AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yangınlarla ilgili muhalefetin elindeki belediyeleri suçlayarak “Yerleşim bölgelerindeki yangın vesairelerin sorumluluğu kimin? O da oradaki büyükşehir belediyelerinin sorumluluğundadır” dedi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, A Haber yayınına çıkarak 9 gündür süren yangınlarla ilgili konuştu.
SORUMLULUĞU CHP’YE YIKTI
Erdoğan, “Aşırı bir rüzgar olmasa söndürmek daha kolay olacak,” dedi. Erdoğan, “Yerleşim bölgelerindeki yangın vesairelerin sorumluluğu kimin? O da oradaki büyükşehir belediyelerinin sorumluluğundadır” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, “Orman yangınları şu an tüm dünyanın mücadele ettiği Covid-19 gibi uluslararası bir tehdittir, hatta bir terör tehdididir. Bu yerler yanıyorsa bizim ciğerimiz de yanıyor. Elimizden ne geliyorsa bunu sonuna kadar yapacağız,” diyerek dünyadaki diğer yangınları sıralamaya başladı.
Erdoğan özetle şunları söyledi:
“Yangın meselesinde 8. gün. Yangın şiddetiyle devam ediyor. Vilayetlerdeki yangının devam edişi. Birçok otellerde kalanlar var. Onların tahliye edilmesi çalışmalarımız oldu. Burada silahlı kuvvetlerimiz, kıyı emniyeti hepsi devreye girdi. Deniz ve karadan boşaltma çalışmalarını gerçekleştirdik. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de orman yangınlarında artış yaşandı. Burada siyasete yer olmamalı. 8 gün içinde 187 yangın çıktı. Şu anda 15 yangın devam ediyor. Bunların bir kısmı kontrol altında. Bütün bunlarla beraber 15 noktada devam eden yangınları kontrol altına alma çalışmaları sürüyor. Şu anda ülkemizin önemli işadamlarından birkaçının sahibi olduğu termik santral var ki, adeta yanma tehdidiyle karşı karşıya. Gün boyu uçaklar söndürme çalışması yaptı. Az önce kendileriyle görüşme yaptım. Şu an üç bakanımız ayrıca oradalar. Bunu söndürebilmek için aşırı rüzgar sözkonusu olmasa tabii ki söndürmek kolay olacak.
Bu ülkede muhalefet sizinle beraber mücadelenin içerisinde. ‘Burada niye uçak, helikopter yok’ diye bir yalan terörü estiriliyor. Şu anda 16 uçak var. Bugün gelenlerle 21’e çıktı. 57 helikopter var. 850 arazöz var. Bunlar çalışıyor. Devlet olarak bizim görevimiz nedir? Bizim görevimiz birinci derecede tarım, orman, hayvancılık yani bütün bu ormanların bakımı, ıslahı ve Allah göstermesin bu yangınlar olduğu zaman bunların söndürülmesi birinci derecede bizim sorumluluğumuz. Yerleşim bölgelerindeki yangının sorumluluğu kimin? Oradaki büyük şehir belediyelerinin sorumluluğundadır.
“HAYIR BİZİM SORUMLULUĞUMUZ YOK DİYEMEZLER”
Antalya Büyükşehir Belediyesi, Muğla Büyükşehir Belediyesi birinci derecede sorumludur. İzmir aynı şekilde, Aydın aynı şekide. Denizli de öyle. Bunlar ‘hayır bizim sorumluluğumuz yok’ diyemezler. Açsınlar yerel yönetimlerdeki yasayı iyice incelesinler. Bunlar ne tür bir seferberlik yaptılar? Şu anda ne yapıyorlar? 8 şehidimiz var. Orman teşkilatı şehitlerimizdedir. Hiçbir yerden kaçma noktasına gitmedik. 2002’de 14 adet 21 ton kapasiteli uçak var. 2021’de 682 adet iş makinası var. Bütün bunlarla beraber yangınla mücadeleyi sürdürüyoruz. Kaçamak yapmak yok. Üzerine üzerine gidiyoruz.
