Anneler Günü kutlamaları başlarken Evrensel Gazetesi çocukları cezaevinde olan annelerle ilgili bir haber hazırladı.
Her yıl mayıs ayının ikinci pazar günü “Anneler Günü” olarak kutlanıyor. Bu yıl çocukları cezaevinde açlık grevi ve ölüm orucunda olan binlerce anne, Anneler Günü’nü buruk karşılayacak.
‘BİZ ÇOCUKLARIMIZA HASRETİZ’
Mezopotamya Ajansından Ömer Akın ve Ruken Demir’in haberine göre Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde 3 yıldır tutuklu olan Şivekar Ataş’ın (23) annesi Rabia Ataş (55) kızının 1 Mart tarihinden beri açlık grevinde olduğunu söyledi.
Kızının “terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla 15 yıl ceza aldığını söyleyen anne Ataş, “Bütün Kürt annelerinin çocukları ya şehittir ya zindanda ya da kayıptır. Anneler Günü keyfi yerinde, gamsız, bu dertlerden haberdar olmayan için vardır. Biz de çocuklarımıza hasretiz. Biz de Anneler Günü’nü kutlamak isterdik ama acı ve dert ile sokaklara çıkıp barış istiyoruz” diye konuştu.
‘O GÜLLE KIZIMIN ELİNİ DE PARÇALADILAR SANKİ’
Bir 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü anısını anlatan anne Ataş, “Kızım Şırnak’ta yargılanıyordu. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ydü. Baro avukatları geldi bize gül verdiler. Kızım savunmasını yaptıktan sonra ceza aldı. Ceza alan kızım slogan attı. Kızım slogan atınca askerler ellerini burkarak onu sürüklediler. O an ben de kızıma gül uzattım. Polisler elimdeki gülü avuçlarımda parçaladı. O an ben de zılgıt çektim. Beni de sürükleyerek dışarıya çıkardılar. Bunlar ne Anneler Günü’nü ne Kadınlar Günü’nü ne de gülü bilmiyorlar. O uzattığım gülü parçaladıkları zaman sanki kızımı ellerinde parçalayıp götürdüler” dedi.
‘ÇOCUKLARIMIZ YANIMIZDA OLMAYINCA…’
Yıldız Doğanay (40) da Uğur ve Umut adındaki çocukları ve bir kardeşinin cezaevinde açlık grevinde olduğunu belirterek “Anneler Günü geliyor ve çocuklarım cezaevinde açlık grevinde. Çocuklarımız yanımızda olmayınca Anneler Günü’nün nasıl gelip geçtiğini anlamıyoruz” dedi.
Uğur ve Umut’un Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde 5 yıldır birlikte tutuklu olduğunu söyleyen anne Yıldız, kardeşinin de Elazığ 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde açlık grevi eyleminde olduğunu söyledi.
‘GÜZEL ANILARIMIZI ARTIK HATIRLAMIYORUM’
Çocuklarıyla geçmişte kutladıkları Anneler Günü’nü anlatan anne Doğanay, “Hatırlamıyorum artık güzel anılarımızı. 70 gündür sokaklardayız. Eskiden Anneler Günü geldiğinde çocuklarım yanımdaydı, kutluyorlardı ama şimdi gözlerim cezaevi yollarında. Durumları nasıldır diye düşünüyorum. Bu Anneler Günü’nde tecridin kırılmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘TEK İSTEĞİ TECRİTİN KALKMASI’
Bahriye Tekin (45) de Tarsus 1 No’lu T Tipi Cezaevi’nde kalan çocuğu Agit’in (23) “terör örgütü üyeliği” iddiasıyla 12 yıl hapis cezası aldığını ve 4 yıldır tutuklu olduğunu söyledi. Çocuğunun 1 Mart’tan beri açlık grevinde olduğunu anlatan anne Doğanay, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu Anneler Günü’nde isterdim ki çocuklarımız yanımızda olsun. Her zaman bana çiçek getirir, ‘Cennet ayaklarının altındadır’ derdi. Şimdi tek isteğim var, bu tecrit kalksın” dedi.
