari-dinimi-seviyorum-seti-12-14-yas-grubu-2–672
https://hizmetsource.com/viewer/?mustu-yayinlari-guzel-dinimi-serisi-5-6-yas-grubu–739
İsmail S. Gülümser