OHAL’de çıkarılan KHK ile kapatılan Dicle Haber Ajansı’nın (DİHA) muhabirleri Erdoğan Alayumat ve Nuri Akman hakkında casusluk iddiasıyla 45’e yıl hapis cezası istendi. İddianamede whatsapp üzerinden gazeteciler arasındaki tartışmalar da yer aldı.
Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, dihaber için “PKK’ye müzahir bir basın kurumu” ifadesi kullanılırken gazetecilerin dihaber’de yayınlanan haberleri, haber fotoğrafları, yapmış oldukları röportajlar, muhabir arkadaşları ile whatsApp grubundan yapmış oldukları haber tartışmaları suç delili olarak sıralandı. İddianamede, “Alayumat’ın PKK’nin gençlik/ üniversite yapılanması olan YDG-H (DG-H) adı altında örgüt adına faaliyet gösterdiği yönünde istihbari bilgiler elde edilmiştir” denildi.
Ajanlık suçlaması
Alayumat ve Akman’ın bilgisayarlarında bulunan “MİT karargâhında gece sevkıyat gündüz eğitim veriliyor” başlıklı haber ve fotoğraflara yer verilen iddianamede “Bulunan fotoğraflardan görüleceği üzere güvenlik güçlerimizin içerde ve dışarda yapmış oldukları başarılı çalışmaları sosyal medya ve ‘PKK/KCK’ örgütü güdümünde faaliyet gösteren yayın organlarına göndererek ifşa etmesi, Türkiye Cumhuriyeti devletini dış güçlere karşı alenen aşağılamaya ve küçük düşürme amacı içerisinde olması, Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı ajanlık faaliyetleri içerisinde bulunması, güvenlik güçlerimizin ve MİT görevlilerinin faaliyetleri ve binaları hakkında terör örgütüne bilgi sızdırarak bunları gazetecilik faaliyeti adı altında aktararak ajanlık yaptığı ve ‘PKK/KCK terör örgütünün’ amacı ve faaliyetleri doğrultusunda hareket ettiği değerlendirilmektedir” denildi. İddianamede Alayumat’ın “Kırmızı fularlı kız” olarak da tanınan ve Rakka’da çatışmalarda ölen Ayşe Deniz Karacagil’in ailesiyle birlikte çekilmiş fotoğraflarının suç unsuru olarak sıralandı.
OHAL’de çıkarılan KHK ile kapatılan Dicle Haber Ajansı’nın (DİHA) muhabirleri Erdoğan Alayumat ve Nuri Akman hakkında casusluk iddiasıyla 45’e yıl hapis cezası istendi. İddianamede whatsapp üzerinden gazeteciler arasındaki tartışmalar da yer aldı.
Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, dihaber için “PKK’ye müzahir bir basın kurumu” ifadesi kullanılırken gazetecilerin dihaber’de yayınlanan haberleri, haber fotoğrafları, yapmış oldukları röportajlar, muhabir arkadaşları ile whatsApp grubundan yapmış oldukları haber tartışmaları suç delili olarak sıralandı. İddianamede, “Alayumat’ın PKK’nin gençlik/ üniversite yapılanması olan YDG-H (DG-H) adı altında örgüt adına faaliyet gösterdiği yönünde istihbari bilgiler elde edilmiştir” denildi.
Ajanlık suçlaması
Alayumat ve Akman’ın bilgisayarlarında bulunan “MİT karargâhında gece sevkıyat gündüz eğitim veriliyor” başlıklı haber ve fotoğraflara yer verilen iddianamede “Bulunan fotoğraflardan görüleceği üzere güvenlik güçlerimizin içerde ve dışarda yapmış oldukları başarılı çalışmaları sosyal medya ve ‘PKK/KCK’ örgütü güdümünde faaliyet gösteren yayın organlarına göndererek ifşa etmesi, Türkiye Cumhuriyeti devletini dış güçlere karşı alenen aşağılamaya ve küçük düşürme amacı içerisinde olması, Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı ajanlık faaliyetleri içerisinde bulunması, güvenlik güçlerimizin ve MİT görevlilerinin faaliyetleri ve binaları hakkında terör örgütüne bilgi sızdırarak bunları gazetecilik faaliyeti adı altında aktararak ajanlık yaptığı ve ‘PKK/KCK terör örgütünün’ amacı ve faaliyetleri doğrultusunda hareket ettiği değerlendirilmektedir” denildi. İddianamede Alayumat’ın “Kırmızı fularlı kız” olarak da tanınan ve Rakka’da çatışmalarda ölen Ayşe Deniz Karacagil’in ailesiyle birlikte çekilmiş fotoğraflarının suç unsuru olarak sıralandı.