Anneler Günü kutlamaları başlarken Evrensel Gazetesi çocukları cezaevinde olan annelerle ilgili bir haber hazırladı.
Her yıl mayıs ayının ikinci pazar günü “Anneler Günü” olarak kutlanıyor. Bu yıl çocukları cezaevinde açlık grevi ve ölüm orucunda olan binlerce anne, Anneler Günü’nü buruk karşılayacak.
‘BİZ ÇOCUKLARIMIZA HASRETİZ’
Mezopotamya Ajansından Ömer Akın ve Ruken Demir’in haberine göre Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde 3 yıldır tutuklu olan Şivekar Ataş’ın (23) annesi Rabia Ataş (55) kızının 1 Mart tarihinden beri açlık grevinde olduğunu söyledi.
Kızının “terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla 15 yıl ceza aldığını söyleyen anne Ataş, “Bütün Kürt annelerinin çocukları ya şehittir ya zindanda ya da kayıptır. Anneler Günü keyfi yerinde, gamsız, bu dertlerden haberdar olmayan için vardır. Biz de çocuklarımıza hasretiz. Biz de Anneler Günü’nü kutlamak isterdik ama acı ve dert ile sokaklara çıkıp barış istiyoruz” diye konuştu.
‘O GÜLLE KIZIMIN ELİNİ DE PARÇALADILAR SANKİ’
Bir 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü anısını anlatan anne Ataş, “Kızım Şırnak’ta yargılanıyordu. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ydü. Baro avukatları geldi bize gül verdiler. Kızım savunmasını yaptıktan sonra ceza aldı. Ceza alan kızım slogan attı. Kızım slogan atınca askerler ellerini burkarak onu sürüklediler. O an ben de kızıma gül uzattım. Polisler elimdeki gülü avuçlarımda parçaladı. O an ben de zılgıt çektim. Beni de sürükleyerek dışarıya çıkardılar. Bunlar ne Anneler Günü’nü ne Kadınlar Günü’nü ne de gülü bilmiyorlar. O uzattığım gülü parçaladıkları zaman sanki kızımı ellerinde parçalayıp götürdüler” dedi.
‘ÇOCUKLARIMIZ YANIMIZDA OLMAYINCA…’
Yıldız Doğanay (40) da Uğur ve Umut adındaki çocukları ve bir kardeşinin cezaevinde açlık grevinde olduğunu belirterek “Anneler Günü geliyor ve çocuklarım cezaevinde açlık grevinde. Çocuklarımız yanımızda olmayınca Anneler Günü’nün nasıl gelip geçtiğini anlamıyoruz” dedi.
Uğur ve Umut’un Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde 5 yıldır birlikte tutuklu olduğunu söyleyen anne Yıldız, kardeşinin de Elazığ 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde açlık grevi eyleminde olduğunu söyledi.
‘GÜZEL ANILARIMIZI ARTIK HATIRLAMIYORUM’
Çocuklarıyla geçmişte kutladıkları Anneler Günü’nü anlatan anne Doğanay, “Hatırlamıyorum artık güzel anılarımızı. 70 gündür sokaklardayız. Eskiden Anneler Günü geldiğinde çocuklarım yanımdaydı, kutluyorlardı ama şimdi gözlerim cezaevi yollarında. Durumları nasıldır diye düşünüyorum. Bu Anneler Günü’nde tecridin kırılmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘TEK İSTEĞİ TECRİTİN KALKMASI’
Bahriye Tekin (45) de Tarsus 1 No’lu T Tipi Cezaevi’nde kalan çocuğu Agit’in (23) “terör örgütü üyeliği” iddiasıyla 12 yıl hapis cezası aldığını ve 4 yıldır tutuklu olduğunu söyledi. Çocuğunun 1 Mart’tan beri açlık grevinde olduğunu anlatan anne Doğanay, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu Anneler Günü’nde isterdim ki çocuklarımız yanımızda olsun. Her zaman bana çiçek getirir, ‘Cennet ayaklarının altındadır’ derdi. Şimdi tek isteğim var, bu tecrit kalksın” dedi.
