Ankara Emniyet Müdürlüğü, Ankara Sakarya Caddesi’nde eyleme katılan bir üniversite öğrencisinin, gözaltına alındığı esnada bir polis tarafından tacize uğradığı iddialarıyla ilgili skandal bir açıklama yaptı.
Emniyet hukuksuz bir şekilde yaptığı gözaltı işlemi için masum insanları suçlamayı seçti.
Ankara Emniyet Müdürlüğü, Sakarya Caddesi’nde 16 Şubat’ta TAYAD (Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Dayanışma Derneği) tarafından, tutuklanan cemaat üyelerine destek ve tutukluların cezaevi koşulları gibi sebeplerle cumartesi günleri gerçekleştirilen eylemde M.D. isimli bir kadının gözaltına alındığı sırada, cinsel tacize uğradığı iddiası üzerine resmi internet sitesinden açıklama yaptı. Açıklamada, Yüksel Caddesi’nde devam eden eylemlere katılan N.B, A.K, G.B, A.Ş. ve M.D’nin sosyal medya hesaplarında M.D’nin gözaltı videosuna yer vererek ve videodan belirli bir kısmı keserek olayı provoke ve güvenlik güçlerini teşhir etmeye ileri sürüldü.
Söz konusu iddiaların bazı basın kuruluşları tarafından da haberleştirildiği belirtilen açıklamada, “Saat 18.00’de Yüksel Caddesi Konur Sokak kesişiminde gerçekleşen sözde ‘Yüksel Direnişi’ eylemine katıldığından hakkında yakalama işlemi yapılarak 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu’nun 32. Maddesinden hakkında ikinci kez idari işlem yapılmıştır” ifadelerine yer verildi.
M.D. isimli şahsın zaman zaman Ankara’ya gelerek eylem ve etkinliklere katıldığı iddia edilen açıklamada, M.D’nin babası E.D. cemaat üyesi olmakla suçlandı. Açıklamada, M.D.’nin babası E.D’nin Çorum ilinde öğretmenlik yaparken “F.Ö”den dolayı (Aktif Eğitim Sen üyesi olduğu) 2016 yılının ağustos ayında ihraç edildiği belirtildi.
Sosyal medyada ve basın kuruluşlarında habere konu olan yakalama işlemi esnasında çekilen videolarda olayın bütünü ile ele alınmayarak sadece bir kare üzerinden Türk Polis Teşkilatının kamuoyu nezdinde yıpratılmaya çalışılarak küçük düşürülmek istendiği belirtilen açıklamada, şöyle denildi: “Bahse konu eylemde şahıslara dağılmaları hususunda gerekli yasal uyarılar yapılmış olup şahısların eylemlerine devam etmeleri üzerine, yakalama işlemi sırasında direnmeye devam ettikleri, M.D. isimli bayanın gözaltı aracına alınması esnasında direnmesi sonucu basına yansıyan görüntülerin ortaya çıkmasına neden olmuştur.” denildi..
Ankara Emniyet Müdürlüğü, Ankara Sakarya Caddesi’nde eyleme katılan bir üniversite öğrencisinin, gözaltına alındığı esnada bir polis tarafından tacize uğradığı iddialarıyla ilgili skandal bir açıklama yaptı.
Emniyet hukuksuz bir şekilde yaptığı gözaltı işlemi için masum insanları suçlamayı seçti.
Ankara Emniyet Müdürlüğü, Sakarya Caddesi’nde 16 Şubat’ta TAYAD (Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Dayanışma Derneği) tarafından, tutuklanan cemaat üyelerine destek ve tutukluların cezaevi koşulları gibi sebeplerle cumartesi günleri gerçekleştirilen eylemde M.D. isimli bir kadının gözaltına alındığı sırada, cinsel tacize uğradığı iddiası üzerine resmi internet sitesinden açıklama yaptı. Açıklamada, Yüksel Caddesi’nde devam eden eylemlere katılan N.B, A.K, G.B, A.Ş. ve M.D’nin sosyal medya hesaplarında M.D’nin gözaltı videosuna yer vererek ve videodan belirli bir kısmı keserek olayı provoke ve güvenlik güçlerini teşhir etmeye ileri sürüldü.
