Aktifhaber
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
Aktifhaber
No Result
View All Result

Malatya cezaevinden mektup: Düşük yapan hamile kadının dramı

by aktifhabercom
March 4, 2017
Malatya cezaevinden mektup: Düşük yapan hamile kadının dramı
5k
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir

Gergerlioğlu ”Bu çile neden çektiriliyor?” diye sordu: Fatma Öztimur, otizmli çocuğu ve 20 aylık bebeğiyle cezaevinde

Gergerlioğlu ”Bu çile neden çektiriliyor?” diye sordu: Fatma Öztimur, otizmli çocuğu ve 20 aylık bebeğiyle cezaevinde

July 30, 2025
5k
Yavaş, Ankara’daki ‘kent hakkını hiçe sayan anlayış’ı anlattı

Yavaş, Ankara’daki ‘kent hakkını hiçe sayan anlayış’ı anlattı

July 30, 2025
5k

Başta Hizmet Hareketi olmak üzere muhaliflere yönelik gerçekleşen kıyım operasyonları kapsamında yaşanan zulümlere bir yenisi eklendi.

Malatya cezaevinden yazılan bir mektup, yaşanan dramı gözler önüne serdi.

Düşük yapan hamile kadının dramını anlattığı o mektup:

Mektubumu size Malatya E Tipi cezaevinden yazıyorum. 

Şu an düşük sancısını çektiğim süreç, 31 Ağustos 2016’da başladı. Şöyle ki,31 Ağustosta Malatya Nadire Dernek Ortaokulu’nda matematik öğretmeni olarak görev yapmakta iken 31 Ağustosta hiçbir sebep gösterilmeksizin açığa alındım. Açığa alınma şokunu henüz atamamışken ertesi gün 1 Eylül tarihli 672 nolu KHK ile ihraç edildiğimi öğrendim. 


Medyadan takip ettiğim kadarıyla Bankasya ve Aktif Eğitim-Sen gibi özellikleri olan öğretmenler açığa alınıp ihraç edilmişti. Ne Bankasya’da hesabım ne de Aktif-Sen gibi bir üyeliğim olmadığı halde bir gün içinde acığa alınıp ihraç edilmenin hiçbir lekilde mantığını kavrayamıyordum. Mutlaka bir hatanın olduğunu düşünerek çözüm mekanizması olan valilik kriz komisyonu gibi yerlere dilekçe yazdım. Hatanın er geç düzeltilmesini beklerken maddi manevi bir cok sıkıntıyla başbaşa kaldım.

Bunlar icerisinde özellikle 4 ve 8 yaşındaki çocuklarıma okula gidemeyişimin izahını yapmaya çalışırken yazdığım sıkıntıydı.

Bu tarz sıkıntılarla boğuşurken 31 Aralık 2016’da sabahın erken saatlerinde polisleri kapıda gördükten sonra o güne kadar çektiğim sıkıntılar bu tarihten sonra unutulacak noktasına geldi. Durumun vehametini hissetmeden çocuklarımın bu tabloyu görmemeleri için komşuya gönderdim. Onları öpüp koklayarak bir ikigünlüğüne hastaneye gideceğimi söyledim. 10 gün boyunca nezarethanenin ağır koşullar altında 8 kişi ile birlikte kaldım. Gözaltının 10. gününde adliyede 13 saatlik bir bekleyişten sonra hakim karşısına çıkarıldım. Bu 13 saatlik süre içerisinde panik atak geçirdim. Delilsiz mesnetsiz bir sekilde ByLock suçlamasıyla tutuklandım. Hakim Beye her ne kadar 2 çocuğumun olduğunu ve hamilelik şüphesi taşıdığımı ifade etsem de tutuksuz yargılanma talebimi kabul etmedi. 

10 Ocak 2017’de başlayan cezaevi sürecim pek çok mağduriyetin yaşanmasıyla şu ana kadar artarak devam etti. Hamilelik şüphem 20 Ocak 2017’de yaptırdığım kan tahlili ile kesinleşmiş oldu. Hamile olduğumu ögrenince sevinç ve hüznü bir arada yaşadım. Jandarmalar eşliginde koluma kelepçe takılarak hastaneye götürülüp tekrar kan ve idrar tahlilleri yapıldı ve ultrasyon kontrolü yapıldı. Bebeğimin 1 aylık olduğunu öğrendim. Hapishanenin fiziki ve psikolojik açıdan oldukça zor olan şartlari altında bebeğimi etkilemeyecek şekilde korumaya çalışıyordum. Zira 18 kişiyle birlikte  kaldığımız odada nefes almakta dahi güçlük çekerken 4 yaşındaki oğluyla bir arada kalan annenin durumuna bire bir şahit olmak, bipolar olan başka bir tutuklunun davranış bozukluklarına göğüs germek buradaki tutukluluk durumumu daha da zorlaltırdı. 

