Müjdat Gezen’in avukatı Celal Ülgen, Müjdat Gezen Sanat Merkezi’ne yapılan saldırıdan sonra kundakçıyı tutuklama kararına ilişkin olarak konuştu.
RS FM’den Zafer Arapkirli’ye konuşan Ülgen’in açıklamaları şöyle:
“Bir binaya bir bidon benzini döküp orayı aleve verdiğiniz zaman o binanın tamamen kül olması o bina içerisinde yaşayan canlıların, kedi, köpek ne varsa onların hepsinin ölmesi yanması demektir. Ayrıca o yangının büyüyerek çevreye büyük zararlar vermesi, başka yerlere sıçraması demektir. Bütün bunları düşündüğünüz zaman ki olayda bir gece bekçisi var ve çok erken dışarı çıkıyor ve birazcık geç kalsa kesinlikle engel olamayacak yangına. Üstelik gece bekçisinin görüntülerinde çok rahat farkedilen bir durum var. Ayakkabısı ve paçaları tutuşmuş olarak dışarı çıkıyor.
“Ayrıca yakan kişi sosyal medyadan bu işi kendisinin yaptığını söylemiyor, ama ‘Oh olsun’ diyor ve daha kötü olmasını dileyen mesajları var. Bütün bunlar dikkate alındığında bu kişinin serbest bırakılması hakikaten düşündürücü.”
Celal Ülgen, tekrar tutuklama kararının çıkmasını basit bir dille anlattı:
“Bu girdi çıktı olayında, dün mesela diyelim ki Cumhuriyet Savcısı tutuklama talebiyle kundakçıyı, 7. Sulh Ceza Hakimliği’ne sevketti. 7. Sulh Ceza Hakimi serbest bıraktı. Sonra kamuoyunda infial oldu. Belli ki yukarılardan birileri başımıza iş açacak. Bu adamı itiraz edin tutuklayın dedi ki 8. Sulh Ceza Hakimliği itiraz etti. Savcının itirazı üzerine tutuklama kararı verildi. Normal prosedürde yedinin kararına, sekizin bozma kararı vermesi mümkün değil. Çünkü onlar kapı komşular, arkadaşlar. Birlikte yemeğe gidiyorlar. Beraber kahvaltı yapıyorlar, aynı binada oturuyorlar ve birbirlerinin kararlarını genelde bozmuyorlar. Mesela çok sayıda Sulh Ceza Hakimliğin kararına itiraz ediyoruz, pat diye onanıyor kararlar. Böyle bir durumda HSYK’nın da dışında bir güç, yargıçları duruma göre nasıl göreve alacakları konusunda talimat veriyor. Başka türlü izah edilemez.”
Müjdat Gezen’in avukatı Celal Ülgen, Müjdat Gezen Sanat Merkezi’ne yapılan saldırıdan sonra kundakçıyı tutuklama kararına ilişkin olarak konuştu.
RS FM’den Zafer Arapkirli’ye konuşan Ülgen’in açıklamaları şöyle:
“Bir binaya bir bidon benzini döküp orayı aleve verdiğiniz zaman o binanın tamamen kül olması o bina içerisinde yaşayan canlıların, kedi, köpek ne varsa onların hepsinin ölmesi yanması demektir. Ayrıca o yangının büyüyerek çevreye büyük zararlar vermesi, başka yerlere sıçraması demektir. Bütün bunları düşündüğünüz zaman ki olayda bir gece bekçisi var ve çok erken dışarı çıkıyor ve birazcık geç kalsa kesinlikle engel olamayacak yangına. Üstelik gece bekçisinin görüntülerinde çok rahat farkedilen bir durum var. Ayakkabısı ve paçaları tutuşmuş olarak dışarı çıkıyor.
“Ayrıca yakan kişi sosyal medyadan bu işi kendisinin yaptığını söylemiyor, ama ‘Oh olsun’ diyor ve daha kötü olmasını dileyen mesajları var. Bütün bunlar dikkate alındığında bu kişinin serbest bırakılması hakikaten düşündürücü.”
Celal Ülgen, tekrar tutuklama kararının çıkmasını basit bir dille anlattı:
“Bu girdi çıktı olayında, dün mesela diyelim ki Cumhuriyet Savcısı tutuklama talebiyle kundakçıyı, 7. Sulh Ceza Hakimliği’ne sevketti. 7. Sulh Ceza Hakimi serbest bıraktı. Sonra kamuoyunda infial oldu. Belli ki yukarılardan birileri başımıza iş açacak. Bu adamı itiraz edin tutuklayın dedi ki 8. Sulh Ceza Hakimliği itiraz etti. Savcının itirazı üzerine tutuklama kararı verildi. Normal prosedürde yedinin kararına, sekizin bozma kararı vermesi mümkün değil. Çünkü onlar kapı komşular, arkadaşlar. Birlikte yemeğe gidiyorlar. Beraber kahvaltı yapıyorlar, aynı binada oturuyorlar ve birbirlerinin kararlarını genelde bozmuyorlar. Mesela çok sayıda Sulh Ceza Hakimliğin kararına itiraz ediyoruz, pat diye onanıyor kararlar. Böyle bir durumda HSYK’nın da dışında bir güç, yargıçları duruma göre nasıl göreve alacakları konusunda talimat veriyor. Başka türlü izah edilemez.”