Bugün dünya adeta yangın tehdidi altında. ABD yanıyor, Rusya yanıyor, Kanada yanıyor. Kimse kalkıp da ‘Rusya niye yanıyor’ diyemez. Ben sayın Putin’le konuştum. O halde iken bize 3 uçak, 4 helikopter gönderdi. Bu bir dayanışmadır. Afrika’nın yarısı yanıyor. Böyle bir durum var dünyada. İklim koşullarının tahrik ettiği bir durum sözkonusu. Temenni ederim ki bundan tüm insanlık kurtulmuş olsun. Kanada’da 4579 adet yangın çıkmış. Böyle bir durum var. Kanada’da 750 bin hektar alan yanmış. İspanya’da 448 orman yangını çıkmış. Orada da 57 bin 600 hektar alan zarar görmüş. İtalya’da 1085 yangın çıkmış. Bunların hepsini görüp, ona göre Türk siyaseti bunu değerlendirmesi lazım.
Orada bir kişi ‘benim varım yoğum traktördür’ dedi. Bakan Mustafa Bey’e söyledim ‘Hiç uzatmayacaksın traktörü vereceksin’ dedim. Birçok deprem olaylarıyla karşı karşıya kaldık. Bir Bingöl, bir Simav depremi. O yıkılan yerleri adeta sıfırladık. Yepyeni TOKİ ile binalar yaptık, sahiplerine verdik. Vatandaşımızı sahipsiz bırakmadık. Bu bir güven getiriyor. Son 19 yılda afetlerle mücadelede profesyonel yaklaşım sergiledik. Burada yangın ortamında ‘bile başkanımıza güveniyoruz’ diyorlar.
“EVİNİ BUL, YERLEŞ, KİRANI ÖDEYECEĞİZ DEDİK”
Zaman kaybına tahammülümüz yok. Vatandaş bunu görecek ki rahatlayacak. Hemen ‘evini bul, yerleş, kiranı biz ödeyeceğiz’ diyoruz. Bunu yaparken 50 bin lira sana destek vereceğiz diyoruz. Muhalefetin belediyeleri böyle bir şey yapıyor mu? Ben hemen talimat verdim, ‘evin içini donatacaksınız’ dedim. Bu ayni de olur, nakdi de olur. 50 bin liraya kadar her türlü desteği vereceğiz dedik. Şu anda valilelirimiz çalışmayı yapıyorlar.
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yangınlarla ilgili muhalefetin elindeki belediyeleri suçlayarak “Yerleşim bölgelerindeki yangın vesairelerin sorumluluğu kimin? O da oradaki büyükşehir belediyelerinin sorumluluğundadır” dedi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, A Haber yayınına çıkarak 9 gündür süren yangınlarla ilgili konuştu.
SORUMLULUĞU CHP’YE YIKTI
Erdoğan, “Aşırı bir rüzgar olmasa söndürmek daha kolay olacak,” dedi. Erdoğan, “Yerleşim bölgelerindeki yangın vesairelerin sorumluluğu kimin? O da oradaki büyükşehir belediyelerinin sorumluluğundadır” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, “Orman yangınları şu an tüm dünyanın mücadele ettiği Covid-19 gibi uluslararası bir tehdittir, hatta bir terör tehdididir. Bu yerler yanıyorsa bizim ciğerimiz de yanıyor. Elimizden ne geliyorsa bunu sonuna kadar yapacağız,” diyerek dünyadaki diğer yangınları sıralamaya başladı.
Erdoğan özetle şunları söyledi:
“Yangın meselesinde 8. gün. Yangın şiddetiyle devam ediyor. Vilayetlerdeki yangının devam edişi. Birçok otellerde kalanlar var. Onların tahliye edilmesi çalışmalarımız oldu. Burada silahlı kuvvetlerimiz, kıyı emniyeti hepsi devreye girdi. Deniz ve karadan boşaltma çalışmalarını gerçekleştirdik. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de orman yangınlarında artış yaşandı. Burada siyasete yer olmamalı. 8 gün içinde 187 yangın çıktı. Şu anda 15 yangın devam ediyor. Bunların bir kısmı kontrol altında. Bütün bunlarla beraber 15 noktada devam eden yangınları kontrol altına alma çalışmaları sürüyor. Şu anda ülkemizin önemli işadamlarından birkaçının sahibi olduğu termik santral var ki, adeta yanma tehdidiyle karşı karşıya. Gün boyu uçaklar söndürme çalışması yaptı. Az önce kendileriyle görüşme yaptım. Şu an üç bakanımız ayrıca oradalar. Bunu söndürebilmek için aşırı rüzgar sözkonusu olmasa tabii ki söndürmek kolay olacak.
