Aktifhaber
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
Aktifhaber
No Result
View All Result

Çaman: En bahar olan bir yaşta nasıl oldu da dünyadan vazgeçtin ey oğul?

by aktifhabercom
January 17, 2022
Çaman: En bahar olan bir yaşta nasıl oldu da dünyadan vazgeçtin ey oğul?
5k
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir

Rojin soruşturmasında yeni rapor ortaya çıktı

Rojin soruşturmasında yeni rapor ortaya çıktı

October 11, 2025
5k
DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan: Partilerin temsilcilerinden oluşan beş kişilik heyetin İmralı Cezaevi’ne gitmesi planlanıyor

DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan: Partilerin temsilcilerinden oluşan beş kişilik heyetin İmralı Cezaevi’ne gitmesi planlanıyor

October 11, 2025
5k

“Sen tüm ömür içinde en bahar olan bir yaşta nasıl oldu da dünyadan vazgeçtin ey oğul? Nasıl küstürdüler seni dünyaya, güneşe, yeni güne, annenin yaptığı kuru fasulye ve pilava? Seni nasıl vazgeçirdiler güne yeniden başlamaktan?”


Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen ve 4 yıldır tutuklu yargılanan Nurettin Odabaşı’nın 16 yaşındaki oğlu Bahadır Odabaşı Diyarbakır’da yaşadığı sitenin apartman boşluğuna atlayarak yaşamına son verdi. KHK’li akademisyen Mehmet Efe Çaman, TR724’te, “Kızımla aynı yaştaydın” diyerek Bahadır’ı yazdı.

Yazıya, “Kızımla aynı yaştaydın” diye başlamakta gerçekten zorlanıyorum, ama öyleydin be Bahadır!


Kim bilir neler yaşadın sen. Hayır. Daha doğrusu, “Kim bilir neler yaşattılar sana!” olmalıydı. Bir insanın on altı yaşında intihar etmek dışında çok, ama çok daha fazla opsiyonu olmalıdır. Ama senin artık kalmamıştı belli ki. O güzel kafandan neler geçti, kim bilir. Kimseye anlatamadın mı gökyüzünün griliğini? Sana sımsıkı sarılacak bir dostun yok muydu? Ya da omzunda ağlayabileceğin birini mi bırakmadılar? Başını okşayacak bir öğretmenin olmadı mı? “Takma aslanım!” diyecek bir ağabey de mi yoktu mahallende? Ne oldu sana? Ve daha da önemlisi, nasıl oldu bu!

On altı! Daha on altı yıl olmuş sen doğalı tam. Nedir ki bu yaş? On altısında insanlar belki ilk kez bir futbol maçına gider tek başına. Ya da hoşlandığı biri olur, gizliden. Ayna karşısına geçip yüzüne, burnuna, saçına falan uzun-uzun baktığın yaştır on altı. Geleceğe dair en sınırsız hayallerin en fazla kurulduğu dönemdir. En büyük derdinin yüzündeki sivilcelerin olması gerekir on altısında. Yaşıtlarınla beraber ona buna sürekli gülünen, sıklıkla şakalaşılan, bağırarak bir şeyler anlatılan, türkü söylenen kaygısızlıklar ve umarsızlıklar çağıdır on altı. Ellisine geldin mi anlayacağın çoğu şey bu dönemlerde olur. En harbi arkadaşlıkların harcı on altısı gibi karılır. İlklerin denendiği, hataların yapıldığı, hataların affedildiği gençlik döneminin belki de en masum yaşı on altıdır.

Sen tüm ömür içinde en bahar olan bir yaşta nasıl oldu da dünyadan vazgeçtin ey oğul? Nasıl küstürdüler seni dünyaya, güneşe, yeni güne, annenin yaptığı kuru fasulye ve pilava? Seni nasıl vazgeçirdiler güne yeniden başlamaktan? Nasıl “Gözyaşımı gömleğimin koluyla siler ileriye bakarım ben!” ya da “Vız gelir tırıs gidersiniz lan!” demekten? Nasıl o biraz da abartılarak oynanan delikanlı bıçkınlığına bile sığınamadın? Çok mu yalnız kaldın, çok mu itildin? Çok mu kar yağdı güvendiğin dağlara, Bahadır?

