Hakkari mitinginde konuşan CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, “Sorunları 3B ile çözeceğiz. Barışacağız, büyüyeceğiz, bölüşeceğiz” dedi.
Ardından alandaki Türk bayraklarını gösteren İnce, kameralara seslendi: “Ben de dedim ki, tabii olacak. Kameralar göstersin de, Sayın Erdoğan görsün.”
Konuşmasında Kürt sorununa da değinen İnce, “Bu sorunları nasıl çözeceğiz? ‘3 B’ ile çözeceğiz. Barışacağız, büyüyeceğiz, bölüşeceğiz. Sokaklarda, meydanlarda barışacağız. Gönül köprüleri kuracağız” dedi.
İnce’nin açıklamalarından satır başları şöyle:
‘EMEKLİLİK GÜNLERİ GELMİŞ BİRİNİ YUHALAMAYIN, GÜZEL GÖNDERİN’
Türkiye’nin barışa, kardeşliğe, demokrasiye, özgürlüğe ihtiyacı var. Bunu gerçekleştireceğiz. Sayın Temel Karamollaoğlu’na gittim dedim ki ‘Sayın adayımız başarılar diliyorum’. Oradan Sayın Akşener’e gittim, ‘rakiplerime başarılar diliyorum’ dedim. Dün hapishanede Sayın Demirtaş’a gittim dedim ki; ‘Selahattin başkan sana da başarılar diliyorum.’ Akşam Sayın Erdoğan’a gittim. Emeklilik günleri gelmiş birini yuhalamayın, güzel gönderin. Sayın Erdoğan’a da başarılar diledim. Sayın Perinçek’i henüz ziyaret edemedim, onu da ziyaret edeceğim. 81 milyonla barışmak istiyorum.
‘ERDOĞAN ‘HAKKARİDE TÜRK BAYRAĞI OLACAK MI’ DİYE SORDU’
Taziyeleri çok önemsiyorsunuz siz. Bir şeyi daha fark ettim yolda gelirken, ben el salladığımda karşılık vermeyen hiç kimse olmadı. Sayın Erdoğan ile akşam memleketin sorunlarını konuştuk. Bana sorduğu bir soruyu açıklamam lazım. Bana dedi ki kinayeli şekilde, ‘Yarın Hakkari’ye gittiğinde orada Türk bayrağı olacak mı?’ Ben de ‘tabii ki olacak’ dedim. Olayları doğru tespit edelim. Tek olan şeyler bir grubun olamaz hepimizin olur. Bayrak tektir.
‘AÇIK YÜREKLİLİKLE DİYECEĞİZ, KÜRT SORUNU NEDİR?’
Sorunumuz Kürt sorunu. Açık yüreklilikle diyeceğiz. Kürt sorunu nedir? Bir siyasal ekonomik kültürel sorundur. Asıl Kürt sorunu bir ahlak sorunudur. Politikacı Diyarbakır’a gelir burada güzel laflar eder. Sonra geçer başka yere bunları unutur, bambaşka adam olmuş. Burada yapacağım konuşmayı Rize’de yapamazsam bu siyaseti yapmam ben. Ne Edirnelilere, ne size yalan söyleyeceğim. Bazen siz kızacaksınız bana, bazen Edirneliler kızacak, bazen Diyarbakırlılar kızacak. Biz doğruyu bulacağız.
‘BARIŞACAĞIZ, BÜYÜYECEĞİZ, BÖLÜŞECEĞİZ’
Bu sorunları nasıl çözeceğiz? ‘3B’ ile çözeceğiz. Barışacağız, büyüyeceğiz, bölüşeceğiz. Sokaklarda, meydanlarda barışacağız. Gönül köprüleri kuracağız. Ekonomimiz büyüyecek. Ekonomimiz geliştikçe, mahkemelerimiz bağımsız oldukça dış yatırımcı, yabancı sermaye gelecek. Türkiye uygar bir ülke, orada hukukun üstünlüğü vardır. Buna inanacak, ekonomimiz büyüyecek. Ekonomimiz büyüyünce gelirimiz artacak; bunu da hakkaniyetli biçimde bölüşeceğiz. Hakkari da bundan payını alacak. Hakkari’de liseye giden Berfin kızımız, Siyasal Bilgiler Üniversitesi’ne gidip Yalova’ya vali olmanın hayalini kuracak.