Bu ülkede muhalefet sizinle beraber mücadelenin içerisinde. ‘Burada niye uçak, helikopter yok’ diye bir yalan terörü estiriliyor. Şu anda 16 uçak var. Bugün gelenlerle 21’e çıktı. 57 helikopter var. 850 arazöz var. Bunlar çalışıyor. Devlet olarak bizim görevimiz nedir? Bizim görevimiz birinci derecede tarım, orman, hayvancılık yani bütün bu ormanların bakımı, ıslahı ve Allah göstermesin bu yangınlar olduğu zaman bunların söndürülmesi birinci derecede bizim sorumluluğumuz. Yerleşim bölgelerindeki yangının sorumluluğu kimin? Oradaki büyük şehir belediyelerinin sorumluluğundadır.
“HAYIR BİZİM SORUMLULUĞUMUZ YOK DİYEMEZLER”
Antalya Büyükşehir Belediyesi, Muğla Büyükşehir Belediyesi birinci derecede sorumludur. İzmir aynı şekilde, Aydın aynı şekide. Denizli de öyle. Bunlar ‘hayır bizim sorumluluğumuz yok’ diyemezler. Açsınlar yerel yönetimlerdeki yasayı iyice incelesinler. Bunlar ne tür bir seferberlik yaptılar? Şu anda ne yapıyorlar? 8 şehidimiz var. Orman teşkilatı şehitlerimizdedir. Hiçbir yerden kaçma noktasına gitmedik. 2002’de 14 adet 21 ton kapasiteli uçak var. 2021’de 682 adet iş makinası var. Bütün bunlarla beraber yangınla mücadeleyi sürdürüyoruz. Kaçamak yapmak yok. Üzerine üzerine gidiyoruz.
Bugün dünya adeta yangın tehdidi altında. ABD yanıyor, Rusya yanıyor, Kanada yanıyor. Kimse kalkıp da ‘Rusya niye yanıyor’ diyemez. Ben sayın Putin’le konuştum. O halde iken bize 3 uçak, 4 helikopter gönderdi. Bu bir dayanışmadır. Afrika’nın yarısı yanıyor. Böyle bir durum var dünyada. İklim koşullarının tahrik ettiği bir durum sözkonusu. Temenni ederim ki bundan tüm insanlık kurtulmuş olsun. Kanada’da 4579 adet yangın çıkmış. Böyle bir durum var. Kanada’da 750 bin hektar alan yanmış. İspanya’da 448 orman yangını çıkmış. Orada da 57 bin 600 hektar alan zarar görmüş. İtalya’da 1085 yangın çıkmış. Bunların hepsini görüp, ona göre Türk siyaseti bunu değerlendirmesi lazım.
Orada bir kişi ‘benim varım yoğum traktördür’ dedi. Bakan Mustafa Bey’e söyledim ‘Hiç uzatmayacaksın traktörü vereceksin’ dedim. Birçok deprem olaylarıyla karşı karşıya kaldık. Bir Bingöl, bir Simav depremi. O yıkılan yerleri adeta sıfırladık. Yepyeni TOKİ ile binalar yaptık, sahiplerine verdik. Vatandaşımızı sahipsiz bırakmadık. Bu bir güven getiriyor. Son 19 yılda afetlerle mücadelede profesyonel yaklaşım sergiledik. Burada yangın ortamında ‘bile başkanımıza güveniyoruz’ diyorlar.
“EVİNİ BUL, YERLEŞ, KİRANI ÖDEYECEĞİZ DEDİK”
Zaman kaybına tahammülümüz yok. Vatandaş bunu görecek ki rahatlayacak. Hemen ‘evini bul, yerleş, kiranı biz ödeyeceğiz’ diyoruz. Bunu yaparken 50 bin lira sana destek vereceğiz diyoruz. Muhalefetin belediyeleri böyle bir şey yapıyor mu? Ben hemen talimat verdim, ‘evin içini donatacaksınız’ dedim. Bu ayni de olur, nakdi de olur. 50 bin liraya kadar her türlü desteği vereceğiz dedik. Şu anda valilelirimiz çalışmayı yapıyorlar.
