İlker Doğan TR724’te yayınlanan haber-yorumda şu ifadelere yer verdi:
Sözde gazeteci ama kendisinin ifadesine göre okumadığı dosyayla Baransu’yu ‘suçlu’ ilan ediyor. Cezanın hukuksuz olduğunu tane tane anlatan gazeteci Ali Tarakçı’ya da sert çıkıyor: “Ne yani, Mehmet Baransu masum mu?”
Şaban Sevinç ve onun gibiler kabul etse de etmese de Mehmet Baransu 17 yıl hapis cezasına çarptırıldığı dosyada hiç bir somut delil gösterilmeden mahkum edildi. Balyoz’dan, Ergenekon terör örgütü soruşturmasından öfkeliler Baransu’ya; kabullenemiyorlar suçsuz olduğunu…
Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir
DOSYAYLA İLGİLİ HİÇ BİR BİLGİSİ YOK
Mehmet Baransu’nun Balyoz darbe planı ve Ergenekon terör örgütüyle ilgili yazdıklarının tamamının doğru olduğunu (ki tamamı belgeliydi) onlar da biliyor. Dosyaları ‘okumamalarının’, davaları takip etmemelerinin sebebi de bu; gerçeklerle yüzleşmek istemiyorlar.
Şaban Sevinç’in son açıklamalarının her cümlesi ayrı bir skandal. Bizim TV ile Gerçek TV’nin ortak yayınında Şaban Sevinç ve Ali Tarakçı gündeme değerlendiriyor.
Ali Tarakçı, “Biz gazeteciyiz Şaban. Mehmet Baransu neden ceza aldı?” diye soruyor. Şaban Sevinç, ‘f.tö’ üyeliğinden diye cevap verince Tarakçı, “Yoo! F.tö üyeliğinden almadı. Baransu, TSK’ya ait bir belgeyi yayınladığı gerekçesiyle ceza aldı.” ifadelerini kullanıyor.
Şaban Sevinç, “Evet o valizdeki (Balyoz) belgeler.” diyerek araya giriyor ancak o da yanlış! Dava dosyalarıyla ilgili hiç bir bilgisi yok ama fikri var!
Ali Tarakçı “Hayır…” diyerek düzeltiyor; hangi belgeden dolayı ceza aldığını ayrıntılı olarak anlatıyor. Mehmet Baransu’nun aslında hiç yayınlanmayan bir belgeden dolayı ceza aldığını, belgenin yayınlanmadan önce imha edildiğini TSK’nın raporuyla aktarıyor. Belgenin nerede yayınlandığının dahi mahkemede bilinmediğini söylüyor ve çok önemli bir tespitte bulunuyor: “Sorun şu; biriyle ilgili diyelim ki bir önyargımız var. Tutuklu. Ama neden tutuklu olduğunu bile bilmiyoruz. Mehmet Baransu ‘vur abalıya’ dönüştürülmüş bir adam.”
Ardından Gülşen’in ve Sedef Kabakçı’nın tutuklandığını hatırlatıyor. “Normal, demokratik bir ülkede bu insanlar tutuklanır mıydı?” diyor.
DAVALAR CANLI YAYINLANSA F.TÖCÜLER SAATLERCE KONUŞACAKTI
Ali Tarakçı, güncel f.tö çatı davası ve darbe yargılamaların neden canlı yayınlanmadığını soruyor. Bunun üzerine Sevinç, “Ne bileyim Ali. Bilemiyorum. Yani Ali, abicim bak öyle şeyler söylüyorsun ki! Belki şundan yayınlamadılar; canlı yayınladığı zaman adam orada saatlerce savunma yapıyor. Sanık. Darbe yapmış (hüküm veriyor) adam saatlerce konuşacak,propaganda yapacak. Sedef Kabaş’ın tutuklanmasıyla, Gülşen’in tutuklanmasıyla Mehmet Baransu ve f.töcüleri aynı konuşma içinde konuşmamalısın! Mehmet Baransu f.tö üyesi.” diyor.
Bunun üzerine Ali Tarakçı, “Mehmet Baransu o belgeleri yayınladığında Cemaat’e f.tö deniyor muydu?” diyor. Şaban Sevinç, cevap bile veremiyor; “F.tö değil ama örgüt!”
‘Örgüt’ derken? Ne demek örgüt? Örgüt olmak suç mu? Eğer öyleyse bütün sivil toplum örgütleri ‘suçlu’ mu?
Ali Tarakçı bunun üzerine can alıcı bir tespitte bulunuyor: “İktidar öyle birşey yapıyor ki, eğer yanında durursan siyasetçiysen, gazeteciysen vs. sen f.töcü olmuyorsun, yırtıyorsun.”
