Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, yeni parti hazırlığındaki Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan’la birlikte Abdullah Gül ve Mehmet Şimşek’i Şehir Üniversitesi üzerinden Halkbank’ı dolandırmakla suçlaması mal varlığı taratışmasını gündeme taşıdı.
Davutoğlu’nun, Erdoğan’a hodri meydan diyerek “Şu anda görev yapanlar da dâhil olmak üzere;- Yaşayan bütün cumhurbaşkanları mal varlıklarını açıklasın” çağrısına eski başbakanlar Mesut Yılmaz ve Tansu Çiller’den karşılık geldi.
Yeniçağ’dan Orhan Uğuroğlu’ya konuşan Mesut Yılmaz, “Türkiye Büyük Millet Meclisindeki soruşturma komisyonunda ve Anayasa Mahkemesinde benim ve ailemin mal varlığı incelendi. Hiçbir anormal artış, usulsüzlük ve yanlışlık saptanmadı. Ben siyasetçilerin ve ailelerinin mal varlıklarının açıklanmasından yani şeffaflıktan yanayım. Her türlü araştırmanın yapılmasını doğru bulurum” ifadesini kullandı.
Doğru Yol Partisinin eski genel başkanı ve eski başbakan Prof. Dr. Tansu Çiller de, kendisinin ve ailesinin mal varlığının araştırılması konusunda hiçbir çekincesinin bulunmadığını vurgulayarak, “İktidarda iken de muhalefette iken de mal varlığımızı defalarca verdik. Devletin arşivindedir tüm bu belgeler” diye konuştu.
Öte yandan konuya ilişkin değerlendirme yapan Davutoğlu’nun yakın ekibinden AKP eski milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ ise, “Kendisini taka reisi zannedenler bir bardak suda yarattıkları fırtınada boğuluyorlar” diyor ve ekliyor:
“Sayın Davutoğlu’nun çağrısı açık Erdoğan’ın kendisi ile birinci ve ikinci derece yakınlarının mal varlıkları 2002 yılında bugüne hemen açıklanmalıdır. Meclis’te AKP milletvekilleri soruşturma komisyonu kurarak çağrı kapsamındaki tüm siyasetçi, bankacı ve bürokratların ailelerini kapsayacak araştırma derhal başlatılmalı. Bu iş Amerikan Temsilciler Meclisinin değil Türkiye Büyük Millet Meclisinin işidir. Erdoğan ve ailesinin mal varlığı Amerikalıların ağzına sakız olmasın. Erdoğan, ‘Halk bankasını dolandırmaya çalışıyorlar’ diyor. Ama Amerika’da ki Halkbank dosyasında isimlerini zikrettiği isimler değil kendisinin ve ailesinin ismi geçiyor. Dolandırıcı dediğin insanlarla ülkeyi yönetmek, ardından partiden ayrılmasınlar diye üst görevler teklif etmek, bugün de dolandırıcı demek… Bu nasıl bir siyaset? Bu nasıl bir ruh hali? Bu nasıl bir davranış biçimi?..”
CHP Konya milletvekili ve AKP iktidarının eski başbakan yardımcısı Abdüllatif Şener de Erdoğan ve ailesinin mal varlığı konusundaki görüşlerini şöyle sıralıyor:
“Siyasete başlarken Erdoğan’ın hiçbir şeyi yoktu. Bugün ise çok büyük mal varlığı olduğu iddiaları dünyanın dört bir yanında dolaşmakta” diyen Şener şunları söyledi:”Erdoğan ve ailesinin mal varlığı konusundaki şöhreti Amerikan Temsilciler Meclisinde de gündeme geldi ki araştırılması, açıklanması ve bloke edilmesi konusunda yapılan oylama yüzde 90’ı aşan çoğunlukla kabul edildi. Senatonun gündeminde bekletiliyor.Dünyadaki çeşitli medya kuruluşlarında Erdoğan ve ailesinin mal varlığı için 107 milyar dolar da 300 milyar dolar iddiaları yer almaktadır.Erdoğan ve sülalesinin bu töhmetten kurtulması için Amerikan Temsilciler Meclisinin değil Meclisin soruşturma komisyonu kurması şarttır.Erdoğan ve sülalesinin mal varlığı Türkiye’nin milli güvenlik sorununa dönüştü…”