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yangınlarla ilgili muhalefetin elindeki belediyeleri suçlayarak “Yerleşim bölgelerindeki yangın vesairelerin sorumluluğu kimin? O da oradaki büyükşehir belediyelerinin sorumluluğundadır” dedi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, A Haber yayınına çıkarak 9 gündür süren yangınlarla ilgili konuştu.
SORUMLULUĞU CHP’YE YIKTI
Erdoğan, “Aşırı bir rüzgar olmasa söndürmek daha kolay olacak,” dedi. Erdoğan, “Yerleşim bölgelerindeki yangın vesairelerin sorumluluğu kimin? O da oradaki büyükşehir belediyelerinin sorumluluğundadır” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, “Orman yangınları şu an tüm dünyanın mücadele ettiği Covid-19 gibi uluslararası bir tehdittir, hatta bir terör tehdididir. Bu yerler yanıyorsa bizim ciğerimiz de yanıyor. Elimizden ne geliyorsa bunu sonuna kadar yapacağız,” diyerek dünyadaki diğer yangınları sıralamaya başladı.
Erdoğan özetle şunları söyledi:
“Yangın meselesinde 8. gün. Yangın şiddetiyle devam ediyor. Vilayetlerdeki yangının devam edişi. Birçok otellerde kalanlar var. Onların tahliye edilmesi çalışmalarımız oldu. Burada silahlı kuvvetlerimiz, kıyı emniyeti hepsi devreye girdi. Deniz ve karadan boşaltma çalışmalarını gerçekleştirdik. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de orman yangınlarında artış yaşandı. Burada siyasete yer olmamalı. 8 gün içinde 187 yangın çıktı. Şu anda 15 yangın devam ediyor. Bunların bir kısmı kontrol altında. Bütün bunlarla beraber 15 noktada devam eden yangınları kontrol altına alma çalışmaları sürüyor. Şu anda ülkemizin önemli işadamlarından birkaçının sahibi olduğu termik santral var ki, adeta yanma tehdidiyle karşı karşıya. Gün boyu uçaklar söndürme çalışması yaptı. Az önce kendileriyle görüşme yaptım. Şu an üç bakanımız ayrıca oradalar. Bunu söndürebilmek için aşırı rüzgar sözkonusu olmasa tabii ki söndürmek kolay olacak.
Bu ülkede muhalefet sizinle beraber mücadelenin içerisinde. ‘Burada niye uçak, helikopter yok’ diye bir yalan terörü estiriliyor. Şu anda 16 uçak var. Bugün gelenlerle 21’e çıktı. 57 helikopter var. 850 arazöz var. Bunlar çalışıyor. Devlet olarak bizim görevimiz nedir? Bizim görevimiz birinci derecede tarım, orman, hayvancılık yani bütün bu ormanların bakımı, ıslahı ve Allah göstermesin bu yangınlar olduğu zaman bunların söndürülmesi birinci derecede bizim sorumluluğumuz. Yerleşim bölgelerindeki yangının sorumluluğu kimin? Oradaki büyük şehir belediyelerinin sorumluluğundadır.
“HAYIR BİZİM SORUMLULUĞUMUZ YOK DİYEMEZLER”
Antalya Büyükşehir Belediyesi, Muğla Büyükşehir Belediyesi birinci derecede sorumludur. İzmir aynı şekilde, Aydın aynı şekide. Denizli de öyle. Bunlar ‘hayır bizim sorumluluğumuz yok’ diyemezler. Açsınlar yerel yönetimlerdeki yasayı iyice incelesinler. Bunlar ne tür bir seferberlik yaptılar? Şu anda ne yapıyorlar? 8 şehidimiz var. Orman teşkilatı şehitlerimizdedir. Hiçbir yerden kaçma noktasına gitmedik. 2002’de 14 adet 21 ton kapasiteli uçak var. 2021’de 682 adet iş makinası var. Bütün bunlarla beraber yangınla mücadeleyi sürdürüyoruz. Kaçamak yapmak yok. Üzerine üzerine gidiyoruz.