‘SİZ ZENGİNLEŞMEDEN BEN ZENGİNLEŞMEYECEĞİM’
Bir tane çocuğum var, eşim öğretmen, evim kira değil. Ben Türkiye’nin en ucundan Muharrem İnce’nin mal beyanını paylaşıyorum. Bunu YSK’ya verdik, olmaz öyle gizli. YSK’daki hakim bilecek de Hakkari’deki esnaf kardeşim niye bilmesin? 5 yıl sonra bir daha dağıtacağım. 5 yılda neyim artmış neyim azalmış? Size söz veriyorum siz zenginleşmeden ben zenginleşmeyeceğim.
‘BAŞÖRTÜSÜNÜ İSTER EVDE İSTER SOKAKTA İSTER DEVLETTE TAK’
Muharrem İnce sizin başörtünüzü çıkarır diyorlar. Bu yalan. İster evinde, ister sokakta, ister devlette tak, bunun geri dönüşü yoktur. Bunları bir korku sardı. İnce hastalık korkusu. Buradan çıkışı yok, bunu çok net görüyor bunlar da. Şimdi hep birlikte onun emeklilik dönemini hazırlayacağız.
‘CUMHURBAŞKANI ADAYI TUTUKLU OLMAZ KARDEŞİM’
Burada bir güreş var. Birinin eli bağlıyken güreş olur mu? Ahmet Türk, tutukluyken milletvekili adayı oldu ve serbest bırakıldı. Cumhurbaşkanı adayı tutuklu olmaz kardeşim. Gelsin yarışsın. Ben onun partisine oy verecek değilim. Ama adaletsizlik, istemem. Erdoğan yasaklıydı. Erdoğan milletvekili olsun diye 8 kez oy verdim. Temel Bey bir yerde gezecek, Meral Hanım bir yerde gezecek, Selahattin Bey bir yerde gezecek. Bu taraf tutuma değildir. Bu insanlıktır, vicdandır, adalettir.
”BAŞÖRTÜSÜNÜ İSTER EVDE İSTER SOKAKTA İSTER DEVLETTE TAK”
Muharrem İnce sizin başörtünüzü çıkarır diyorlar. Bu yalan. İster evinde ister sokakta ister devlette tak bunun geri dönüşü yoktur. Bunları bir korku sardı. İnce hastalık korkusu. Buradan çıkışı yok bunu çok net görüyor bunlar da. Şimdi hep birlikte onun emeklilik dönemini hazırlayacağız.
MAL BEYANINA İLİŞKİN BELGELERİ DAĞITTI
Bir ilk yapacağız geçen gün bana gariban cumhurbaşkanı adayı dedi. Ben Sayın Erdoğan’dan 5 ay fazla milletvekilliği yaptım. Başbakan ile milletvekilinin maaşı üç aşağı beş yukarı aynı. Bir tane çocuğum var eşim öğretmen evim kira değil. Ben Türkiye’nin en ucundan Muharrem İnce’nin mal beyanını paylaşıyorum. Bunu YSK’ya verdik olmaz öyle gizli. YSK’daki hakim bilecek de Hakkari’deki esnaf kardeşim niye bilmesin? 5 yıl sonra bir daha dağıtacağım. 5 yılda neyim artmış neyim azalmış? Size söz veriyorum siz zenginleşmeden ben zenginleşmeyeceğim.
”ŞOFÖRÜ DEĞİŞTİRECEK MİYİZ?”
Bana bir avuç pirinç verin bir kazan pilav yapayım size. Bu ülkenin Avrupa ile kıyasladığımızda en genç nüfus bizde madenler ovalar akarsular var. Aklına gelen her şey var. Ama kötü yönetildiği soyulduğu için ne yazık ki insanlarımız fakir. Bu bir otobüs bu otobüsün içinde yolcular var bir de şoför var. Otobüs yolcuların istediği yere mi gitmeli şoförün istediği yere mi? Yolcunun istediği yere. Erdoğan yolcuların istediğini yapmıyor. Yapmamız gereken iş şoförü değiştirmektir. Şoförü değiştirecek miyiz?”