Salda Gölü’nde kirlilik iddialarını bakanlık yalanlarken, Salda Gölü Koruma Derneği Başkanı Şakar, “Eğer Salda’ya kanalizasyon suyu akmıyorsa neden arıtma tesisi yapılacak?” diye sordu.
Gazete Duvar’dan Cihan Başakçıoğlu’nun haberine göre, “Millet Bahçesi” projesi ile gündemden düşmeyen Burdur’daki Salda Gölü’ne ilişkin kirlilik görüntüleri tepkilere neden oldu. Salda Gölü Koruma Derneği tarafından geçtiğimiz hafta paylaşılan görüntülerde, Salda Köyü’nün atık sularının göle akan dereye bırakıldığı iddia edildi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ise konuya ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada Salda Köyü’ndeki evsel nitelikli atık suların kanalizasyon sistemiyle sızdırmasız foseptikte toplandığı belirtilerek, şu ifadelere yer verildi; “Toplanan evsel nitelikli atık su içerisinde bulunan askıdaki katı maddeler sızdırmasız fosseptikte çökelerek arıtma süreci başlamakta, fosseptik çıkışından sonra ise 2008 yılından bu yana faaliyette olan doğal atık su arıtmaya gönderilerek arıtılmaktadır. Burada bulunan doğal arıtma ülkemizin en iyi doğal arıtmalarından bir tanesidir. Salda Köyü kanalizasyon suyunun göle gitmesi söz konusu değildir, iddialar asılsızdır. Ayrıca İLBANK A.Ş. tarafından yapılması planlanan Salda Köyü ileri biyolojik atık su arıtma tesisi projesinin 24 Haziran 2021 tarihinde ihalesi yapılacaktır.”
BAKANLIK: HERHANGİ BİR KİRLİLİK SÖZ KONUSU DEĞİL
Alınan numunelerle gölde “yüzme” suyu kalitesinin A sınıfı olarak belirlendiği ifade edilen açıklamada 8 Haziran’da yerinde yapılan incelemede kanalizasyon suyunun göle karışmasıyla ilgili kirlilik iddialarının asılsız olduğu belirtildi. Açıklamada, “Hayvanların otladığı sulak alan ve mera olduğu, bölgenin doğal özelliklerini koruduğu, Düden deresinin göle aktığı bölgede kuşların yoğunluğunun gözlemlendiği, herhangi bir kirliliğin söz konusu olmadığı tespit edilmiştir” denildi.
“MADEM KANALİZASYON GÖLE AKMIYOR NEDEN ARITMA TESİSİ YAPILACAK?”
Tartışmalı konuya ilişkin açıklamada bulunan Salda Gölü Koruma Derneği Başkanı Gazi Osman Şakar ise bakanlığın açıklamasının tersine kanalizasyon sularının göle aktığını öne sürdü. Dernek olarak 2020 yılının Ağustos ayında Burdur Valiliği ve Yeşilova Cumhuriyet Savcılığı’na Salda Gölü ile ilgili dilekçeler verdiklerini söyleyen Şakar, “Bizim dilekçelerimizden sonra Salda Gölü çevresindeki yerleşim yerleri için arıtma tesisi yapılacağı gündeme getirildi. Ancak bugüne kadar halen yapılmadı. Yetkililer şimdi Salda’ya kanalizasyon suyunun akmadığını söylüyorlar. Ama daha önce de arıtma tesisi yapacaklarını söylemişlerdi. Halen de söyleniyor. Eğer Salda’ya kanalizasyon suyu akmıyorsa neden arıtma tesisi yapılacak? Madem kanalizasyon suyu göle akmıyor arıtma tesisi yapmak kamu kaynaklarının boşa harcanması anlamına gelmez mi? İhtiyaç değilse yapılmasın” dedi.
“SALDA’NIN MARMARA GİBİ OLMASI BEKLENMEMELİ, KORUNMALI”
Şakar, “Dünya bizim evimiz. İnsanlar doğa ile savaşmamalılar. Bu savaşın sonucu bellidir ve insanlar kaybedeceklerdir. Marmara Denizi’nde yaşanan olay insanların denize bırakmış olduğu kirliliğin su yüzüne çıkmasıdır. Eğer Marmara Denizi başından korunmuş olsaydı bu sorunlar yaşanılmazdı. Salda Gölü’nün de Marmara gibi olması beklenmemeli en kısa sürede gerekli önlemler alınmalıdır” diye konuştu.
