Aktifhaber
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
Aktifhaber
No Result
View All Result

Türkiye için kriz karşılaştırmaları: ‘Hikâyenin sonunda IMF gözüküyor’

by aktifhabercom
September 19, 2018
Türkiye için kriz karşılaştırmaları: ‘Hikâyenin sonunda IMF gözüküyor’
5k
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

Türkiye ekonomisi son bir yıldır ciddi anlamda alarm veriyor. Seçim öncesi süreçten başlamak üzere bugüne kadar ise artık önlemez bir krize doğru yol alıyor.

Dünyanın önde gelen ekonomistleri, Türkiye’de yönetim şeklinin ‘tek adam’ rejimi eğilimi göstermesi ve ekonomi kurumlarının bağımsızlığına balta vurulmasını işaret ederek felaket senaryoları çiziyor. Nobel ödüllü iktisatçı Paul Krugman, Türkiye ekonomisindeki gelişmelerin Asya tipi finansal kriz riski taşıdığını söyleyenlerden.

BBC Türkçe’den Özge Özdemir’in derlemesine göre, Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nden Prof. Dr. Burak Saltoğlu ise benzerliklerin de farklılıkların da olduğu görüşünde.


Saltoğlu’na göre, iki senaryoda da özel sektörün borçluluğunun yüksek olduğu görülüyor.

Ancak Saltoğlu, Asya’da krizin görüldüğü dönemde kambiyo rejiminin sabit olduğunu, Türkiye’de ise serbest kur rejiminin olduğunu aktarıyor.

1980’ler ve 1990’larda Latin Amerika ve Asya’da yaşanan örneklere baktığımızda, krizin patlak vermesinin ardından çoğu ülkenin IMF’nin kapısını çaldığını görüyoruz.

Ancak ekonomistlere göre Türkiye’nin kur krizini, bir ekonomik ya da finansal krize dönüşmeden atlatması mümkün.

Geçmişteki örneklerin aksine doğru mali politikalar ve doğru para politikası ile Türkiye’nin yumuşak bir iniş gerçekleştirmesi, sert bir krize girmeden bu süreci atlatması sağlanabilir.

Saltoğlu, şu an için çok olumsuz bir tablodan uzak olduğumuzu, ancak geç tepki verilmesinin bir krizin ortaya çıkmasına yol açabileceğini söylüyor:

“Bir aşamada sorunlu döviz kredileri için bankacılıkta bir yeniden yapılandırmaya gitmek durumundayız. Bu süreçte Türkiye’nin 1-2 çeyrek daralması muhtemeldir. Doğru maliye, bankacılık, hazine, para politikası eşgüdümüyle kriz çok iyi yönetilirse, bu daralmalar daha sınırlı tutulabilir. Ama geç ve eksik tepkiler krizin derinleşmesine neden olur. Son dönem borsa, faiz ve kurdaki şok seviyeleri Güney Doğu Asya ülkelerindeki finansal şok seviyelerine yakın. Bu krizlerde bu ülkeler yüzde 6 ile yüzde 10 arası daraldılar. Finanstan reel kesime yansıyacak bu daralmaları iyi yönetebilirsek daha düşük bir daralma seviyesiyle atlatabiliriz. Süreci nasıl yöneteceğimiz kadar küresel şartlar ve jeopolitik risklerin nasıl şekilleneceği de bir etmen.”

Özellikle kurda yaşanan sert dalgalanmalar özel sektör için büyük bir risk teşkil ediyor. İflas bayrağı çekenlerden konkordato ilanına giden yüzlerce şirket var. 

Türkiye’deki kur krizinin diğer gelişmekte olan ülkelere sıçrayarak bulaşıcılık etkisi yarattığı ifade ediliyor.

Türkiye’nin durumu, 90’ların Latin Amerika ve Asya borç krizlerine benzetilirken bu bölgelerde neler yaşandığına göz atmakta fayda var.

1990’larda önce Meksika’nın sonra da Tayland’ın tetiklediği krizlerden önce, Latin Amerika ülkelerinin 1980’lerde yaşadığı borç krizi önemli.

1970’li yıllarda Meksika, Arjantin ve Brezilya başta olmak üzere Latin Amerika ülkeleri, sanayileşme ve altyapı yatırımları için ABD’li ticari bankalar ve diğer uluslararası kreditörlerden yüksek oranda borçlandı.

1970’in sonunda 29 milyar dolar olan bu borç, 1978 yılında 159 milyar dolara, 1982’de 327 milyar dolara çıktı.

1983 yılında bu ülkelerin dış borcu neredeyse gayri safi yurt içi hasılalarının (GSYH) yüzde 50’sine denk geliyordu.

Ancak 1980’lere gelindiğinde yükselen petrol fiyatlarına paralel olarak dünya ekonomisinin resesyona girmesi tablonun grileşmesine yol açtı.

ABD ve Avrupa’da faizlerin yükselmesi yatırımların da bu ülkelere kaçmasına neden oldu.

