Açıklama Birleşmiş Milletler’in Suriye Danışmanı Jan Egeland’dan geldi.
BM’nin Suriye’de İnsani Yardımlara Erişim Görev Gücü’nü yöneten Egeland, Astana sürecinde çatışmasızlık bölgeleri arasına alınan İdlib’le ilgili Rusya, İran ve Türkiye ile görüştüklerini belirtti.
Egeland, bugünkü insani yardım toplantısında Rusya, İran ve Türkiye’nin temsilcilerinin İdlib savaşından kaçınılması için ellerinden geleni yapma sözü verdiklerini duyurdu.
Ülkenin güneybatısında Şam yönetimiyle anlaşarak silah bırakan birçok cihatçının aileleriyle İdlib’e gelmesiyle şehrin nüfusunun 2,5 milyona kadar çıktığı belirtiliyor.
700 BİN KİŞİ YERİNDEN OLABİLİR
Birleşmiş Milletler bünyesindeki Dünya Sağlık Örgütü’nün raporunda kente operasyon başlatılması halinde 250 bin ila 700 bin arasında kişinin Türkiye’ye sığınmak isteyebileceği ifade ediliyor.
Raporda, kuzeybatıdaki İdlib vilayetinde artacak çatışmalar nedeniyle, zayıf durumdaki yerel halk ve yeni gelecek kişiler için giderek artan insani destek ihtiyacı doğabileceği belirtildi.
Raporda ülkenin güneydoğu ve doğusundaki vilayetlerdeki nüfus dağılımı ve Şam yönetimine bağlı birliklerin güneyden ve doğudan gerçekleştirebilecekleri saldırılarda oluşabilecek senaryolara yer verildi.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad yönetiminde bu yaz ülkenin güney ve güneybatısında düzenlenen operasyonlar sonucu silahlı muhalifler birçok kez silahlarını teslim ederek bulundukları mevzilerden ayrılmayı kabul etmiş ve sonrasında İdlib’e tahliye edilmişti.
Birleşmiş Milletler’in Suriye İnsani Yardım Koordinatörü Panos Moumtzis, ülkenin diğer bölgelerinden tahliye edilerek İdlib’e gelenlerle birlikte vilayetin nüfusunun iki katına çıkarak 2 buçuk milyona ulaştığı tahmin edildiğini söyledi. Moumtzis, İdlib’de bir harekât başlatılması ve büyük çatışmaların yaşanması durumunda vilayetteki bu 2 buçuk milyon kişinin Türkiye sınırına kaçabileceği uyarısında bulunmuştu. Koordinatör böyle bir çatışmanın, ülkede son yedi yılda tanık olunandan çok daha karmaşık ve acımasız olacağını öne sürmüştü.
İLGİLİ HABER: ‘ESKİ SURİYE İLE GELECEĞE DÖNMEK MÜMKÜN DEĞİL’
BİR AYDA 184 BİN KİŞİ YERİNDEN OLDU
Rejim güçlerinin Rusya desteği ile düzenlediği operasyonlarda bu yıl haziran ortası ile temmuz ortası arasındaki dönemde 184 bin kişinin yerinden olduğu tahmin ediliyor. Söz konusu rapora göre bu kişilerden en az 100 bininin İdlib vilayetine tahliye edildikleri tahmin ediliyor. BM verilerine göre çatışmalar nedeniyle Suriye içinde yerini değiştirmek zorunda kalan kişi sayısı 6 milyon 200 bine çıktı. Yaklaşık 5 milyon 600 bin Suriyeli mülteci de komşu ülkelerde yaşıyor.
İdlib’in büyük bölümü, El Kaide bağlantılı Nusra hareketi liderliğindeki Heyet Tahrir Şam ittifakı tarafından kontrol ediliyor. Her ne kadar rejimin ve Rusya’nın dikkatini bu vilayete çevireceği konuşulsa da, Rus yetkililer, Temmuz ayının sonunda gerçekleştirilen Soçi görüşmelerinde İdlib’e herhangi bir operasyon hazırlığında olmadıklarını belirtmişti.
ESAD ‘SIRADAKİ HEDEF İDLİB’ DEMİŞTİ
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, geçtiğimiz günlerde, güneyde Dera ve Guta’dan sonra rejim kuvvetlerinin öncelikli hedefinin ülkenin kuzeybatısındaki İdlib olacağını açıklamıştı.
Esad “Savaşın başından beri biz yönetim olarak tüm topraklarımızı teröristlerden temizleme sözü verdik. Ülkemizin her karış toprağını kurtarmak vazifemizdir. Güneyde Guta ve Dera temizlenmesinden sonra hedefimiz İdlib olacak. Yakında ordumuz bu bölgeyi teröristlerin elinden almaya hazırlanıyor” demişti.
‘BEYAZ MİĞFERLİLER YA AFTAN YARARLANACAK, YA İMHA EDİLECEK’
Beyaz Miğferliler yardım grubunu eleştiren Esad, onların El Kaide ve Fetih el Şam’ın örgütlerinin maskeleri olduğunu iddia ederek “Beyaz Miğferler’in akıbeti, herhangi bir teröristinkiyle aynı olacak. Önlerinde iki yol var, ya son 4-5 yıldır uygulandığı şekilde silah bırakıp aftan yararlanacaklar, ya da diğer teröristler gibi imha edilecekler” diye konuşmuştu.
TSK İDLİB’DE GÖZLEM KULESİ OLUŞTURMUŞTU
Astana’da Türkiye, Rusya ve İran’ın vardığı mutabakat sonucu üç ülke İdlib bölgesinde gözlem kuleleri oluşturmaya karar vermişti. TSK askerleri ilk olarak Ekim 2017’de İdlib’e girmişti. TSK mayıs ayında 12’nci ve son gözlem kulesini kurmuştu.