Hamile olduğum bilgisini savciliga iki kez bildirmeme rağmen buradaki koşullar altında kalmamın kendimden öte bebeğim açısından son derece güç olduğunu dilekçede ifade etmeme rağmen hicbir şekilde karşılık alamadım. 

Kapalı görüş gününde eşimle görüştüğümüzde dilekçenin savcılığa intikal ettigini fakat bir daha yazmam gerektiğini söylemişler. Buradan durumumu onca ayrıntısıyla ifade etmeme rağmen hiçbir sekilde dilekçemin ciddiye alınmadığını acı bir şekilde öğrenmiş oldum.

14 Şubat 2017’de tekrar dilekçe yazarak savcılığa gönderdim. Dilekçeyi gönderdiğim günün akşamında kanamam basladı. Durumu infaz koruma memurlarına  bildirip 1 saat kadar sonra  cezaevi aracılığıyla doktora götürüldüm. Hastanede bebeğimin kalp atışlarının duyulmadığını ve kürtaj olmam gerektiğini söylediler. 

Bunun üzerine eşimin yanımda olmasını, bu durumun benim tek başıma kaldırabikeceğim bir durum olmadığını söylesem de eşime haber vermeyeceklerini söylediler. Ertesi gün de kanamam artarak devam etti. Tekrar doktora götürüldüm. Bebeğimin gelişemediğinden kürtaj olmam gerektiğini tekrar ifade ettiler bu teklifi iki kez reddettim. Bir iki gün daha beklemek istedim. 

Hem bebeğimi kaybetme hem de kürtaj olma korkusu beni derinden sarstı. Hala kanamam devam etmekte. Bebeğimi büyük ihtimalle kaybettim. Onu kaybetmemin acıyla şunları söylemek istiyorum : Bebeğimin ölmesine sebep oldular, yavrumun katili bize bu zulmü yaşatanlardır. Durumumu ifade etmek için onca çırpınışım sonuçsuz kaldı.

Suçsuz yere, haksızca işimden olup ailemden , çocuklarımdan ayrı kalmanın üstüne bir de bebeğimin kaybı eklendi. Buralarda sesimizi hiçbir şekilde duyuramıyoruz.

Sözlerime şu şekilde devam etmek istiyorum. Size yazdığım ilk üç sayfadaki mektuptan sonra gerçekten bebeğimi kaybettim. Bebeğimi cezaevinde ,sancılar içerisinde tuvalette düşük yaptım. Bebeğim artık gitmişti. Sancılarım gecenin ilerleyen saatine doğru arti. Arkadaşlar ısrar ediyordu doktora gitmem için. Ama ben eşim olmadan orada yapamam. 

Bu durumdan her zaman korkardım. Düşük doğumun 10 katı daha zor derlerdi ve  başıma gelerek bunu görmüş oldum. Korktuğum başıma gelmisti. Düşünün bu durum zor iken bir de bu durumu cezaevinde yaşamanın ağırlığını. Hiç kimse olmadan yaşamak…

En kabus dolu gecemdi. Beni cezaevinden ,ambulansla beraber hastaneye götürdüler. Giderken bir de ambulanstaki doktorun lafları ağrılarımı bıçak gibi kesti. Sarfettiği sözler insanı derinden yaralıyordu. Diyordu ki “Cezaevindeyken yakınını çağırmakta ne!Katil midir nedir?Gelip oradakileri öldürse kim ne yapabilir?” 

Gerçekten bir ömür boyu düşündüğümde bu sözleri duymak çok yaralayıcıydı. Ben ufak hayvanlara bile zarar vermezken , insanlara zarar verir duruma düşürdüler. Kimseyi tanımadan etmeden yorum yapmak yok mu? İnsani daha  derinden yaralayan da insanları tanımadan etmeden yorum yapmak. 

Doktora götürdüklerinde gerçekten eşime haber vermişler. Eşimi gördüğümde çok sevindim.(Demek ki biraz sesinizi yükseltip, direndiğinizde yakınınız aranabiliyormuş…) Bir katil,bir hırsız ya da daha büyük suçlu gibi askerler eşimi yaklaştırmadılar. Bir metre mesafeden konuşabildik. Olsun onu görmek bile yetti bana. Doktora muayene olunca, çocuğu düşürmüşsün ama yine de kürtaj olmam gerektiğini ve rahim duvarının kalın olduğunu söyledi. Gecenin ikisiydi. Eşim yanımda bir iki saat kalabildi. Ama birbirimizi sadece uzaktan görebiliyorduk.