Anneler Günü kutlamaları başlarken Evrensel Gazetesi çocukları cezaevinde olan annelerle ilgili bir haber hazırladı.
Her yıl mayıs ayının ikinci pazar günü “Anneler Günü” olarak kutlanıyor. Bu yıl çocukları cezaevinde açlık grevi ve ölüm orucunda olan binlerce anne, Anneler Günü’nü buruk karşılayacak.
‘BİZ ÇOCUKLARIMIZA HASRETİZ’
Mezopotamya Ajansından Ömer Akın ve Ruken Demir’in haberine göre Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde 3 yıldır tutuklu olan Şivekar Ataş’ın (23) annesi Rabia Ataş (55) kızının 1 Mart tarihinden beri açlık grevinde olduğunu söyledi.
Kızının “terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla 15 yıl ceza aldığını söyleyen anne Ataş, “Bütün Kürt annelerinin çocukları ya şehittir ya zindanda ya da kayıptır. Anneler Günü keyfi yerinde, gamsız, bu dertlerden haberdar olmayan için vardır. Biz de çocuklarımıza hasretiz. Biz de Anneler Günü’nü kutlamak isterdik ama acı ve dert ile sokaklara çıkıp barış istiyoruz” diye konuştu.
‘O GÜLLE KIZIMIN ELİNİ DE PARÇALADILAR SANKİ’
Bir 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü anısını anlatan anne Ataş, “Kızım Şırnak’ta yargılanıyordu. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ydü. Baro avukatları geldi bize gül verdiler. Kızım savunmasını yaptıktan sonra ceza aldı. Ceza alan kızım slogan attı. Kızım slogan atınca askerler ellerini burkarak onu sürüklediler. O an ben de kızıma gül uzattım. Polisler elimdeki gülü avuçlarımda parçaladı. O an ben de zılgıt çektim. Beni de sürükleyerek dışarıya çıkardılar. Bunlar ne Anneler Günü’nü ne Kadınlar Günü’nü ne de gülü bilmiyorlar. O uzattığım gülü parçaladıkları zaman sanki kızımı ellerinde parçalayıp götürdüler” dedi.
‘ÇOCUKLARIMIZ YANIMIZDA OLMAYINCA…’
Yıldız Doğanay (40) da Uğur ve Umut adındaki çocukları ve bir kardeşinin cezaevinde açlık grevinde olduğunu belirterek “Anneler Günü geliyor ve çocuklarım cezaevinde açlık grevinde. Çocuklarımız yanımızda olmayınca Anneler Günü’nün nasıl gelip geçtiğini anlamıyoruz” dedi.
Uğur ve Umut’un Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde 5 yıldır birlikte tutuklu olduğunu söyleyen anne Yıldız, kardeşinin de Elazığ 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde açlık grevi eyleminde olduğunu söyledi.
‘GÜZEL ANILARIMIZI ARTIK HATIRLAMIYORUM’
Çocuklarıyla geçmişte kutladıkları Anneler Günü’nü anlatan anne Doğanay, “Hatırlamıyorum artık güzel anılarımızı. 70 gündür sokaklardayız. Eskiden Anneler Günü geldiğinde çocuklarım yanımdaydı, kutluyorlardı ama şimdi gözlerim cezaevi yollarında. Durumları nasıldır diye düşünüyorum. Bu Anneler Günü’nde tecridin kırılmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘TEK İSTEĞİ TECRİTİN KALKMASI’
Bahriye Tekin (45) de Tarsus 1 No’lu T Tipi Cezaevi’nde kalan çocuğu Agit’in (23) “terör örgütü üyeliği” iddiasıyla 12 yıl hapis cezası aldığını ve 4 yıldır tutuklu olduğunu söyledi. Çocuğunun 1 Mart’tan beri açlık grevinde olduğunu anlatan anne Doğanay, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu Anneler Günü’nde isterdim ki çocuklarımız yanımızda olsun. Her zaman bana çiçek getirir, ‘Cennet ayaklarının altındadır’ derdi. Şimdi tek isteğim var, bu tecrit kalksın” dedi.