OHAL’de çıkarılan KHK ile kapatılan Dicle Haber Ajansı’nın (DİHA) muhabirleri Erdoğan Alayumat ve Nuri Akman hakkında casusluk iddiasıyla 45’e yıl hapis cezası istendi. İddianamede whatsapp üzerinden gazeteciler arasındaki tartışmalar da yer aldı.
Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, dihaber için “PKK’ye müzahir bir basın kurumu” ifadesi kullanılırken gazetecilerin dihaber’de yayınlanan haberleri, haber fotoğrafları, yapmış oldukları röportajlar, muhabir arkadaşları ile whatsApp grubundan yapmış oldukları haber tartışmaları suç delili olarak sıralandı. İddianamede, “Alayumat’ın PKK’nin gençlik/ üniversite yapılanması olan YDG-H (DG-H) adı altında örgüt adına faaliyet gösterdiği yönünde istihbari bilgiler elde edilmiştir” denildi.
Ajanlık suçlaması
Alayumat ve Akman’ın bilgisayarlarında bulunan “MİT karargâhında gece sevkıyat gündüz eğitim veriliyor” başlıklı haber ve fotoğraflara yer verilen iddianamede “Bulunan fotoğraflardan görüleceği üzere güvenlik güçlerimizin içerde ve dışarda yapmış oldukları başarılı çalışmaları sosyal medya ve ‘PKK/KCK’ örgütü güdümünde faaliyet gösteren yayın organlarına göndererek ifşa etmesi, Türkiye Cumhuriyeti devletini dış güçlere karşı alenen aşağılamaya ve küçük düşürme amacı içerisinde olması, Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı ajanlık faaliyetleri içerisinde bulunması, güvenlik güçlerimizin ve MİT görevlilerinin faaliyetleri ve binaları hakkında terör örgütüne bilgi sızdırarak bunları gazetecilik faaliyeti adı altında aktararak ajanlık yaptığı ve ‘PKK/KCK terör örgütünün’ amacı ve faaliyetleri doğrultusunda hareket ettiği değerlendirilmektedir” denildi. İddianamede Alayumat’ın “Kırmızı fularlı kız” olarak da tanınan ve Rakka’da çatışmalarda ölen Ayşe Deniz Karacagil’in ailesiyle birlikte çekilmiş fotoğraflarının suç unsuru olarak sıralandı.
OHAL’de çıkarılan KHK ile kapatılan Dicle Haber Ajansı’nın (DİHA) muhabirleri Erdoğan Alayumat ve Nuri Akman hakkında casusluk iddiasıyla 45’e yıl hapis cezası istendi. İddianamede whatsapp üzerinden gazeteciler arasındaki tartışmalar da yer aldı.
Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, dihaber için “PKK’ye müzahir bir basın kurumu” ifadesi kullanılırken gazetecilerin dihaber’de yayınlanan haberleri, haber fotoğrafları, yapmış oldukları röportajlar, muhabir arkadaşları ile whatsApp grubundan yapmış oldukları haber tartışmaları suç delili olarak sıralandı. İddianamede, “Alayumat’ın PKK’nin gençlik/ üniversite yapılanması olan YDG-H (DG-H) adı altında örgüt adına faaliyet gösterdiği yönünde istihbari bilgiler elde edilmiştir” denildi.
Ajanlık suçlaması
Alayumat ve Akman’ın bilgisayarlarında bulunan “MİT karargâhında gece sevkıyat gündüz eğitim veriliyor” başlıklı haber ve fotoğraflara yer verilen iddianamede “Bulunan fotoğraflardan görüleceği üzere güvenlik güçlerimizin içerde ve dışarda yapmış oldukları başarılı çalışmaları sosyal medya ve ‘PKK/KCK’ örgütü güdümünde faaliyet gösteren yayın organlarına göndererek ifşa etmesi, Türkiye Cumhuriyeti devletini dış güçlere karşı alenen aşağılamaya ve küçük düşürme amacı içerisinde olması, Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı ajanlık faaliyetleri içerisinde bulunması, güvenlik güçlerimizin ve MİT görevlilerinin faaliyetleri ve binaları hakkında terör örgütüne bilgi sızdırarak bunları gazetecilik faaliyeti adı altında aktararak ajanlık yaptığı ve ‘PKK/KCK terör örgütünün’ amacı ve faaliyetleri doğrultusunda hareket ettiği değerlendirilmektedir” denildi. İddianamede Alayumat’ın “Kırmızı fularlı kız” olarak da tanınan ve Rakka’da çatışmalarda ölen Ayşe Deniz Karacagil’in ailesiyle birlikte çekilmiş fotoğraflarının suç unsuru olarak sıralandı.