Resmine bakakaldım. “Oğluma çok benziyormuş!” dedim, ağladım. Sonra öfkelendim. Lanet ettim, küfrettim. Senin yaşadıklarına sebep olanlara! Ve senin yaşadıklarına karşın sen yokmuşsun gibi yapanlara! Biliyorum nefret ve intikam duyguları değil, sevmek ve affetmektir inandığım değerlerin gereği, ama senin başına gelen bunu çok zorlaştırıyor be Bahadır!

Kolay avdık bu devlet için hepimiz Bahadır. Babanın ve annenin diğer yüz binlerden ne daha az, ne daha fazla bir şey yapmışlıkları var. Bir öğretmenin oğluydun, bir teröristin ve vatan haininin oğlu olduğunu söylediler, kirli parmaklarıyla kalpsizce seni göstererek. Arkandan konuştular, yüzüne gülüp. İçlerinde görece güçlü ve daha arsız olanları yüzüne karşı da havladı, içlerindeki kötülüğü ve kini. Öğretmenlerin bir meslektaşlarının çocuğuna sahip çıkmama hayâsızlığını seçti. Mahallen Krakow’daki Nazi işbirlikçisi Lehler kadar şerefsiz, okulundakiler Dachau’daki kahverengi gömlekli yardakçısı köylüler kadar karaktersizdi. Tek bir kişi bile çıkmadı mı sırtını sıvazlayan? Açıktan destek olmaya haydi diyelim ki korktu, ilgilenemedi; sana bakıp göz kırpan ve az tebessüm eden bir öğretmenin bile mi olmadı? Evet, kolay avlardık biz, karlı havada açlıktan ve soğuktan yarı donmuş, saklanacak yeri olmayan geyikler gibi, avcıların karşısında. Önüne geleni sorgusuz sualsiz kirli listelere koyan ve fişleyen, onları işlerinden atan, resmi gazetelerinde terörist ve hain ilan eden, SGK kayıtlarına ibare düşen ve özel sektörde bile iş bulmalarına engel olan “devlet”! Ve tüm olanı biteni keyifle izleyen bir toplum! Kurbanların hısımları ve akrabaları, konu komşusu, eşi-dostu kısık sesle fısıldaşarak ya da siz yanlarından geçerken hafiften dirsekleriyle birbirlerine dokunarak gösterdi şahsiyetini. Ve bir gece eve gelmedi babalar, anneler. Dün itibarlı vatandaş olan ve saygı gören aileler, ertesi gün dağılmıştı.

Sen işte böyle bir ortamda yaşamıştın son dört-beş yıldır. Sippenhaft bir sadizmle, sana yaşattıklarından haz duydu, belki önceleri çok ama çok sevdiğin ülken ve toplumun. Sen, babanın ve annenin cezasıydın onlar için. Senin gamın ve kederin arttıkça, babanın ve annenin acısı artacaktı. Diğer çocuklara olduğu gibi, sana da “Zaten büyüyünce o da ‘Fetöcü’ olacak!” dediler. Senin yanında babana-annene bıkmadan usanmadan bin bir hakaretler ettiler. Ailende bayram seyran oldu mu birkaç akraban çıkıp bilmiş bir ifadeyle “E, biz babanı ananı uyardık zamanında!” diyenler de oldu mu? Hapishane kapılarında, babanı ziyarete gittiğinde itilip kakılırken, ülkenin, devletinin ne olduğunu tüm açıklığıyla, olduğu gibi gösterdi mi sana oradaki personel? Babanla bir futbol maçı izleme sözün mü vardı? Yoksa ne bileyim, o olmadan gelecek babalar günlerinden mi kaçar olmuştun artık? Buram-buram mutlu ve huzurlu günleri özlemiş şekilde buz gibi yatağa girip, burnunun direği sızlayarak gözyaşlarını tutarak, o geceki rüyanda geçmişe gidebilmeyi mi umdun her gece, bıkmadan usanmadan sen de? Ve o huzurlu geçmişin rüyası yerine koşmacalı kovalamacalı gerçek günden beter bir kâbusla mı cebelleştin geceler boyu?