Anneler Günü kutlamaları başlarken Evrensel Gazetesi çocukları cezaevinde olan annelerle ilgili bir haber hazırladı.
Her yıl mayıs ayının ikinci pazar günü “Anneler Günü” olarak kutlanıyor. Bu yıl çocukları cezaevinde açlık grevi ve ölüm orucunda olan binlerce anne, Anneler Günü’nü buruk karşılayacak.
‘BİZ ÇOCUKLARIMIZA HASRETİZ’
Mezopotamya Ajansından Ömer Akın ve Ruken Demir’in haberine göre Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde 3 yıldır tutuklu olan Şivekar Ataş’ın (23) annesi Rabia Ataş (55) kızının 1 Mart tarihinden beri açlık grevinde olduğunu söyledi.
Kızının “terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla 15 yıl ceza aldığını söyleyen anne Ataş, “Bütün Kürt annelerinin çocukları ya şehittir ya zindanda ya da kayıptır. Anneler Günü keyfi yerinde, gamsız, bu dertlerden haberdar olmayan için vardır. Biz de çocuklarımıza hasretiz. Biz de Anneler Günü’nü kutlamak isterdik ama acı ve dert ile sokaklara çıkıp barış istiyoruz” diye konuştu.
‘O GÜLLE KIZIMIN ELİNİ DE PARÇALADILAR SANKİ’
Bir 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü anısını anlatan anne Ataş, “Kızım Şırnak’ta yargılanıyordu. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ydü. Baro avukatları geldi bize gül verdiler. Kızım savunmasını yaptıktan sonra ceza aldı. Ceza alan kızım slogan attı. Kızım slogan atınca askerler ellerini burkarak onu sürüklediler. O an ben de kızıma gül uzattım. Polisler elimdeki gülü avuçlarımda parçaladı. O an ben de zılgıt çektim. Beni de sürükleyerek dışarıya çıkardılar. Bunlar ne Anneler Günü’nü ne Kadınlar Günü’nü ne de gülü bilmiyorlar. O uzattığım gülü parçaladıkları zaman sanki kızımı ellerinde parçalayıp götürdüler” dedi.
‘ÇOCUKLARIMIZ YANIMIZDA OLMAYINCA…’
Yıldız Doğanay (40) da Uğur ve Umut adındaki çocukları ve bir kardeşinin cezaevinde açlık grevinde olduğunu belirterek “Anneler Günü geliyor ve çocuklarım cezaevinde açlık grevinde. Çocuklarımız yanımızda olmayınca Anneler Günü’nün nasıl gelip geçtiğini anlamıyoruz” dedi.
Uğur ve Umut’un Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde 5 yıldır birlikte tutuklu olduğunu söyleyen anne Yıldız, kardeşinin de Elazığ 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde açlık grevi eyleminde olduğunu söyledi.
‘GÜZEL ANILARIMIZI ARTIK HATIRLAMIYORUM’
Çocuklarıyla geçmişte kutladıkları Anneler Günü’nü anlatan anne Doğanay, “Hatırlamıyorum artık güzel anılarımızı. 70 gündür sokaklardayız. Eskiden Anneler Günü geldiğinde çocuklarım yanımdaydı, kutluyorlardı ama şimdi gözlerim cezaevi yollarında. Durumları nasıldır diye düşünüyorum. Bu Anneler Günü’nde tecridin kırılmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘TEK İSTEĞİ TECRİTİN KALKMASI’
Bahriye Tekin (45) de Tarsus 1 No’lu T Tipi Cezaevi’nde kalan çocuğu Agit’in (23) “terör örgütü üyeliği” iddiasıyla 12 yıl hapis cezası aldığını ve 4 yıldır tutuklu olduğunu söyledi. Çocuğunun 1 Mart’tan beri açlık grevinde olduğunu anlatan anne Doğanay, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu Anneler Günü’nde isterdim ki çocuklarımız yanımızda olsun. Her zaman bana çiçek getirir, ‘Cennet ayaklarının altındadır’ derdi. Şimdi tek isteğim var, bu tecrit kalksın” dedi.