Ankara Barosu, Ankara Emniyeti’nde ‘Gülen yapılanmasına üye oldukları’ iddiasıyla gözaltına alınan kişilere işkence yapıldığı iddiaları üzerine harekete geçmiş ve Baronun İnsan Hakları Merkezi işkence iddialarına ilişkin bir rapor hazırlamıştı. Ancak söz konusu rapor yayınlanmadı. Bunun üzerine baroda istifalar yaşandı.
Baroda krize neden olan işkence raporu, yeni yönetim tarafından yayınlandı.
Ankara Barosu’nun web sitesinde yayınlanan işkence raporunda, şüphelilerin itirafçı olmaya zorlandıkları belirtiliyor. Mağdurlar, ifadeler sırasında tehdit ve hakaretlere maruz kaldıklarını, çıplak şekilde arandıklarını, kaba dayak atıldığını söylüyor. Rapordaki ifadelerden bazı bölümler şöyle:
Görüşülen kişiler ‘mülakat’ adı altında görüşmelere götürüldüklerini, burada itirafçı olmaya zorlandıklarını, tehdit ve hakaretlere maruz kaldıklarını ifade etmişlerdir. Görüşülen kişiler birden fazla defa mülakata çıkarıldıklarını, mülakatta kendilerine psikolojik baskı uygulandığını ifade etmişlerdir.
Görüşülen kişiler hekim muayenesinin ekseriyetle doktor önlüklü bir şahsın emniyette nezarethaneye gelerek, koridorda bir şeyi olan var mı diye bağırarak yapıldığını, nadiren birkaç sefer hastaneye gidilerek yapıldığını ifade etmişlerdir.
Görüşülen kişilerden biri elleri kelepçeli bir şekilde ayakta çok uzun süre bekletildiğini, yine elleri kelepçeli şekilde yerde yatırılarak uzun süre bekletildiğini, mülakatlar esnasında tehdit ve hakaretlerin yanı sıra çıplak şekilde soyulduğunu, çıplak haldeyken kendisine sinkaflı hakaret ve fiiller işlenmesi ile tehdit edildiğini, mülakatlar esnasında makatına şişe sokmak ve başka cisimler sokmakla defalarca tehdit edildiğini, bir mülakatta bu tehditlerin artmasının yanı sıra; soğuk su ile iki defa ıslatıldığını ve soğuktan dolayı ciddi derecede üşüdüğünü beyan etmiştir.
Ters kelepçe ile çok uzun süre ayakta bekletildiğini, mülakatlarda yüze gelmeyecek ve iz bırakmayacak şekilde itilip kakılarak kaba dayağa maruz kaldığını, koğuş arkadaşına (ismi iş bu raporda gizli tutulmaktadır) sert bir şekilde fiziki müdahale yapıldığını ve buna şahit olduğunu, şahsi avukatıyla yaptığı görüşmedeki dosyadan alakasız bir konunun daha sonra yapılan mülakatta vurgulandığını bu sebeple avukat görüşme odasının dinlendiğini düşündüğünü, mülakatlarda ana avrat küfredildiğini ‘ananı sinkaf ederim, a…. Koyarım’ gibi hakaretlerin ardı arkasının kesilmediğini, içinde bulunduğu durumundan korktuğunu ve can güvenliğinin olmadığını beyan etmiştir.
İŞKENCE VE KÖTÜ MUAMELEYE MARUZ KALDILAR
Yapılan incelemede avukatlar, görüştükleri kişilerin işkence ve kötü muameleye maruz kaldıklarını doğruladı. Raporda, avukatların tespiti şöyle: “Dinlenen kişilerin anlatımları birbirleri ile çelişmemekte, aksine uyum göstermektedir. Anlatımlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, kişilerin darp, cebir izi bırakılmayacak şekilde işkence ve kötü muameleye maruz kaldıklarını doğrulamaktadır.”
