Britanya’nın önde gelen dergilerinden Economist, Türkiye’nin Suriyeli mültecilere baktığını ancak entegrasyonunu başaramadığını yazdı.
‘Mültecilere karşı tavır sertleşiyor’
Türkiye’nin Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaşın ardından üç milyon mültecinin bakımında mükemmel bir iş çıkardığını kaydeden dergi, “Erdoğan’ın İslamcı hükümeti Suriye sınırı yakınındaki 20 dolayında kamp için 25 milyar dolar harcadı” diye yazdı.
Yazıda Türkiye’de yurttaşların mültecilerle dayanışmasının hala güçlü olduğu ve Avrupa genelindeki mülteci karşıtlığının burada yer almadığı dile getirilerek şöyle dendi: “Ancak yine de gelecekteki sorunların işaretleri geliyor. Kamuoyu yoklamaları mültecilere karşı tavrın sertleştiğini gösteriyor. Bazıları sahte olmakla birlikte, mültecilerin karıştığı suçlara dair haberler çatışmalara neden oldu.”
‘İstihdam pazarı mültecilere kapalı’
Dergi, ülkeye gelenlerin temel ihtiyaçlarının karşılandığını ancak entegrasyonları için çaba harcanmadığını, mültecilere mülteci statüsü yerine ‘geçici koruma’ statüsü verildiğini kaydetti.
İstihdam pazarının mültecilere büyük ölçüde kapalı olduğunu yazan dergi, toplamda 20 bin Suriyelinin çalıştığını ancak mültecilerin toplamında bu rakamın yüzde 1’e tekabül ettiğini belirtti. Dergi, Suriyeli çocukların eğitimden yoksun olduğuna da dikkat çekti.
‘Daha iyi bir entegrasyon politikası şart’
Economist, entegrasyon sorununa ise şu sözlerle işaret etti: “Erdoğan’ın hükümetinin altı yıl savaştan sonra Türkiye’deki Suriyelilerin kalıcı olduğunu itiraf etmemesi içeride tepki görme riski. Bir diğeri de entegrasyon çağrılarının bir komplo gibi görülmesi. Hacettepe Üniversitesi’nden göç uzmanı Murat Erdoğan ‘Hükümet bunu, mültecileri Avrupa’ya gitmek yerine Türkiye’de kalmaya zorlamak için Batılı ülkelerin bir oyunu olarak görüyor’ diyor. Bu doğru olsa bile, daha iyi bir entegrasyon politikası Türkiye’nin kendi çıkarına. Murat Erdoğan, sorun sürüncemede bırakıldıkça, mültecilerin, kalıcı olarak devletsiz bir alt sınıfa dönüşeceklerini ve radikalleşmeye açık olacaklarını söylüyor.”
Britanya’nın önde gelen dergilerinden Economist, Türkiye’nin Suriyeli mültecilere baktığını ancak entegrasyonunu başaramadığını yazdı.
‘Mültecilere karşı tavır sertleşiyor’
Türkiye’nin Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaşın ardından üç milyon mültecinin bakımında mükemmel bir iş çıkardığını kaydeden dergi, “Erdoğan’ın İslamcı hükümeti Suriye sınırı yakınındaki 20 dolayında kamp için 25 milyar dolar harcadı” diye yazdı.
Yazıda Türkiye’de yurttaşların mültecilerle dayanışmasının hala güçlü olduğu ve Avrupa genelindeki mülteci karşıtlığının burada yer almadığı dile getirilerek şöyle dendi: “Ancak yine de gelecekteki sorunların işaretleri geliyor. Kamuoyu yoklamaları mültecilere karşı tavrın sertleştiğini gösteriyor. Bazıları sahte olmakla birlikte, mültecilerin karıştığı suçlara dair haberler çatışmalara neden oldu.”
‘İstihdam pazarı mültecilere kapalı’
Dergi, ülkeye gelenlerin temel ihtiyaçlarının karşılandığını ancak entegrasyonları için çaba harcanmadığını, mültecilere mülteci statüsü yerine ‘geçici koruma’ statüsü verildiğini kaydetti.
İstihdam pazarının mültecilere büyük ölçüde kapalı olduğunu yazan dergi, toplamda 20 bin Suriyelinin çalıştığını ancak mültecilerin toplamında bu rakamın yüzde 1’e tekabül ettiğini belirtti. Dergi, Suriyeli çocukların eğitimden yoksun olduğuna da dikkat çekti.
‘Daha iyi bir entegrasyon politikası şart’
Economist, entegrasyon sorununa ise şu sözlerle işaret etti: “Erdoğan’ın hükümetinin altı yıl savaştan sonra Türkiye’deki Suriyelilerin kalıcı olduğunu itiraf etmemesi içeride tepki görme riski. Bir diğeri de entegrasyon çağrılarının bir komplo gibi görülmesi. Hacettepe Üniversitesi’nden göç uzmanı Murat Erdoğan ‘Hükümet bunu, mültecileri Avrupa’ya gitmek yerine Türkiye’de kalmaya zorlamak için Batılı ülkelerin bir oyunu olarak görüyor’ diyor. Bu doğru olsa bile, daha iyi bir entegrasyon politikası Türkiye’nin kendi çıkarına. Murat Erdoğan, sorun sürüncemede bırakıldıkça, mültecilerin, kalıcı olarak devletsiz bir alt sınıfa dönüşeceklerini ve radikalleşmeye açık olacaklarını söylüyor.”