Latin Amerika ülkelerinin ekonomilerinin daralması ve para birimlerinde değer kayıplarının yaşanması borçlarını ödemekte zorlanmaları sonucunu beraberinde getirdi.

Bunun sonucu olarak Meksika’nın 1982’de uluslararası topluma borçlarını ödeyemeyeceğini açıklamasıyla ekonomik kriz ayyuka çıktı.

Sonuç olarak 16 Latin Amerika ülkesi ve 11 gelişmekte olan ülke borçlarını yeniden yapılandırmaya gitti.

Ticari bankalar borçları yeniden yapılandırırken, Uluslararası Para Fonu (IMF) da bu ülkelere kredi sağladı.

1994 yılına gelindiğinde zaman ise Meksika’nın para birimi pesodaki değer kaybı nedeniyle krize girdiği görülüyor.

Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir

Türkiye, yüzde 40.50 ile dünyada ilk sıralarda geliyor: İktidar faiz ve enflasyonda ‘şampiyon’

Türkiye, yüzde 40.50 ile dünyada ilk sıralarda geliyor: İktidar faiz ve enflasyonda ‘şampiyon’

September 14, 2025
5k
Türkiye Bankalar Birliği verileri: Vatandaşın kredi ve kredi kartı borcu 5 trilyona dayandı

Türkiye Bankalar Birliği verileri: Vatandaşın kredi ve kredi kartı borcu 5 trilyona dayandı

September 14, 2025
5k

Dünya literatürüne “Tekila Krizi” olarak geçen kur krizi, Meksika’nın sınırlarını aşıp diğer gelişmekte olan ülkelere sıçramıştı.

O dönemde Meksika, hem siyasi açıdan büyük sorunlarla mücadele ediyordu hem de seçimlerin kıyısında olduğu için yabancı yatırımcıyı çekmek amacıyla peso cinsinden ihraç ettiği hazine tahviline dolar cinsinden ödeme garantisi veriyordu.

Meksika’nın mali politika ve para politikasıyla ilgili attığı bir dizi adım, pesonun değerlenmesine, bu da sermayenin ülke dışına çıkmaya başlamasına yol açtı.

Döviz rezervleri kuruyan ve resesyonun kıyısında olan Meksika’da merkez bankası, 20 Aralık 1994’de pesoyu yüzde 13-15 devalüe etmeye karar verdi. Sermaye kaçışını engellemek için de faizleri yükseltti.

1997 yılında Latin Amerika bonolarının euro cinsinden ihraç edilmeye başlandığı gün Madridli bir trader
İki gün sonra peso serbest bırakılsa bile yatırımcıda oluşan panik ile para birimi hızlı bir şekilde değer kaybetmeye devam etti.

Bu durum diğer Latin Amerika ülkeleri ile gelişmekte olan ülkelerin para birimlerinde de değer kaybına yol açtı.

Hükümetin ve şirketlerin dolar cinsinden borcu olması ülkenin borçlarını ödeyemeyerek temerrüde düşmesine sebep oldu.

Meksika ekonomisinin kurtuluşu, ABD’de Bill Clinton yönetiminin 1995’te çıkardığı kanun aracılığıyla mali yardımın sağlanması ve IMF’nin devreye girmesiyle oldu.

1997’de Asya’da görülen borç krizine bakıldığında da yine öncesinde yabancı sermayenin aktığı bir bölge olduğu görülüyor.

1980 ve 1990’larda Asya ekonomileri, sermaye akışı sayesinde hızla sanayileşmiş, büyümüş ve ihracat patlaması yaşamıştı.

Bu dönem Asya ekonomileri, diğer gelişmekte olan ülkeler için büyüme ve sanayileşme anlamında örnek olarak gösteriliyordu.

Düşük faiz sayesinde yüksek oranda yabancı yatırımcı çeken Asya’da bireylerin ve şirketlerin kısa dönemli döviz borçlarında artış görüldü.

Ancak 1990’ların ortalarında gelindiğinde Asya ekonomilerinin kapasitesini aştığı, bu yüzden fazla ısındığı gözlemlendi. İhracat oranları gittikçe düşmeye başladı.

Krizin 1997’de patlamasına yol açan ise Tayland Bahtı’nda görülen devalüasyon oldu.

Tayland hükümetinin emlak piyasasında beliren krizin üstesinden gelmek için bahtın ABD Doları’na olan çıpasını kaldırma kararı almasıyla para biriminde sert bir devalüasyon yaşandı.

Tayland bu karardan önce döviz cinsinden borcu yüzünden iflas ettiğini açıklamıştı.

Bunun üzerine Doğu Asya para birimlerinin çoğunda da yüzde 38’e varan değer kayıpları görüldü.

Küresel çapta hisse senetleri değer kaybetti, satış dalgası diğer gelişmekte olan ülkelere de sıçradı. Bölgede görülen kriz yıl sonunda Brezilya ve Rusya’ya kadar ulaştı.

1996 yılında Doğu Asya’ya giren sermaye 93 milyar dolar; 1997’de bölgeden çıkan para ise 105 milyar dolar oldu.

