Meclis’te görüşmeleri süren torba yasadaki bir madde kabul edilmezse, trafik sigortasında, tüketicinin cebini yakacak yeni bir fiyat kaosu ile karşı karşıya kalacağız.
DÖVİZE BAĞIMLI HALE GELİRİZ
Anlatayım ama önce sürücüler arasında yaygın olan yanlış algıyı düzelteyim. Eşdeğer parça ya da logosuz parça dandik parça demek değildir. Yedek parçayı üreten şirket ambalaja, markasını, amblemini koyuyorsa; o, orijinal parça. Aynı şirket, aynı parçayı bir başka ülkede –ki, çoğunluk parça Türkiye’de de üretiliyor- patentle üretip, marka ve logosunu basmıyorsa; o, eşdeğer parça. Orijinalin fiyatı 100 lira, eşdeğerin 60 lira. Niye böyle? Üretici şirketlerin pazarlama stratejisi. Buraya takılmayın. Önemli olan kalite farkı var mı? Yok. Standartlara uygun ve belgeli mi? Uygun ve belgeli. Yani, ‘eşdeğer parça dandiktir, taktırmayın, aracınız bozulur’ söylemi, şehir efsanesi. Ayrıca şu soruyu da kendinize sorun: Aracınızı servise bıraktığınızda takılan, orijinal parça mı, eşdeğer parça mı biliyor musunuz?
Kaldı ki, sigortacılar, 0-3 yaş arası araçlarda eşdeğer parça kullanmıyor. İkincisi, tüm parçalarda da eşdeğer kullanmıyor. Tampon, far, çamurluk, kapı gibi parçalarda kullanıyorlar, çünkü bunlar en çok hasar onarımına konu olan yedek parçalar. Bir husus daha var. Orijinal parçaların yüzde 80’i yurtdışından ithal ediliyor. Hani şu sıralar, ‘dövizini bozdur TL’ye dön’ seferberliği var ya, onun için söylüyorum. Hem yedek parçaya dövizden dolayı bavul yüküyle para ödüyoruz hem de kurdaki artışlar nedeniyle maliyetler artıyor. Oysa aynı parçanın eşdeğeri Türkiye’de üretiliyor; hem kaliteli hem de ucuz.
MECLİS’TE GÖRÜŞÜLECEK
İşte Danıştay’ın iptal kararı, sigortacıların maliyetlerini yüzde 17 artıracak ki, bu da yaklaşık 1 milyar liralık ek maliyet anlamına geliyor. Peki, bu ne demek? Maliyet prime yansıyacak, trafik sigortasının fiyatı yüzde 17 artacak. Bunun için de Meclis’te görüşülen torba yasanın içine, ‘Hasar onarımında hangi parçanın kullanılacağını Hazine belirler’ maddesi eklendi. Eklendi ki, trafik fiyatı artmasın.
Konu halen önemsiz diyen varsa, hatırlatayım; üç sene önce de yargıda tazminat ödemeleri ile ilgili tüketicilerin lehine diye bazı kararlar alındı, fiyatlar ikiye-üçe katlandı ve trafik sigortası Türkiye’nin en önemli meselelerinden biri haline geldi, halen de tüketici fiyatlar yüksek diye bas bas bağırıyor. O yüzden aman diyorum, yeni bir kaos çıkmasın.
Meclis’te görüşmeleri süren torba yasadaki bir madde kabul edilmezse, trafik sigortasında, tüketicinin cebini yakacak yeni bir fiyat kaosu ile karşı karşıya kalacağız.
DÖVİZE BAĞIMLI HALE GELİRİZ
Anlatayım ama önce sürücüler arasında yaygın olan yanlış algıyı düzelteyim. Eşdeğer parça ya da logosuz parça dandik parça demek değildir. Yedek parçayı üreten şirket ambalaja, markasını, amblemini koyuyorsa; o, orijinal parça. Aynı şirket, aynı parçayı bir başka ülkede –ki, çoğunluk parça Türkiye’de de üretiliyor- patentle üretip, marka ve logosunu basmıyorsa; o, eşdeğer parça. Orijinalin fiyatı 100 lira, eşdeğerin 60 lira. Niye böyle? Üretici şirketlerin pazarlama stratejisi. Buraya takılmayın. Önemli olan kalite farkı var mı? Yok. Standartlara uygun ve belgeli mi? Uygun ve belgeli. Yani, ‘eşdeğer parça dandiktir, taktırmayın, aracınız bozulur’ söylemi, şehir efsanesi. Ayrıca şu soruyu da kendinize sorun: Aracınızı servise bıraktığınızda takılan, orijinal parça mı, eşdeğer parça mı biliyor musunuz?
Kaldı ki, sigortacılar, 0-3 yaş arası araçlarda eşdeğer parça kullanmıyor. İkincisi, tüm parçalarda da eşdeğer kullanmıyor. Tampon, far, çamurluk, kapı gibi parçalarda kullanıyorlar, çünkü bunlar en çok hasar onarımına konu olan yedek parçalar. Bir husus daha var. Orijinal parçaların yüzde 80’i yurtdışından ithal ediliyor. Hani şu sıralar, ‘dövizini bozdur TL’ye dön’ seferberliği var ya, onun için söylüyorum. Hem yedek parçaya dövizden dolayı bavul yüküyle para ödüyoruz hem de kurdaki artışlar nedeniyle maliyetler artıyor. Oysa aynı parçanın eşdeğeri Türkiye’de üretiliyor; hem kaliteli hem de ucuz.
MECLİS’TE GÖRÜŞÜLECEK
İşte Danıştay’ın iptal kararı, sigortacıların maliyetlerini yüzde 17 artıracak ki, bu da yaklaşık 1 milyar liralık ek maliyet anlamına geliyor. Peki, bu ne demek? Maliyet prime yansıyacak, trafik sigortasının fiyatı yüzde 17 artacak. Bunun için de Meclis’te görüşülen torba yasanın içine, ‘Hasar onarımında hangi parçanın kullanılacağını Hazine belirler’ maddesi eklendi. Eklendi ki, trafik fiyatı artmasın.
Konu halen önemsiz diyen varsa, hatırlatayım; üç sene önce de yargıda tazminat ödemeleri ile ilgili tüketicilerin lehine diye bazı kararlar alındı, fiyatlar ikiye-üçe katlandı ve trafik sigortası Türkiye’nin en önemli meselelerinden biri haline geldi, halen de tüketici fiyatlar yüksek diye bas bas bağırıyor. O yüzden aman diyorum, yeni bir kaos çıkmasın.