Söz konusu iddiaların bazı basın kuruluşları tarafından da haberleştirildiği belirtilen açıklamada, “Saat 18.00’de Yüksel Caddesi Konur Sokak kesişiminde gerçekleşen sözde ‘Yüksel Direnişi’ eylemine katıldığından hakkında yakalama işlemi yapılarak 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu’nun 32. Maddesinden hakkında ikinci kez idari işlem yapılmıştır” ifadelerine yer verildi.
M.D. isimli şahsın zaman zaman Ankara’ya gelerek eylem ve etkinliklere katıldığı iddia edilen açıklamada, M.D’nin babası E.D. cemaat üyesi olmakla suçlandı. Açıklamada, M.D.’nin babası E.D’nin Çorum ilinde öğretmenlik yaparken “F.Ö”den dolayı (Aktif Eğitim Sen üyesi olduğu) 2016 yılının ağustos ayında ihraç edildiği belirtildi.
Sosyal medyada ve basın kuruluşlarında habere konu olan yakalama işlemi esnasında çekilen videolarda olayın bütünü ile ele alınmayarak sadece bir kare üzerinden Türk Polis Teşkilatının kamuoyu nezdinde yıpratılmaya çalışılarak küçük düşürülmek istendiği belirtilen açıklamada, şöyle denildi: “Bahse konu eylemde şahıslara dağılmaları hususunda gerekli yasal uyarılar yapılmış olup şahısların eylemlerine devam etmeleri üzerine, yakalama işlemi sırasında direnmeye devam ettikleri, M.D. isimli bayanın gözaltı aracına alınması esnasında direnmesi sonucu basına yansıyan görüntülerin ortaya çıkmasına neden olmuştur.” denildi..
Ankara Emniyet Müdürlüğü, Ankara Sakarya Caddesi’nde eyleme katılan bir üniversite öğrencisinin, gözaltına alındığı esnada bir polis tarafından tacize uğradığı iddialarıyla ilgili skandal bir açıklama yaptı.
Emniyet hukuksuz bir şekilde yaptığı gözaltı işlemi için masum insanları suçlamayı seçti.
Ankara Emniyet Müdürlüğü, Sakarya Caddesi’nde 16 Şubat’ta TAYAD (Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Dayanışma Derneği) tarafından, tutuklanan cemaat üyelerine destek ve tutukluların cezaevi koşulları gibi sebeplerle cumartesi günleri gerçekleştirilen eylemde M.D. isimli bir kadının gözaltına alındığı sırada, cinsel tacize uğradığı iddiası üzerine resmi internet sitesinden açıklama yaptı. Açıklamada, Yüksel Caddesi’nde devam eden eylemlere katılan N.B, A.K, G.B, A.Ş. ve M.D’nin sosyal medya hesaplarında M.D’nin gözaltı videosuna yer vererek ve videodan belirli bir kısmı keserek olayı provoke ve güvenlik güçlerini teşhir etmeye ileri sürüldü.
Söz konusu iddiaların bazı basın kuruluşları tarafından da haberleştirildiği belirtilen açıklamada, “Saat 18.00’de Yüksel Caddesi Konur Sokak kesişiminde gerçekleşen sözde ‘Yüksel Direnişi’ eylemine katıldığından hakkında yakalama işlemi yapılarak 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu’nun 32. Maddesinden hakkında ikinci kez idari işlem yapılmıştır” ifadelerine yer verildi.
M.D. isimli şahsın zaman zaman Ankara’ya gelerek eylem ve etkinliklere katıldığı iddia edilen açıklamada, M.D’nin babası E.D. cemaat üyesi olmakla suçlandı. Açıklamada, M.D.’nin babası E.D’nin Çorum ilinde öğretmenlik yaparken “F.Ö”den dolayı (Aktif Eğitim Sen üyesi olduğu) 2016 yılının ağustos ayında ihraç edildiği belirtildi.
