Diego Armando Maradona, 30 Ekim 1960 tarihinde Arjantin’de dünyaya geldi. Küçük yaşlardan itibaren futbola ilgisi dikkatlerden kaçmadı.

İlk kulübü, 12 yaşında, Argentinos Juniors oldu ve burada 167 maçta 115 gol attı.


1981’de Boca Juniors’a transfer oldu; 1981 yılına kadar bu kulüpte top koşturdu.

1982 Dünya Kupası’nın ardından 7.6 milyon dolarlık rekor ücretle İspanya takımlarından Barcelona’daydı artık.

Barcelona’da iki sezon oynadı ama hastalıklar ve sakatlıklar nedeniyle verimli bir sezon geçiremedi.

1978’de onu Dünya Kupası’na götürmeyen Menotti’nin takımın başına geçmesiyle takımdan ayrıldı.

NAPOLİ DE ALTIN YILLAR

Orta saha (oyun kurucu) mevkiinde forma giyen, dünya futbol tarihinin gelmiş geçmiş en iyi futbolcularından Diego Armando Maradona, 1985 yılında 10.8 milyon dolarlık ikinci rekorla İtalyan takımı Napoli’ye transfer oldu.

Napoli’de altın çağını yaşadı, ünlendi. Kulüp takımlarında oynadığı 590 maçta 308 gol atan Maradona, Napoli’yi şampiyon yapıp Napoli taraftarı tarafından “efsane”ler arasına adını yazdırdı.

1986 Dünya Kupası’nı kazanan Arjantin’in kaptanlığını yaptı.

1986 Dünya Kupası’nda İngiltere’ye elle gol atmasını, maç sonrası “O Tanrının eli ” şeklinde yorumladı ve çok tartışıldı! Maradona’nın lakabı da “Tanrının Eli” oldu. O maçta, neredeyse orta sahadan aldığı topu sekiz kişiyi çalımlayarak gole çevirmesi, yüzyılın golü seçildi ve “unutulmazlar”dan biri olarak futbol tarihine geçti. 

Maradona 15 ay futboldan men edildikten sonra (madde kullanımı nedeniyle) 1992 yılında Napoli’den ayrıldı. İspanya’dan Real Madrid ve Fransa’dan Olympique Marseille kulüplerinin ilgilenmesine rağmen Sevilla’yı seçti; bir yıl bu kulüpte top koşturdu. 1993’te Newell’s Old Boys’a transfer oldu; 1995’te Boca Juniors’a geri döndü. İki yıl da bu kulüpte oynadı. Maradona, Napoli gibi Boca Juniors taraftarları için de bir efsane…

1994 Amerika’daki Dünya Kupası’nda doping kullandığının ortaya çıkmasıyla futbol hayatı sona erdi. Daha sonra madde bağımlılığına karşı mücadeleye kendini adadı.

“ÇÜNKÜ DÜNYANIN EN İYİSİ BENİM”

Arjantinli futbol adamı, “tek başına bir takım” olarak kabul edilse de futbol sonrası dönemde yaşadığı sağlık sorunları ve madde bağımlılığıyla gündemden düşmedi. Küba’da iki yıl boyunca tedavi gördü. Trafik kazası geçirdi, küçük bir operasyonla tekrar ayağa kalktı. İki kez kalp rahatsızlığı nedeniyle hastaneye kaldırıldı. Obezite nedeniyle de gastrik bypass ameliyatı geçirdi.

2000 yılında FIFA tarafından Pele ile birlikte yüzyılın futbolcusu seçilse de orada da bir skandala imza attı! Ödülünü alır almaz Pele’nin ödülünü almasını beklemeden salondan ayrıldı ve verdiği röportajda bunun nedenini “Çünkü dünyanın en iyisi benim” şeklinde açıkladı.

2008'DE ARJANTİN MİLLİ TAKIMININ BAŞINDA

91 kez Arjantin Milli Takımı’nın formasını giyen efsanevi futbolcu, bu maçlarda 34 gol kaydetti. Futbolu bıraktıktan sonra teknik direktörlük kariyeri başladı. 1994’te Arjantin’in Mandiyú de Corrientes ve 1995’te Racing Club de Avellaneda takımlarını çalıştırdı. Maradona, teknik direktörlüğe bir süre ara verdi; 2008’de Arjantin Milli Takımı’nın teknik direktörlüğüne getirildi. Diego Armando Maradona, ilk sınavında İskoçya karşısında sahne aldı. 2010 Dünya Kupası’nda Almanya’ya 4-0 yenilmelerinin ardından kontratı yenilenmedi. Arjantin’i Dünya Kupası’na taşımayı başarsa da çeyrek finalde Almanya’ya mağlup olunca görevini bıraktı.