Beni sabah 6’da ameliyata alacaklarını söylediler. Esim saat 3 gibi gitti. Beni 10 dk sonra ameliyata aldılar. Yanımda gardiyan, 3 asker eşliğinde ameliyathaneye girdim. Gardiyan benimle ameliyat olacağım yere kadar geldi. Eğer ben kadın olmasaydım askerler de benimle beraber ameliyathaneye girebilirdi. Yaklasik 1 saate yakin ameliyatta kalmışım. Çıkıp uyandığımda kendimi odada buldum. Saat sabahın dördüydü. Askerler gelip o durumda iken kolumdan kelepçelemek istediler.

Uygun olmayınca beni ameliyatli(o kıyafetlerle nereye kaçabileceksem) halimle ayağımdan yatağa kelepçelediler. İnanın çok zoruma gitti hem ayak bileğim acıyordu kelepçelerden dolayı hem de ameliyat ağrıları çekiyordum. Odada gardiyan, kapıda askerler… 

Çok suçluydum!Kaçabilirdim! Beni iyi kontrol etmeleri lazımdı! Neyin acısını yaşayayım? Çocuğumu kaybetmenin mi, yalnız oluşumun mu, yoksa düştüğüm bu rezil durumun mu? Gerçekten yaşadığım şeyler çok ağır geldi.

Sabah 8’de taburcu ettiler. Beni bu durumdayken,bu ameliyatli halimle ellerimi kelepçeleyip cezaevi aracıyla, o kadar hızlı cezaevine götürdüler ki anlatamam. Ben daha ameliyattan çıkalı 4 saat olmuştu. Cezaevine gelip koğuşuma getirdiler. B-16 koğuşu.

Artık umutlarım tükenmişti. Çocuğumu da kaybetmek, elimdeki son ümidimi de böylece alıp götürmüştü. Ameliyatlı halimle cezaevi kolullarındaydım. Arkadaşlar moral vermeye çalışıyorlardı. Ne kadar moraliniz düzelebilirdi ki? O gün akşama kadar hep yattım. Çünkü bu durumdayken çıkarmadılar, bundan sonra hic çıkarmazlar diye geçiyordu içimden.  Gece saat 22 civarında yatmaya hazırlanıyordum ki zaten yataktan hiç çıkmamıştım. Kapı açıldı. Yeni bir mağdur daha geldi dedik(Çünkü her kapı açılışında bu geç saatlerde hep birini getiriyorlardı) 18 kişi olmamıza rağmen yine birini getirdiler diye düşünürken gardiyan tahliye olduğumu söyledi. Adım okununca elim ayağım tutmaz oldu. Arkadaşlar topladi eşyalarımı.

17 Şubat 2017’de ameliyat olduğum gün tahliye oldum. Şu an bu mektubun devamını evimden yaziyorum.

Neden böyle oldu. Benim tahliye olmam icin illa bebeğimi kaybetmem mi gerekiyordu. Bu durumlari yaşamadan tahliye olamazmıydım. İnanin bunları yaşamak kolay değil. 

Anlatmak da kolay değil. Yaşadığımın ne kadarını dile getirebildim bilmiyorum. Böyle mağduriyetlerin bir daha yaşanmamasını istiyorum. Benim başıma geldi. Ama başkalarının da aynı durumla bir daha karşılaşmasını istemiyorum.

Bana bu acıyı yaşatanlar da hem bu dünyada hem de ahirette hesabını versinler onları Allah’a havale ediyorum.

ShareTweet
Previous Post

​Bakan Zeybekci’nin Almanya’da katılacağı bir toplantı daha iptal edildi

Next Post

“Annemizi ve babamızı çok özledik, serbest bırakılmalarını istiyoruz”

İLGİLİHABERLER

Gergerlioğlu ”Bu çile neden çektiriliyor?” diye sordu: Fatma Öztimur, otizmli çocuğu ve 20 aylık bebeğiyle cezaevinde
GÜNDEM

Gergerlioğlu ”Bu çile neden çektiriliyor?” diye sordu: Fatma Öztimur, otizmli çocuğu ve 20 aylık bebeğiyle cezaevinde

July 30, 2025
5k
Yavaş, Ankara’daki ‘kent hakkını hiçe sayan anlayış’ı anlattı
GÜNDEM

