Sürgündeki gazeteci Erkam Tufan kendisine yönelik ‘objektif gazetecilik yapmıyorsun’ eleştirilerine cevap verdi. Tufan; ‘Tek bir iddiam var, o da dürüst gazetecilik yapmak’ dedi ve ekledi: ‘ Mazlumun yanında olmak, zalimin karşısında olmak’
Erkam Tufan, manifesto niteliğindeki programda şu başlıkları vurguladı.
‘Dersim 1938’de gazeteci olsaydım, ‘Aleviler de zaten..’ ile başlayan cümleler kurmaz, ‘Aleviler de şunları yapmıştı ama..’ demezdim.’ Yanlışlarını zalim devletin önüne sunacak dosyalar hazırlamazdım. ‘Hadi diz çök özeleştiride bulun’ demezdim. Bütün gücümle devletin Dersim’de yaptığı katliamı anlatır, mazlumların sesi olurdum.’
‘Nazi Almanyası döneminde gazeteci olsaydım da farklı olmazdı. ‘Ama önce Yahudiler bir özeleştiri yapmalı’ demezdim. Dosyalar hazırlayıp, ‘Bakın Yahudiler neler yapmışlar meğer’ demezdim. Zalimin değirmemine su taşımazdım. Mazlumu daha fazla dilgir etmezdim. Bütün vaktimi mazlumun sesi olmaya harcardım. Bugün de yaptığım, ya da yapmaya çalıştığım da bu zaten.’
‘Neden Gülen Cemaatinin yanlışlarını da yazmıyorsun’ diyenlere ayrıca şunu da söyleyeyim. Bunları duymak, okumak sizin için bir ihtiyaç ise bunları yazan, çizen, binbir iftiralar ile birlikte yayınlayan o kadar çok tv, gazete, site ve gazeteci var ki! Binlercesi var, seç beğen al. Bunlar da sizi kesmiyorsa ben ne yapayım.