Bugün dünya adeta yangın tehdidi altında. ABD yanıyor, Rusya yanıyor, Kanada yanıyor. Kimse kalkıp da ‘Rusya niye yanıyor’ diyemez. Ben sayın Putin’le konuştum. O halde iken bize 3 uçak, 4 helikopter gönderdi. Bu bir dayanışmadır. Afrika’nın yarısı yanıyor. Böyle bir durum var dünyada. İklim koşullarının tahrik ettiği bir durum sözkonusu. Temenni ederim ki bundan tüm insanlık kurtulmuş olsun. Kanada’da 4579 adet yangın çıkmış. Böyle bir durum var. Kanada’da 750 bin hektar alan yanmış. İspanya’da 448 orman yangını çıkmış. Orada da 57 bin 600 hektar alan zarar görmüş. İtalya’da 1085 yangın çıkmış. Bunların hepsini görüp, ona göre Türk siyaseti bunu değerlendirmesi lazım.
Orada bir kişi ‘benim varım yoğum traktördür’ dedi. Bakan Mustafa Bey’e söyledim ‘Hiç uzatmayacaksın traktörü vereceksin’ dedim. Birçok deprem olaylarıyla karşı karşıya kaldık. Bir Bingöl, bir Simav depremi. O yıkılan yerleri adeta sıfırladık. Yepyeni TOKİ ile binalar yaptık, sahiplerine verdik. Vatandaşımızı sahipsiz bırakmadık. Bu bir güven getiriyor. Son 19 yılda afetlerle mücadelede profesyonel yaklaşım sergiledik. Burada yangın ortamında ‘bile başkanımıza güveniyoruz’ diyorlar.
“EVİNİ BUL, YERLEŞ, KİRANI ÖDEYECEĞİZ DEDİK”
Zaman kaybına tahammülümüz yok. Vatandaş bunu görecek ki rahatlayacak. Hemen ‘evini bul, yerleş, kiranı biz ödeyeceğiz’ diyoruz. Bunu yaparken 50 bin lira sana destek vereceğiz diyoruz. Muhalefetin belediyeleri böyle bir şey yapıyor mu? Ben hemen talimat verdim, ‘evin içini donatacaksınız’ dedim. Bu ayni de olur, nakdi de olur. 50 bin liraya kadar her türlü desteği vereceğiz dedik. Şu anda valilelirimiz çalışmayı yapıyorlar.
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yangınlarla ilgili muhalefetin elindeki belediyeleri suçlayarak “Yerleşim bölgelerindeki yangın vesairelerin sorumluluğu kimin? O da oradaki büyükşehir belediyelerinin sorumluluğundadır” dedi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, A Haber yayınına çıkarak 9 gündür süren yangınlarla ilgili konuştu.
SORUMLULUĞU CHP’YE YIKTI
Erdoğan, “Aşırı bir rüzgar olmasa söndürmek daha kolay olacak,” dedi. Erdoğan, “Yerleşim bölgelerindeki yangın vesairelerin sorumluluğu kimin? O da oradaki büyükşehir belediyelerinin sorumluluğundadır” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, “Orman yangınları şu an tüm dünyanın mücadele ettiği Covid-19 gibi uluslararası bir tehdittir, hatta bir terör tehdididir. Bu yerler yanıyorsa bizim ciğerimiz de yanıyor. Elimizden ne geliyorsa bunu sonuna kadar yapacağız,” diyerek dünyadaki diğer yangınları sıralamaya başladı.
Erdoğan özetle şunları söyledi:
“Yangın meselesinde 8. gün. Yangın şiddetiyle devam ediyor. Vilayetlerdeki yangının devam edişi. Birçok otellerde kalanlar var. Onların tahliye edilmesi çalışmalarımız oldu. Burada silahlı kuvvetlerimiz, kıyı emniyeti hepsi devreye girdi. Deniz ve karadan boşaltma çalışmalarını gerçekleştirdik. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de orman yangınlarında artış yaşandı. Burada siyasete yer olmamalı. 8 gün içinde 187 yangın çıktı. Şu anda 15 yangın devam ediyor. Bunların bir kısmı kontrol altında. Bütün bunlarla beraber 15 noktada devam eden yangınları kontrol altına alma çalışmaları sürüyor. Şu anda ülkemizin önemli işadamlarından birkaçının sahibi olduğu termik santral var ki, adeta yanma tehdidiyle karşı karşıya. Gün boyu uçaklar söndürme çalışması yaptı. Az önce kendileriyle görüşme yaptım. Şu an üç bakanımız ayrıca oradalar. Bunu söndürebilmek için aşırı rüzgar sözkonusu olmasa tabii ki söndürmek kolay olacak.