BİLMİYORUM, DOSYASINI OKUMADIM; SAPINA KADAR SUÇLU!
Şaban Sevinç, bu sözler üzerine kıvranıyor, ne diyeceğini bilemiyor; “Sen ne söylediğinin farkında mısın? Şimdi sen tuttun ‘Baransu neden ceza aldı biliyor musun’ dedin. Bilmiyorum, dosyasını okumadım. Ama Baransu kimdir benim gözümde, muhtemelen f.tö üyeliğinden ve yaptığı suçlardan ceza almıştır. Hak etmiş midir; sapına kadar hak etmiştir. Bunu sadece ben söylemiyorum. Burada bilip bilmeden konuşmayalım.” diyor.
Mehmet Baransu ya da diğer darbe davalarıyla ilgili hiç bir bilgisi yok. Kendisi söylüyor bunu; ancak bu ‘cehaletine’ rağmen insanları bir çırpıda ‘suçlu, terörist, darbeci’ ilan ediyor. Ali Tarakçı, cezanın gerekçsini açıklıyor ama buna rağmen ‘muhtemelen f.tö üyeliğinden ceza almıştır’ diyor. Gerçek umurunda bile değil! Dosyayı bilmeyen de, ‘Bilip bilmeden konuşmayalım’ diyen de kendisi…
Şaban Sevinç en sonunda, “Yani Baransu suçsuz mu diyorsun Ali?” diyor; biraz da kızarak… Ali Tarakçı şöyle cevap veriyor: “Baransu’nun 17 yıl ceza aldığı daa boşa çıkarılmış bir dava. Başka suçları olabilir, bilemiyorum. 11 yıldır içeride. Türkiye’de demokratik bir hukuk sistemi var mı?”
F.TÖCÜLER SAVAŞ HUKUKUYLA YARGILANDI, BİZE ONU YAPAMAZLAR
Şaban Sevinç, kıvranıyor: “Ya Ali Allah aşkına, akıl almaz şeyler söylüyorsun. Ne dediğinin farkında mısın? Sen niye bu akşam böyle garip davranıyorsun? Saçma sapan bir yere girdin. Ben bu konuyu konuşmak istemiyorum! AKP yargısını, f.töcülerin aldığı cezalar üzerinden konuşmaya karşıyım. Ama yargı bağımsız falan değildir, Tayyip Erdoğan’ın yargısıdır.
F.töcüler de hak ettiklerinden az ceza almıştır. F.töcülere karşı savaş hukukuyla yargılandı. Sen ve ben o bozuk kantarla tartılmayız, tartamazlar zaten. Merak etme…”
Şaban Sevinç’e göre önemli olan hukuksuzluğun kime yapıldığı… ‘Savaş hukuku’ Cemaat’e uygulanıyorsa sorun görmüyor; bunu kendisi söylüyor.
Bu ifadeleri kullanan birine dünyanın hiç bir yerinde ‘gazeteci’ denmez. Gazeteci gerçeği araştırır, soruşturur ve kamuoyunu ‘doğru’ bilgilendirmekle görevlidir. Şaban Sevinç, rejimin medyadaki kullanışlı aparatlarından biridir. MİT’i de sever! Bunu da kendisi söyledi…
MİT’E AKIL VERİYORDU: F.TÖCÜLERİ PAKETLEYİN!
Şaban Sevinç’in ilk skandal açıklamaları değil bunlar. Geçtiğimiz mayıs ayında da ‘gazetecilik’ mesleğiyle ilgisi olmadığını adeta itiraf etmişti. Bizim TV’ye konuk olan MİT eski çalışanı Ali Burak Darıcılı’nın Hizmet Hareketi’ne mensup olduğu ileri sürülen kişileri Afrika ve Orta Asya ülkelerinden kaçırmak için rüşvet verildiğini söylemesi üzerine Şaban Sevinç, “Beklerim ki ben mesela MİT, bir gün gitmiş Zekeriya Öz’ü paketlemiş Almanya’dan getirmiş Ankara’ya… Bunu yapmıyorlar, yapamıyorlar. MİT’i ben severim, önemini bilirim. Ama yani mesela f.töcüler Avrupa’da, Amerika’da cirit atıyor. Neden mesela 1-2 tanesini getiremezler? Burak bey rüşvet vererek ben de getiririm yani! MİT’E gerek yok ki! Ben de giderim Gana’ya, gerekli rüşveti veririm valizle, alırım gelirim f.töcüyü.” ifadelerini kullanmıştı.