Sosyal medyada ve basın kuruluşlarında habere konu olan yakalama işlemi esnasında çekilen videolarda olayın bütünü ile ele alınmayarak sadece bir kare üzerinden Türk Polis Teşkilatının kamuoyu nezdinde yıpratılmaya çalışılarak küçük düşürülmek istendiği belirtilen açıklamada, şöyle denildi: “Bahse konu eylemde şahıslara dağılmaları hususunda gerekli yasal uyarılar yapılmış olup şahısların eylemlerine devam etmeleri üzerine, yakalama işlemi sırasında direnmeye devam ettikleri, M.D. isimli bayanın gözaltı aracına alınması esnasında direnmesi sonucu basına yansıyan görüntülerin ortaya çıkmasına neden olmuştur.” denildi..
Ankara Emniyet Müdürlüğü, Ankara Sakarya Caddesi’nde eyleme katılan bir üniversite öğrencisinin, gözaltına alındığı esnada bir polis tarafından tacize uğradığı iddialarıyla ilgili skandal bir açıklama yaptı.
Emniyet hukuksuz bir şekilde yaptığı gözaltı işlemi için masum insanları suçlamayı seçti.
Ankara Emniyet Müdürlüğü, Sakarya Caddesi’nde 16 Şubat’ta TAYAD (Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Dayanışma Derneği) tarafından, tutuklanan cemaat üyelerine destek ve tutukluların cezaevi koşulları gibi sebeplerle cumartesi günleri gerçekleştirilen eylemde M.D. isimli bir kadının gözaltına alındığı sırada, cinsel tacize uğradığı iddiası üzerine resmi internet sitesinden açıklama yaptı. Açıklamada, Yüksel Caddesi’nde devam eden eylemlere katılan N.B, A.K, G.B, A.Ş. ve M.D’nin sosyal medya hesaplarında M.D’nin gözaltı videosuna yer vererek ve videodan belirli bir kısmı keserek olayı provoke ve güvenlik güçlerini teşhir etmeye ileri sürüldü.
Söz konusu iddiaların bazı basın kuruluşları tarafından da haberleştirildiği belirtilen açıklamada, “Saat 18.00’de Yüksel Caddesi Konur Sokak kesişiminde gerçekleşen sözde ‘Yüksel Direnişi’ eylemine katıldığından hakkında yakalama işlemi yapılarak 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu’nun 32. Maddesinden hakkında ikinci kez idari işlem yapılmıştır” ifadelerine yer verildi.
M.D. isimli şahsın zaman zaman Ankara’ya gelerek eylem ve etkinliklere katıldığı iddia edilen açıklamada, M.D’nin babası E.D. cemaat üyesi olmakla suçlandı. Açıklamada, M.D.’nin babası E.D’nin Çorum ilinde öğretmenlik yaparken “F.Ö”den dolayı (Aktif Eğitim Sen üyesi olduğu) 2016 yılının ağustos ayında ihraç edildiği belirtildi.
Sosyal medyada ve basın kuruluşlarında habere konu olan yakalama işlemi esnasında çekilen videolarda olayın bütünü ile ele alınmayarak sadece bir kare üzerinden Türk Polis Teşkilatının kamuoyu nezdinde yıpratılmaya çalışılarak küçük düşürülmek istendiği belirtilen açıklamada, şöyle denildi: “Bahse konu eylemde şahıslara dağılmaları hususunda gerekli yasal uyarılar yapılmış olup şahısların eylemlerine devam etmeleri üzerine, yakalama işlemi sırasında direnmeye devam ettikleri, M.D. isimli bayanın gözaltı aracına alınması esnasında direnmesi sonucu basına yansıyan görüntülerin ortaya çıkmasına neden olmuştur.” denildi..