Büyük yolsuzluk operasyonlarını devlete darbe diye algı yapan Erdoğan, eski Bakan Çağlayan’ın ABD’deki iddianamede yer almasına da aynı taktiği izledi.
Çağlayan önceki gün ABD’li savcılar tarafından sanık ilan edilmiş, dolandırıcılık, yalan beyanat, rüşvet almak ve suç şebekesini yönlendirerek koruyup kollamakla suçlanmıştı. Suçlamalar ABD’de dolandırıcılıktan tutuklu bulunan Rıza Sarraf’ın davası kapsamında dile getirilmiş, böylece davada ilk kez Türkiye’de bakanlık yapmış biri de sanık haline gelmişti.
Eski bakan suçlu bulunursa 55 yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilir.
Erdoğan, konuya dair şu değerlendirmeyi yaptı: “İlginç bir konu. Hukuki mantıkla yorumlamak mümkün değil. Atılan bu adımı açık söylüyorum ki Türkiye Cumhuriyeti’ne atılan bir adım olarak değerlendiriyorum. Şahsına yönelik iddiayı ortaya koyabilmiş değiller. Neymiş, yaptırımları delmiş… Biz İran’a yaptırım kararı almadık ki. Hassas ilişkilerimiz var, petrolümünüz, doğalgazımızın bir kısmını oradan alıyoruz. Pis kokular geliyor.”
59 yaşındaki Çağlayan 2011 ile 2013 yılları arasında ekonomi bakanlığı yapmıştı. Çağlayan halen AKP milletvekili.
Aynı suçlamalar Halkbank eski genel müdürü Süleyman Aslan ve yardımcıları Levent Balkan ve Abdullah Happani için de geçerli.
Sarraf’ın yanısıra Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla halen ABD’de tutuklu bulunuyor.
Ek iddianameyle birlikte sanık sayısı dokuza çıkmıştı.