Britanya’nın önde gelen dergilerinden Economist, Türkiye’nin Suriyeli mültecilere baktığını ancak entegrasyonunu başaramadığını yazdı.
‘Mültecilere karşı tavır sertleşiyor’
Türkiye’nin Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaşın ardından üç milyon mültecinin bakımında mükemmel bir iş çıkardığını kaydeden dergi, “Erdoğan’ın İslamcı hükümeti Suriye sınırı yakınındaki 20 dolayında kamp için 25 milyar dolar harcadı” diye yazdı.
Yazıda Türkiye’de yurttaşların mültecilerle dayanışmasının hala güçlü olduğu ve Avrupa genelindeki mülteci karşıtlığının burada yer almadığı dile getirilerek şöyle dendi: “Ancak yine de gelecekteki sorunların işaretleri geliyor. Kamuoyu yoklamaları mültecilere karşı tavrın sertleştiğini gösteriyor. Bazıları sahte olmakla birlikte, mültecilerin karıştığı suçlara dair haberler çatışmalara neden oldu.”
‘İstihdam pazarı mültecilere kapalı’
Dergi, ülkeye gelenlerin temel ihtiyaçlarının karşılandığını ancak entegrasyonları için çaba harcanmadığını, mültecilere mülteci statüsü yerine ‘geçici koruma’ statüsü verildiğini kaydetti.
İstihdam pazarının mültecilere büyük ölçüde kapalı olduğunu yazan dergi, toplamda 20 bin Suriyelinin çalıştığını ancak mültecilerin toplamında bu rakamın yüzde 1’e tekabül ettiğini belirtti. Dergi, Suriyeli çocukların eğitimden yoksun olduğuna da dikkat çekti.
‘Daha iyi bir entegrasyon politikası şart’
Economist, entegrasyon sorununa ise şu sözlerle işaret etti: “Erdoğan’ın hükümetinin altı yıl savaştan sonra Türkiye’deki Suriyelilerin kalıcı olduğunu itiraf etmemesi içeride tepki görme riski. Bir diğeri de entegrasyon çağrılarının bir komplo gibi görülmesi. Hacettepe Üniversitesi’nden göç uzmanı Murat Erdoğan ‘Hükümet bunu, mültecileri Avrupa’ya gitmek yerine Türkiye’de kalmaya zorlamak için Batılı ülkelerin bir oyunu olarak görüyor’ diyor. Bu doğru olsa bile, daha iyi bir entegrasyon politikası Türkiye’nin kendi çıkarına. Murat Erdoğan, sorun sürüncemede bırakıldıkça, mültecilerin, kalıcı olarak devletsiz bir alt sınıfa dönüşeceklerini ve radikalleşmeye açık olacaklarını söylüyor.”
Britanya’nın önde gelen dergilerinden Economist, Türkiye’nin Suriyeli mültecilere baktığını ancak entegrasyonunu başaramadığını yazdı.
‘Mültecilere karşı tavır sertleşiyor’
Türkiye’nin Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaşın ardından üç milyon mültecinin bakımında mükemmel bir iş çıkardığını kaydeden dergi, “Erdoğan’ın İslamcı hükümeti Suriye sınırı yakınındaki 20 dolayında kamp için 25 milyar dolar harcadı” diye yazdı.
Yazıda Türkiye’de yurttaşların mültecilerle dayanışmasının hala güçlü olduğu ve Avrupa genelindeki mülteci karşıtlığının burada yer almadığı dile getirilerek şöyle dendi: “Ancak yine de gelecekteki sorunların işaretleri geliyor. Kamuoyu yoklamaları mültecilere karşı tavrın sertleştiğini gösteriyor. Bazıları sahte olmakla birlikte, mültecilerin karıştığı suçlara dair haberler çatışmalara neden oldu.”
‘İstihdam pazarı mültecilere kapalı’
Dergi, ülkeye gelenlerin temel ihtiyaçlarının karşılandığını ancak entegrasyonları için çaba harcanmadığını, mültecilere mülteci statüsü yerine ‘geçici koruma’ statüsü verildiğini kaydetti.
İstihdam pazarının mültecilere büyük ölçüde kapalı olduğunu yazan dergi, toplamda 20 bin Suriyelinin çalıştığını ancak mültecilerin toplamında bu rakamın yüzde 1’e tekabül ettiğini belirtti. Dergi, Suriyeli çocukların eğitimden yoksun olduğuna da dikkat çekti.
‘Daha iyi bir entegrasyon politikası şart’
Economist, entegrasyon sorununa ise şu sözlerle işaret etti: “Erdoğan’ın hükümetinin altı yıl savaştan sonra Türkiye’deki Suriyelilerin kalıcı olduğunu itiraf etmemesi içeride tepki görme riski. Bir diğeri de entegrasyon çağrılarının bir komplo gibi görülmesi. Hacettepe Üniversitesi’nden göç uzmanı Murat Erdoğan ‘Hükümet bunu, mültecileri Avrupa’ya gitmek yerine Türkiye’de kalmaya zorlamak için Batılı ülkelerin bir oyunu olarak görüyor’ diyor. Bu doğru olsa bile, daha iyi bir entegrasyon politikası Türkiye’nin kendi çıkarına. Murat Erdoğan, sorun sürüncemede bırakıldıkça, mültecilerin, kalıcı olarak devletsiz bir alt sınıfa dönüşeceklerini ve radikalleşmeye açık olacaklarını söylüyor.”