Yeni Zelanda’daki cami saldırıları, Brenton Tarrant ismiyle ve saldırganın bakış açısından kaydedilen canlı bir video akışı olarak internete aktarıldı.
Bir video oyununa benzetilerek çekilen tüyler ürpertici görüntülerde, bu kişinin Nur Camii içinde, önüne gelen kadın, erkek, çocuk herkese yakın mesafeden nasıl ateş ettiği görülüyor.
Aynı kişinin daha önce şiddete teşvik edici aşırı sağ propaganda içeren uzun bir metni de internete yüklediği belirlendi.
BBC Türkçe’nin haberine göre; Yeni Zelanda polisi halen 3 kişinin gözaltında olduğunu ve kimliğini açıklamadığı 28 yaşındaki bir zanlının cinayet suçlamasıyla Cumartesi günü mahkemeye çıkarılacağını bildirdi.
Avustralya Başbakanı Scott Morrison zanlılardan birinin Avustralya vatandaşı olduğunu doğruladı.
Morrison bu kişinin “aşırı sağcı, şiddet yanlısı bir terörist” olduğunu söyledi ve Yeni Zelanda’daki soruşturmaya Avustralya makamlarının da destek vereceğini bildirdi.
İnternete konulan canlı video akışında, filmi çeken kişinin saldırıyı doğrudan aktarmak üzere başına bir kamera yerleştirdiği anlaşılıyor.
Nur Camii’ndeki saldırıyı an be an canlı gösteren video Facebook’da da kısa bir süre paylaşıldı.
Marşta 1990’lı yıllardaki eylemlerinden dolayı uluslararası mahkeme tarafından soykırım ve savaş suçlarından mahkum edilen Bosnalı Sırpların eski lideri Radovan Karaciç’den övgüyle söz ediliyor.
Zanlının elindeki silahın üzerinde de Müslümanları ve göçmenleri öldürmekten mahkum olmuş kişilerin isimlerinin yazılı olduğu görülüyor.
Beyaz ırkın üstünlüğü fikrine dayalı bir ‘Manifesto’
Avustralya medyası, adının Brenton Tarrant olduğunu kaydettiği bu zanlının Avustralyalı olup, Sidney’in 600 km kuzeyindeki Grafton kasabasından geldiğini ve daha önce bir spor merkezinde çalışmış olduğunu yazdı.
Zanlının çalıştığı spor merkezini işleten Tracey Gray, yerel medyaya verdiği mülakatta Tarrant hakkında, “Aşırı görüşlü ya da dengesiz olduğunu belli edecek hiç bir şey yapmadı” diyor.
İnternete koyduğu ‘Büyük Yer Değiştirme’ (The Great Replacement) başlıklı 74 sayfalık bir belgede zanlı, 2017 yılında Avrupa’yı ziyaret ettiğinde gördüğü şeylere öfkelendiğini ve döndüğünde saldırıyı planlamaya başladığını anlatıyor.
Metinden, zanlının Nur Camii’ni 3 ay önce hedef olarak seçtiği, saldırıda ölmemeyi hedeflediği ve eyleminin hedefinin de korku salmak olduğu anlaşılıyor.
Onlarca sayfalık bu metinde uzun uzun Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden örneklerle, Avrupa halklarının yok olmakta olup onların yerini “farklı, daha aşağı ve tehlikeli kültürlerden gelen göçmenlerin” aldığı yolunda bir komplo teorisi işleniyor.
Metin esasen Müslümanlardan korkmak ve nefret etmek gerektiğini anlatan uluslararası bir ırkçı manifesto niteliğinde.
Uluslararası bir hareketin parçası mı?
Fakat daha önemlisi, bu komplo teorisi içinde ifade edilen düşüncelerin, bir kişinin yayınladığı bir metinden ibaret olmaması.
Büyük Yer Değiştirme terimi ilk olarak Fransa’da kullanılmıştı, ama bu artık dünya çapında bir çok ırkçı grup tarafından benimsenen bir teori.
Uluslararası bir hareketin parçası mı?
Fakat daha önemlisi, bu komplo teorisi içinde ifade edilen düşüncelerin, bir kişinin yayınladığı bir metinden ibaret olmaması.
Büyük Yer Değiştirme terimi ilk olarak Fransa’da kullanılmıştı, ama bu artık dünya çapında bir çok ırkçı grup tarafından benimsenen bir teori.Saldırıyı gerçekleştirmeye giden kişinin otomobilinde arka planında duyulan müziğin, 1990’lardaki Bosna savaşı sırasında Sırp milliyetçi milisleri Çetniklere ait bir marş olduğu belirlendi.