Yerel seçimlerde büyükşehirlerin kaybedilmesi ve tekrarlanan 23 Haziran İstanbul seçimlerinde dokuz puanlık yenilgi, AKP’de “yeni dönem” tartışmasını başlattı.
AKP kurucularından Ali Babacan ve Abdullah Gül ile eski başbakban Ahmet Davutoğlu’nun yeni parti hazırlıkları da AKP’de sıcak günlerin işaretçisi.
BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’ın haberine göre, partide Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu hareketlerinin de “ciddiye alınması gerektiği” ve gerekirse yeniden birlikte yol yürünmesine dönük adımlar atılması gerektiği ifade ediliyor.
Kurban bayramı sonrasında yeni parti kurma hazırlığındaki eski yol arkadaşları Ahmet Davutoğlu’nun memleketi Konya ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün memleketi Kayseri’nin de aralarında bulunduğu illerden “teşekkür” gezilerine başlaması beklenen Erdoğan’ın, partideki “değişim” sürecini sonbahara bırakacağı tahmini yapılıyor.
BBC haberindeki kulis bilgilerine göre, parti yönetimi ve kabinede değişimin yanı sıra başkanlık sisteminde yapılacak değişiklerin de seçmen tabanında bir etki yaratmayacağını düşünenler var…
Erdoğan’ın yakın çevresinden bir siyasetçinin görüşlerine yer verilen haberde, mevcut politikaların sürdürülmesi ve sadece kişiler üzerinden yapılacak değişikliklerin, seçmeni ikna etmeye yetmeyeceği görüşü aktarılıyor.
Söz konusu siyasetçi, “Mesela, Berat Albayrak’ı görevden aldığında, 15-20 gün belki bir etkisi olabilir. Ama geçicidir. Değişim talebi karşılanmadığı zaman size daha büyük bir ivme ile geri dönüşü oluyor ve taktik hatalara yol açıyor. O nedenle değişimi kişilerde değil, yapısal değişimlerde aramak gerekir” yorumunu yapıyor.
Öte yandan beklenti, TBMM tatile girmeden önce açıklanan yargı reformu eylem planıyla ilk adımı atılan AB ile yeniden diyalog kapısının açılmasına dönük yeni adımların atılması yolunda.
AKP’de baştan beri ve özellikle yerel seçim sonrasında MHP ile ittifakın seçim kaybında etkili olduğu yorumu yapıldığı bir kesim tarafından sık sık dile getiriliyor.
Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ilk kez MHP Lideri Devlet Bahçeli’yi evinde ziyaret etmesi “ittifakın devam edeceği” mesajı olarak yorumlandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “arkadan hançerlemekle” suçladığı Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu’nun yeni parti kurma girişimleri AKP’de dikkatle izleniyor.
Özellikle Babacan hareketinin yüzde 1’lik bir parti bile olsa, Cumhurbaşkanlığı seçimini etkileyeceğini düşüncesi hâkim…
Haberde aktarılana göre partili bir kaynak, bu konuda, “Seçmen, HDP’ye oy verir ama ülkeyi yönetemeyeceğini bilir, CHP’ye oy verir yönetemeyeceğini bilir – ki CHP bu tarzda giderse 4 yıl sonra Türkiye’yi yöneteceğine kanaat getirebilir. Ama Ali Babacan’ın yüzde 1’lik bile potansiyeli olsa onu alternatif olarak değerlendirir seçmen. Çünkü Babacan’ın Abdullah Gül desteği nedeniyle yönetme kabiliyeti olduğunu düşünür. Keza Ahmet Davutoğlu zaten eski başbakan. Onun için bu hareketleri ciddiye almak gerekir” değerlendirmesi yapıyor.
Bu bağlamda partide Erdoğan’ın, Babacan ve Davutoğlu’nu partiye davet ve yeniden birlikte hareket etmeye dönük bir “barış hamlesi” yapması beklenmiyor. Ancak, Erdoğan’ın, bu yönde bir hamle yapması gerektiğini savunanlar var.
Erdoğan’a yakın bir kaynak, “Bence bu konuda adım atılmalı. Hala o yönde ufak tefek çabalar var ama başarılı olma ihtimali çok güçlü değil şu anda. Tayyip Bey çok çok isterse, o birliktelik sağlayabilir, ama istemesi önemli” görüşünü dile getiriyor.
Kulislerde konuşulan bir diğer konu da erken seçim olasılığı.
BBC haberinde, AKP’de erken seçim seçeneğinin güçlü görülmediği belirtiliyor. Ancak bu konuda MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin tavrının belirleyici olacağı notu düşülüyor. Parti kulislerinde “mecbur kalınmazsa erken seçim olmaz” değerlendirmesi yapılırken, mecbur kalınacak nedenler olarak, “ekonomi ve Bahçeli’nin kararı” olarak ifade ediliyor.