Endonezya, Güney Kore ve Tayland bu krizden en çok etkilenen ülkeler oldu. Sonunda bu ülkeler de IMF’ye gitmek zorunda kaldı.

 

ShareTweet
Previous Post

Amazon Türkiye resmi olarak faaliyete başladı

Next Post

‘Durun daha şirketler batacak, insanlar işsiz kalacak, herkes susup içine atacak’

İLGİLİHABERLER

Türkiye, yüzde 40.50 ile dünyada ilk sıralarda geliyor: İktidar faiz ve enflasyonda ‘şampiyon’
EKONOMİ

Türkiye, yüzde 40.50 ile dünyada ilk sıralarda geliyor: İktidar faiz ve enflasyonda ‘şampiyon’

September 14, 2025
5k
Türkiye Bankalar Birliği verileri: Vatandaşın kredi ve kredi kartı borcu 5 trilyona dayandı
EKONOMİ

Türkiye Bankalar Birliği verileri: Vatandaşın kredi ve kredi kartı borcu 5 trilyona dayandı

September 14, 2025
5k
BİSAM raporu: Açlık sınırı asgari ücreti, yoksulluk sınırı ise 90 bin TL’yi geçti
EKONOMİ

BİSAM raporu: Açlık sınırı asgari ücreti, yoksulluk sınırı ise 90 bin TL’yi geçti

September 14, 2025
5k
2026 bütçesinde faiz yükü ağır: Memura 5 trilyon, faize 3 trilyon
EKONOMİ

2026 bütçesinde faiz yükü ağır: Memura 5 trilyon, faize 3 trilyon

September 12, 2025
5.1k
Tekfen’den açıklama: Can Holding hisselerine el konuldu
EKONOMİ

Tekfen’den açıklama: Can Holding hisselerine el konuldu

September 12, 2025
5.1k
Merkez Bankası’nın dövizi tutmak için yaptığı müdahale 11 köprü parasına denk
EKONOMİ

Merkez Bankası’nın dövizi tutmak için yaptığı müdahale 11 köprü parasına denk

September 12, 2025
5k
Daha Fazla Haber
Hayatını kaybeden hastaya yanlış kan verildiği iddia edildi

Hayatını kaybeden hastaya yanlış kan verildiği iddia edildi

September 15, 2025
5k
Ankara Tabip Odası: Sağlıkta 122 bin şiddet bildirimi yapıldı

Ankara Tabip Odası: Sağlıkta 122 bin şiddet bildirimi yapıldı

September 15, 2025
5k
İntihara teşebbüs ettiği iddia edilen Ufuk Özkan’dan açıklama

İntihara teşebbüs ettiği iddia edilen Ufuk Özkan’dan açıklama

September 15, 2025
5.1k
HKP lideri Nurullah Efe Ankut’a ev hapsi

HKP lideri Nurullah Efe Ankut’a ev hapsi

September 15, 2025
5k
Devlet başkanını büyüyle öldürmeye teşebbüsten hapis

Devlet başkanını büyüyle öldürmeye teşebbüsten hapis

September 15, 2025
5k
12 yıldır sefer yapılamayan Tarihi Haydarpaşa Garı’nı inceledi

12 yıldır sefer yapılamayan Tarihi Haydarpaşa Garı’nı inceledi

September 15, 2025
5k
Havalimanında korkutan görüntü: Jhon Duran büyük endişe yarattı

Havalimanında korkutan görüntü: Jhon Duran büyük endişe yarattı

September 15, 2025
5.1k
22. saniyede kırmızı kart gördü

22. saniyede kırmızı kart gördü

September 15, 2025
5.1k
Banka kartını arkadaşına verdi, başına gelmeyen kalmadı: 100 yıl hapsi isteniyor

Banka kartını arkadaşına verdi, başına gelmeyen kalmadı: 100 yıl hapsi isteniyor

September 15, 2025
5.1k
Ünlü şef bir günde üç banka soydu

Ünlü şef bir günde üç banka soydu

September 15, 2025
5.1k
Akbelen’e sabah baskını; giriş çıkışlar kapatıldı, zeytin kıyımına başlandı

Akbelen’e sabah baskını; giriş çıkışlar kapatıldı, zeytin kıyımına başlandı

September 15, 2025
5k
Galatasaray’ın istenmeyen oyuncusuydu: İlk maçında topukla gol attı

Galatasaray’ın istenmeyen oyuncusuydu: İlk maçında topukla gol attı

September 15, 2025
5.1k
Bülent Ersoy’un sözleri gündem oldu: “Saraydan duymasınlar, ben kendimi kurtarırım”

Bülent Ersoy’un sözleri gündem oldu: “Saraydan duymasınlar, ben kendimi kurtarırım”

September 15, 2025
5.1k
Almanya’da yerel seçim: AfD oylarını üçe katladı

Almanya’da yerel seçim: AfD oylarını üçe katladı

September 15, 2025
5.1k
8 yıl sonra gelen pardon

8 yıl sonra gelen pardon

September 15, 2025
5.1k
Aktifhaber

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.

MENU

  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER

BİZİ TAKİP EDİN

No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.