Yavaş, Ankara’daki ‘kent hakkını hiçe sayan anlayış’ı anlattı

July 30, 2025
5k
Katar’dan ithal edilen bazı ürünlerden gümrük vergisi alınmayacak
GÜNDEM

Katar’dan ithal edilen bazı ürünlerden gümrük vergisi alınmayacak

July 30, 2025
5k
Taliban iş gücü göndermek için Ankara ile görüşüyor
GÜNDEM

Taliban iş gücü göndermek için Ankara ile görüşüyor

July 30, 2025
5.1k
Karakolda kaymakam ve oğlundan dayak yiyen çocuklar anlattı: Bize ‘sizi öldürürüm’ dedi
GÜNDEM

Karakolda kaymakam ve oğlundan dayak yiyen çocuklar anlattı: Bize ‘sizi öldürürüm’ dedi

July 30, 2025
5.1k
Yargıtay’dan Berkin Elvan kararı: Sanık, ateş ederken kalabalıkta çocuk olduğunu bilemezdi
GÜNDEM

Yargıtay’dan Berkin Elvan kararı: Sanık, ateş ederken kalabalıkta çocuk olduğunu bilemezdi

July 30, 2025
5k
Daha Fazla Haber
Diploması iptal edilmişti; Ekrem İmamoğlu’nun yürütmeyi durdurma talebi reddedildi

Diploması iptal edilmişti; Ekrem İmamoğlu’nun yürütmeyi durdurma talebi reddedildi

July 30, 2025
5k
Muhabirin 7 milyonluk lüks aracı Çeşme’de perte çıktı

Muhabirin 7 milyonluk lüks aracı Çeşme’de perte çıktı

July 30, 2025
5.1k
Tsunamiden korkan gemi, yolcularını almadan kaçtı

Tsunamiden korkan gemi, yolcularını almadan kaçtı

July 30, 2025
5.1k
Canlı yayına giren muhabir gaspçının hedefi oldu

Canlı yayına giren muhabir gaspçının hedefi oldu

July 30, 2025
5k
Kimse bilmiyordu E-Devlet’te fark etti: Binlerce lirasını geri aldı

Kimse bilmiyordu E-Devlet’te fark etti: Binlerce lirasını geri aldı

July 30, 2025
5.1k
Rusya’da 8.8’lik depremden sonra yanardağ patladı

Rusya’da 8.8’lik depremden sonra yanardağ patladı

July 30, 2025
5k
Fenerbahçe ve Chobani’den dev iş birliği: Hamdi Ulukaya, Saray’a çıktı

Fenerbahçe ve Chobani’den dev iş birliği: Hamdi Ulukaya, Saray’a çıktı

July 30, 2025
5k
Bartınlı işçiler Rusya’da depreme yakalandı

Bartınlı işçiler Rusya’da depreme yakalandı

July 30, 2025
5k
Orman Genel Müdürlüğü, Kuzey Makedonya’ya bir helikopter ve iki uçak hibe etmiş

Orman Genel Müdürlüğü, Kuzey Makedonya’ya bir helikopter ve iki uçak hibe etmiş

July 30, 2025
5k
Deneysel tedavi, İtalya’da genetik göz hastalığı olan bir kişiye görme yetisini geri kazandırdı

Deneysel tedavi, İtalya’da genetik göz hastalığı olan bir kişiye görme yetisini geri kazandırdı

July 30, 2025
5k
Alangoya’ya şok suçlama: Suç örgütü kurdu

Alangoya’ya şok suçlama: Suç örgütü kurdu

July 30, 2025
5k
Van’da kayyım 223 belediye çalışanını işten çıkardı: Gerekçe “arşiv kaydı”

Van’da kayyım 223 belediye çalışanını işten çıkardı: Gerekçe “arşiv kaydı”

July 30, 2025
5k
Gurbetçiden tatil kıyası: “Biz orada 11 ay, bir ay tatil için çalışıyoruz. Burada herkesin her hafta sonu tatili var”

Gurbetçiden tatil kıyası: “Biz orada 11 ay, bir ay tatil için çalışıyoruz. Burada herkesin her hafta sonu tatili var”

July 30, 2025
5k
Yangında gizli kahraman: Bahçesini nasıl korudu?

Yangında gizli kahraman: Bahçesini nasıl korudu?

July 30, 2025
5.1k
Cem Küçük’ün babası ölü bulundu

Cem Küçük’ün babası ölü bulundu

July 30, 2025
5.1k
Aktifhaber

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.

MENU

  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER

BİZİ TAKİP EDİN

No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.