Bu ülkede muhalefet sizinle beraber mücadelenin içerisinde. ‘Burada niye uçak, helikopter yok’ diye bir yalan terörü estiriliyor. Şu anda 16 uçak var. Bugün gelenlerle 21’e çıktı. 57 helikopter var. 850 arazöz var. Bunlar çalışıyor. Devlet olarak bizim görevimiz nedir? Bizim görevimiz birinci derecede tarım, orman, hayvancılık yani bütün bu ormanların bakımı, ıslahı ve Allah göstermesin bu yangınlar olduğu zaman bunların söndürülmesi birinci derecede bizim sorumluluğumuz. Yerleşim bölgelerindeki yangının sorumluluğu kimin? Oradaki büyük şehir belediyelerinin sorumluluğundadır.
“HAYIR BİZİM SORUMLULUĞUMUZ YOK DİYEMEZLER”
Antalya Büyükşehir Belediyesi, Muğla Büyükşehir Belediyesi birinci derecede sorumludur. İzmir aynı şekilde, Aydın aynı şekide. Denizli de öyle. Bunlar ‘hayır bizim sorumluluğumuz yok’ diyemezler. Açsınlar yerel yönetimlerdeki yasayı iyice incelesinler. Bunlar ne tür bir seferberlik yaptılar? Şu anda ne yapıyorlar? 8 şehidimiz var. Orman teşkilatı şehitlerimizdedir. Hiçbir yerden kaçma noktasına gitmedik. 2002’de 14 adet 21 ton kapasiteli uçak var. 2021’de 682 adet iş makinası var. Bütün bunlarla beraber yangınla mücadeleyi sürdürüyoruz. Kaçamak yapmak yok. Üzerine üzerine gidiyoruz.
Bugün dünya adeta yangın tehdidi altında. ABD yanıyor, Rusya yanıyor, Kanada yanıyor. Kimse kalkıp da ‘Rusya niye yanıyor’ diyemez. Ben sayın Putin’le konuştum. O halde iken bize 3 uçak, 4 helikopter gönderdi. Bu bir dayanışmadır. Afrika’nın yarısı yanıyor. Böyle bir durum var dünyada. İklim koşullarının tahrik ettiği bir durum sözkonusu. Temenni ederim ki bundan tüm insanlık kurtulmuş olsun. Kanada’da 4579 adet yangın çıkmış. Böyle bir durum var. Kanada’da 750 bin hektar alan yanmış. İspanya’da 448 orman yangını çıkmış. Orada da 57 bin 600 hektar alan zarar görmüş. İtalya’da 1085 yangın çıkmış. Bunların hepsini görüp, ona göre Türk siyaseti bunu değerlendirmesi lazım.
Orada bir kişi ‘benim varım yoğum traktördür’ dedi. Bakan Mustafa Bey’e söyledim ‘Hiç uzatmayacaksın traktörü vereceksin’ dedim. Birçok deprem olaylarıyla karşı karşıya kaldık. Bir Bingöl, bir Simav depremi. O yıkılan yerleri adeta sıfırladık. Yepyeni TOKİ ile binalar yaptık, sahiplerine verdik. Vatandaşımızı sahipsiz bırakmadık. Bu bir güven getiriyor. Son 19 yılda afetlerle mücadelede profesyonel yaklaşım sergiledik. Burada yangın ortamında ‘bile başkanımıza güveniyoruz’ diyorlar.
“EVİNİ BUL, YERLEŞ, KİRANI ÖDEYECEĞİZ DEDİK”
Zaman kaybına tahammülümüz yok. Vatandaş bunu görecek ki rahatlayacak. Hemen ‘evini bul, yerleş, kiranı biz ödeyeceğiz’ diyoruz. Bunu yaparken 50 bin lira sana destek vereceğiz diyoruz. Muhalefetin belediyeleri böyle bir şey yapıyor mu? Ben hemen talimat verdim, ‘evin içini donatacaksınız’ dedim. Bu ayni de olur, nakdi de olur. 50 bin liraya kadar her türlü desteği vereceğiz dedik. Şu anda valilelirimiz çalışmayı yapıyorlar.