O kadar dolmuştun ki, o kadar umudun tükenmişti ve o kadar griydi ki artık her şey kalan yaşamında, o yaşamın taksitli zulmünü tek bir hamlede bitirmeyi mi seçtin? O yüzden mi tek satır bir mesaj bile bırakmadan, aniden gittin? Yoksa senin vedanı bile hak etmediğini mi düşündün o toplumun? Köşeye sıkışmışlık, yanıp tükenmişlik hissi, tecrit, güvendiğin dağlara yağan kar, sürekli matem sürekli yas, savaşacak gücünün kalmaması, yapayalnız kalmak, dost ihaneti, kadere isyan – hangisi, hangileri seni vazgeçirdi yeniden doğacak günden? O karanlıkta bulup elini, çekip çıkaracak kimse neden yoktu, bir tanecik de olsa? Sen de kederini ve gamını anlatamadın mı yoksa birçoğu gibi, birkaç iyi insan vardıysa bile çevrende?

Karlı bir günde, babanı gördüm, cep telefonuyla çekilmiş dokuz saniyelik bir videoda, sağında ve solunda birer jandarma eri, arkasında da keza, gözlerini görmesem de bilirim umutsuzdur ve eller kelepçeli! Babanın daha çok inlemeyi andıran o ağlaması sürdü gitti kesintisiz, oysa video çoktan bitmişti. O ses bana bu yazıyı yazarken eşlik etti. Cenazende uhrevi ve manevi bir atmosferden ziyade, bir toplama kampının arka bahçesinde asker ve gardiyan gölgesindeki faşizan bir hava vardı. Evet, video dokuz saniye de olsa bu gerçek fırlayıp yüzüne çarpıyordu kalbi olan herkesin. Ve içinde bir ses sürekli “Bu yaşanan şeyler benim ülkemde oluyor olamaz!” diyordu. Ama esasında ben de biliyordum ki, ülkenin normali buydu. On yılda, yirmi yılda bir, insanına topluca acı ve ölüm veren bir lanetti üzerimize çullanan ve tek fark şimdi sırada bizim olmamızdı! Ne daha fazla, ne daha az!

Sen yoksun Bahadır. Ve ben bu yazıyı senin asla dinleyemeyeceğini biliyorum. Keşke sen olsaydın da ben bu yazıyı yazmasaydım. Ama senin başına gelenlerden sonra acı da olsa bu yazıyı ve maalesef buna benzer yazıları yazmaya devam etmek gerekiyor. Ki herkes, aradan kaç yıl geçerse geçsin sana ve diğer kurbanlara neler olduğunu bilsin.

Yazıyı “Kızımla aynı yaştaydın” diye bitirmekte gerçekten zorlanıyorum, ama öyleydin be Bahadır!

ShareTweet
Previous Post

Yahudi aileyi Nazilere ihbar eden kişi 78 yıl sonra yapay zekâyla bulundu

Next Post

Avusturya, Sezgin Baran Korkmaz’ın iadesine ilişkin ABD’nin talebini kabul etti

İLGİLİHABERLER

Rojin soruşturmasında yeni rapor ortaya çıktı
GÜNDEM

Rojin soruşturmasında yeni rapor ortaya çıktı

October 11, 2025
5k
DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan: Partilerin temsilcilerinden oluşan beş kişilik heyetin İmralı Cezaevi’ne gitmesi planlanıyor
GÜNDEM

DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan: Partilerin temsilcilerinden oluşan beş kişilik heyetin İmralı Cezaevi’ne gitmesi planlanıyor

October 11, 2025
5k
Mansur Yavaş: Soruşturma iznine gerek yok, gönüllü ifadeye hazırız
GÜNDEM

