Şüpheli Ölümler ve Mağdurları Derneği Başkanı Oktay Can, son 4 yılda çoğu Kürt ve Alevi 500 askerin şüpheli bir şekilde öldüğünü söyledi. Can, OHAL ile birlikte ölümlerde yaşanan artışa dikkat çekti.
Şüpheli Ölümler ve Mağdurları Derneği, son 22 yılda 2 bin 300, son 4 yılda ise 500 askerin şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdiğini açıkladı.
Şüpheli asker ölümlerinin en fazla Kürt illerinde yaşandığını aktaran dernek başkanı Oktay Can, “Ölümlerin birçoğu genelde doğu ve güneydoğu bölgelerinde yaşanıyor. Orada ölen birçok asker de genelde Kürt ya da Alevi oluyor” diye konuştu.
Derneği 2013 yılında kurduklarını aktaran Can, bugüne kadar kendilerine toplamda 500 ailenin çocuklarının şüpheli şekilde yaşamını yitirdiği iddiasıyla başvuruda bulunduğunu belirtti.
Mezopotamya Ajansı’ndan Ergin Çağlar’ın haberine göre Can, OHAL’in yeniden devreye girmesiyle birlikte şüpheli asker ölümlerinde artışın yaşandığını söyledi.
‘TBMM’YE İNANDIRAMIYORUZ’
Yaşanan ölümleri TBMM’ye kadar götürdüklerini, fakat orada ölümlerin şüpheli olduğuna kimseye inandıramadıklarını dile getiren Can, açıklamalarına şöyle devam etti: “Meclis’te kime anlattıysak inanmadılar. Bu durumu Cumhurbaşkanına da söyledim bana, ‘komutanlar askere silah çekmez’ demişti. Oysa 15 Temmuz darbe girişiminde gördük ki askerler halka yani kendi insanına nasıl silah çekiyordu ve nasıl tanklar ile saldırıyordu. Kaldı ki yine bizlerin elinde o kadar delil var ki bizler savcılara anlatamadık. Çünkü askeri savcılar talimat alıp görevlerini yaptıkları için bizim girişimlerimiz sonuçsuz kalıyor. Savcılar, ailelerin ‘şüpheli ölümleri’ başvurularını araştırmaya ret kararı veriyor. Bize başvuranlar, oğullarının komutanlar tarafından öldürüldüğünü söylüyor.”
ÖLEN ASKERLERİN ÇOĞU KÜRT VE ALEVİ
Şüpheli asker ölümlerinin en fazla Kürt illerinde yaşandığını aktaran Can, şunları kaydetti:
“Ölümlerin birçoğu genelde doğu ve güneydoğu bölgelerinde yaşanıyor. Orada ölen birçok asker de genelde Kürt ya da Alevi oluyor. Bugüne kadar bize yaklaşık 500 aile başvurdu. Onların çocukları da komutanlardan şiddet görmüş ve başvuru yapan ailelerin yüzde 80’i Kürt. Aileler komutanlar tarafından baskı altına alınıp dava açılmaması için korkutuluyor. Biz Meclis’te bir komisyon kurulup araştırılmasını ve ailelerin dinlenmesini de talep ettik.”
‘KİMSE EVLAT ACISI YAŞAMASIN’
Kendi oğlunun da 2009 yılında Dersim’in Hozat Sarıkaş Karakolu’nda öldürüldüğünü söyleyen Can, başka ailelerin evlat acısı çekmemesi ve şüpheli ölümlerin önüne geçebilmek için derneği kurduklarını söyledi. Bugüne kadar şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren askerlerin haklarında açılan davaların sonuçlanmadığını ve zaman aşımına uğradığını belirtti.