Halkbank eski müdür yardımcısı Mehmet Hakan Atilla’nın ilk kez tutuklanmasından yaklaşık 13 ay sonra, 16 Mayıs tarihinde New York’ta çıkan kararla, banker 32 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Bu, savcılık tarafından istenen ceza olan 15 yıl 8 ay talebinin oldukça altında olması ile Atilla için kötünün iyisi bir karar olarak düşünebilir.
Gazeteci İlhan Tanır Ahval için dava ile ilgili bir analiz kaleme aldı.
Tanır’ın analizi şöyle: Washington’da Salı akşamı yaşanılan gök gürültülü sağanak yağış nedeniyle New York’a gidemedim, duruşma salonundan değil ama duruşmaların başlamasından beri Türkiye medyasında yıldız olan Adam Klansfield ve Pete Brush tarafından atılan canlı twitler ile duruşmayı izleyebildim.
Yargıç Berman’ın Atilla’yı İran ambargolarını bozma çarkındaki gönülsüz bir aktör olarak anlatması mahkemede en çok dikkat çeken gelişmelerinden biri oldu.
Bununla birlikte Atilla’nın 32 ay hapis cezası almasının Halkbank’a verilecek ceza hakkında belirleyici olmayacağını düşünenlerdenim.
Yargıcın da dediği gibi Atilla’nın beklenenden daha az bir hapis cezasını almasında onun bu çarkta daha az etkili sınıfında olduğunun altının çizilmesi, çarkta etkili görev almış bazı diğer aktörler hakkındaki tehlikeleri ortadan kaldırmadı.
Diğer bir ifade ile yargıç, Atilla’nın rolünün gerçekten de savcılığın iddia ettiği gibi ‘mimar’ değil, bir emre itaat eden aktör olduğuna kanaat getirdi.
Sanırım mahkemeleri takip eden hemen herkesin de kanaati, Atilla’nın bu çark içinde küçük bir aktör olduğu yönünde gelişti.
Artık Halkbank hakkında çıkması beklenen cezasının önünde bir engel de kalmadı.
Seçimlere beş hafta kadar kalan bu süre içinde, yani seçimlerden önce Halkbank’a bir ceza gelmesini ben beklemiyorum. Bu ceza zamanlamasının nasıl gelişeceğini hep birlikte göreceğiz.
Ama en azından ABD Hazinesi eski yetkililerinden Jonathan Schanzer’in Halkbank’ın ABD Hazinesi ile bir süredir görüştüğü ve kendilerine verilen opsiyonlar üzerinde tarafların anlaşamadığını, Halkbank’ın bu opsiyonlarını beğenmediğini artık biliyoruz.
Halkbank’a gelecek cezasının alt limitinin, ABD Hazine bankasının geçmişte bir yabancı bankaya (BNP Paribas) kestiği en yüksek ceza olan 9 milyar dolar civarı olduğu beklentisinde birçok ekonomist hemfikir. AhvalTV’ye konuşan IHSMarkit ekonomisti Andy Birch ve Ahval yazarı Mark Bentley bunlardan ikisi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve yakın çevresi bu düşük cezayı belki de iyi haber olarak görebilirler. Ama ABD yetkili kurumları da bu davalarda söyleyeceği sözlerin sonuna gelmiş olmayabilirler. Ayrıca bu dava sonunda Atilla, yani davaların asıl solisti değil, sonradan yakalanmış aktörünün kendisine yöneltilen 6 suçlamadan jüri tarafından 5’inde suçlu görüldüğünü hatırlamak gerekiyor.
Reza Zarrab’ın Amerikalı yetkililere konuşmasının devam ettiği sanılıyor. Bunun yanısıra mahkeme başkanı Berman’ın, duruşma esnasında Zarrab’ın mahkemede yaptığı tanıklığın büyük ölçüde doğruları yansıttığı ve güvenilirliğinin şimdiye kadar yara almamış olduğunu söylediğini hatırlatmakta da yarar var.
Bir başka deyişle Zarrab’ın Halkbank ve hatta Erdoğan da dahil olmak üzere bazı diğer yüksek derecedeki AKP hükümeti bakan ve yetkilileri ile yakın işadamlarına yaptığı suçlamalarla dolu tanıklığının doğru olduğuna inandığını söyledi yargıç.
Bundan sonra bakılacak olan Halkbank’a ne zaman ve ne ağırlıkta bir ceza geleceği.
Bunun yanısıra yargıç tarafından doğruluğu desteklenen Zarrab’ın tanıklığından birçoklarının inandığı gibi yeni iddianamelerin çıkıp, çıkmayacağı beklenecek.
Tarihteki en anti-İran ABD yönetiminin Washington’da görevde olması ve bu Trump yönetiminin sadece haftalar önce yeniden İran’a ambargolar koymaya başlaması hiç şüphesiz bu konularda Ankara’nın işini kolaylaştırmayacak.