Mansur Yavaş: Soruşturma iznine gerek yok, gönüllü ifadeye hazırız

October 11, 2025
5k
Yunan futbolcu Sivas’ın vergi rekortmeni oldu
GÜNDEM

Yunan futbolcu Sivas’ın vergi rekortmeni oldu

October 11, 2025
5k
Hapiste kanser olan KHK’lı memur Yaşar Elibol vefat etti
GÜNDEM

Hapiste kanser olan KHK’lı memur Yaşar Elibol vefat etti

October 11, 2025
5.1k
Mansur Yavaş, ‘soruşturma izni’ gelişmesi sonrası açıklamada bulundu: Detaylı inceleyeceğim
GÜNDEM

Mansur Yavaş, ‘soruşturma izni’ gelişmesi sonrası açıklamada bulundu: Detaylı inceleyeceğim

October 11, 2025
5k
Daha Fazla Haber
Fenerbahçe’de şok: İki milli yıldız kadro dışı bırakıldı

Fenerbahçe’de şok: İki milli yıldız kadro dışı bırakıldı

October 12, 2025
5.1k
Milli Takım’da beklenmedik kriz: Kampı terk etti

Milli Takım’da beklenmedik kriz: Kampı terk etti

October 12, 2025
5.1k
Güllü’nün çocuklarından “O ne lan” açıklaması

Güllü’nün çocuklarından “O ne lan” açıklaması

October 12, 2025
5.2k
Türk mobilya devi 35 mağazasını kapattı, ülkeden çekildi

Türk mobilya devi 35 mağazasını kapattı, ülkeden çekildi

October 12, 2025
5.1k
Silahı hediye eden isim şoke etti: 40 milyon doları buhar olmuştu, cesedi bulundu

Silahı hediye eden isim şoke etti: 40 milyon doları buhar olmuştu, cesedi bulundu

October 12, 2025
5.1k
Bedava altına hücum

Bedava altına hücum

October 12, 2025
5.1k
Ambalajlı su fiyatlarında bir yılda en az yüzde 50 artış

Ambalajlı su fiyatlarında bir yılda en az yüzde 50 artış

October 12, 2025
5k
Organ nakli beklerken sahnelere dönen Ufuk Özkan’dan günler sonra ilk kare

Organ nakli beklerken sahnelere dönen Ufuk Özkan’dan günler sonra ilk kare

October 12, 2025
5.1k
Gazeteci Hakan Tosun darp edilip yol kenarına atıldı

Gazeteci Hakan Tosun darp edilip yol kenarına atıldı

October 12, 2025
5.1k
6 ilin valisi TOGG’a burun kıvırdı

6 ilin valisi TOGG’a burun kıvırdı

October 12, 2025
5.1k
ABD’deki patlamada 16 ölü: Hayatta kalan yok 

ABD’deki patlamada 16 ölü: Hayatta kalan yok 

October 12, 2025
5.1k
ABD’li şirketin işçiye oyunu: İflas taktiğiyle 2160 işçiyi işten attılar

ABD’li şirketin işçiye oyunu: İflas taktiğiyle 2160 işçiyi işten attılar

October 12, 2025
5.1k
Osimhen ve Ndidi’yi taşıyan uçağın camı çatladı

Osimhen ve Ndidi’yi taşıyan uçağın camı çatladı

October 12, 2025
5k
Türkiye’nin zenginleriyle meşhur ilinde vergi rekortmeni Montella oldu

Türkiye’nin zenginleriyle meşhur ilinde vergi rekortmeni Montella oldu

October 12, 2025
5.1k
Galatasaray’da Okan Buruk ve Barış Alper Yılmaz’ın yeni maaşları belli oldu

Galatasaray’da Okan Buruk ve Barış Alper Yılmaz’ın yeni maaşları belli oldu

October 12, 2025
5.1k
Aktifhaber

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.

MENU

  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER

BİZİ TAKİP EDİN

No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.